11. Bölüm

38 6 0
                                    

Fici silcem galiba
çünkü oy vermiyorsunuz
•••••••••••••••••<3••••••••••••••••••••••••
Minho'nun gözlerinde bir umut ışığı belirdi. "Bunu gerçekten istiyorsan," dedi, sesi hâlâ titrek ama kararlılık doluydu. "Ama bunun için önce birbirimize karşı tamamen dürüst olmamız gerekiyor. Kendi içimde yaşadığım çatışmalarla yüzleşmeden seni affetmekte zorlanacağım. Bu durumu aşabilmek için birbirimizin hayatına girmemiz ve yaşadıklarımızı paylaşmamız şart."

O an, Minho'nun içindeki karanlık ve kaygıların yanında, kendi duygularımın da alevlendiğini hissettim. Geçmişte yaşadıklarımız, birbirimize karşı duyduğumuz hislerin karmaşık bir ağıydı. "Sadece seninle yüzleşmek değil, kendi içimdeki karanlığı da aydınlatmam gerekiyor," dedim. "Sana olan hislerim, beni haksız yere ezilmiş hissettirdi. Ama içimdeki merhamet ve anlayış, seni anlamak istediğim gerçeği bastıramıyor."

Minho, gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. "Zorbalık yaptığımda aslında kendimi kaybetmiş gibiydim. Güçsüz hissettiğimde başkalarını ezerek güç bulduğumu düşündüm, ama sonuçta sadece daha da derin bir yalnızlık hissine gömüldüm," dedi. "Senin acını gördüğümde, o anki davranışlarımın ne kadar yıkıcı olduğunu anlamaya başladım."

"Sadece ben değil, başkalarını da düşünmelisin," dedim, sesimdeki kararlılığı artırarak. "Zorbalığın ardında yatan nedenleri anlaman önemli, ama bunun senin yaşadıklarınla sınırlı olmadığını da bilmelisin. Birinin acısını hissedebilmek, gerçek bir empati ve güç göstergesi."

Minho'nun bakışları sabit kalırken, başını hafifçe eğdi. "Haklısın, Jisung. Bunu anlamak zor, ama seninle bu konuşmayı yapmak bile benim için çok şey ifade ediyor. Artık yalnız olmadığımı hissediyorum, ama yine de karşına çıkmak ve kendimi açmak korkutuyor."

İçimde bir yer, onun korkularına karşı duyduğum empatiyle dolmuştu. "Korkularımızı aşmanın yolu, yüzleşmekten geçiyor," dedim. "Sadece bu anı değil, geçmişteki her şeyi de konuşmalıyız. Her şeyin daha iyi olabilmesi için seninle, yaşadıklarımızla ve hissettiklerimizle dürüst bir şekilde yüzleşmek zorundayız."

Minho, bir süre sessiz kaldı, sanki düşüncelerinin derinliklerinde kaybolmuş gibiydi. Sonunda, "Evet, bunu yapmak zorundayız," dedi. "Ama bunu yaparken, birbirimizi nasıl anlayacağımızı ve destek olacağımızı da öğrenmeliyiz. Bu yolculuğun beni daha da zorlayacağını biliyorum ama seninle birlikte olmak, bu yükü hafifletebilir."

Bir an için düşüncelere daldım. Geçmişte yaşadığımız her şey, karmaşık bir tablo çiziyordu ama belki de bu tabloyu birlikte yeniden çizebilirdik. "O zaman başlayalım," dedim. "Her şeyi paylaşalım. Korkularımızı, kaygılarımızı ve hissettiklerimizi açalım. Başlamak için en uygun an burası gibi görünüyor."

Minho, kafasını kaldırdı ve gözlerime baktı. "Benimle başlamak zor, ama senin yanında olmak bir tür güven veriyor. Beni dinlemeni, anlamanı istiyorum. Ailemdeki sorunlar ve kendi içsel çatışmalarım, zorbalık yapmama neden oldu. Annenin hastalığı ve evdeki gerginlik beni derinden etkiliyor. Kendimi yalnız hissettiğimde, başkalarına zarar vermek tek çarem gibi görünüyordu."

"Anlıyorum," dedim, ona olan hislerimin daha da derinleştiğini hissederek. "Ama başkalarına zarar vermek, sadece kendi acını geçici olarak hafifletmekten başka bir şey değil. Kendini kaybolmuş hissettiğinde, bununla yüzleşmek zorundasın. Sadece acını başkalarına yansıtarak çözüm bulamazsın."

Minho, gözlerini kapatıp başını salladı. "Biliyorum. Ama bu kadar basit değil. Kendimi kaybetmişken, başkalarını ezmek bana bir tür güç hissi veriyordu. Fakat sonuçta ben de acı çeken biriydim. Her şeyin farkındaydım ama içimdeki karanlık beni ele geçiriyordu."

Duygularımızı açıkça ifade etmek, aramızdaki mesafeyi azaltıyordu. "Kendinle yüzleşmek, gerçek gücün kaynağıdır, Minho. Bu acıyı paylaşmalısın, içindeki yüklerden kurtulmak için. Ve ben de seni desteklemeye hazırım," dedim. "Birlikte daha iyi bir yer bulabileceğimizi hissediyorum."

O an, Minho'nun gözlerinde bir şeyler değişti. "Gerçekten mi? Bu kadar zor zamanlar geçirmişken, yine de yanımda olmana inanmak benim için zor," dedi. "Ama bu kadar yalnız hissettiğimde, seninle konuşmak beni biraz olsun rahatlatıyor. Sadece zorbalıkla değil, kendi içsel çatışmalarımla da başa çıkmam gerekiyor."

"Bu yolculuğu birlikte yapabiliriz," dedim. "Belki de bu süreçte birbirimize gerçekten ihtiyaç duyuyoruz. Senin yaşadığın her şey, benim için önemli. Anlattıkça birbirimizi daha iyi anlayabiliriz. Bu durumu aşmak için birlikte çalışmalıyız."

Minho, başını kaldırdı ve yüzünde bir umut belirdi. "Belki de bu, her ikimiz için de yeni bir başlangıçtır. Kendi acılarımızla yüzleşmek ve birbirimizi daha iyi anlamak için bir fırsat," dedi. "Hadi, geçmişle yüzleşelim ve birbirimize daha yakın olalım."

İkimiz de birbirimize doğru adım attık. Geçmişin karanlık gölgelerini geride bırakmak, geleceğe daha umut dolu bir şekilde ilerlemek için bir başlangıç yapma kararlılığımız vardı. Ve bu yolculuk, ikimizin de hayatta kalma mücadelesinde önemli bir adım olacaktı.
•••••••••••••••••••<3••••••••••••••••••••••
641 kelimeeeeee
Oy verin lütfen

Hate to love ~ minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin