🎶 Büyük Ev Ablukada- Beklediğin Gibiyim
Canozan & Damla Eker- Gündelik Düşler Fırtınası
Cihan Mürtezaoğlu- Bir Beyaz Orkide
🕯️🩹
Günler sandığımdan hızlı geçiyor olmalıydı, mart ayı esintisini geride bırakıp sıcakları beraberinde getirdiğinde neden hava kararmışken bir parkın bankında oturduğumu bilmiyordum. Güneş gözümün önünde batıyorken bedenim bankta yayılmıştı.
Gündüzlerin uzaması gerekirken bir anda karanlığa gömülünce gergince dikleştim, sokak lambaları yanmıyordu. Birkaç saniye karanlıkta kaldığımda elimi telefonuma atmak istedim ama onun yerine ayaklandım, birkaç metre ötemde bir lamba yanıvermişti ayaklarım beni oraya götürdü.
Olması gerekenden daha kısa süren bir zamanda vardığım ışık hüzmesi gözümü rahatsız ettiğinde birkaç saniyelik kapattım, tekrar açtığımda onu gördüm. Akif'i, ölmediğini capcanlı bir şekilde karşımda dikildiğini. Ayaklarım benden ayrı bir şekilde gerilediğinde kendimi ondan kaçarken buldum.
Sokak daraldıkça daraldı, ve ucu gözükmeyen caddenin çıkmaz duvarları üstüme devrildi. "Sana yaptıklarımı unutabileceğini mi sandın?" diye fısıldadı, sesi birkaç tuğlaya çarparak kulaklarımda yankılandı.
Sırtımı duvara yasladığımda gidecek bir yerimin kalmadığını fark etmek zor değildi, omuzumda keskinliğini hissettiğim duvarlar hayal kırıklığımın şahitleri oldu. Tam o anda yere damlayan minik kan izlerine baktım, benden gelmiyorlardı gözlerim izleri takip ettiğinde tam karşımda duran gözlerdeki canlılık gitti. Gözleri boş bir çukur oldu ve dudakları kana bulandı.
Yüksek bir çığlık attım ama sesim bana bile ulaşmadı, gözlerimin önünde vücudu parçalanmaya başladı, etrafına kan sıçratarak yere yığıldı. Gözlerim yerde kan havuzunun içerisinde cansız yatan bedeni ezberleyecek kadar kilitli kaldı orada. Titreyen bacaklarımı tutamadım, bir an için gözlerimi kapattım, açtığımda o sokakta değildim.
Nefes nefese doğrulduğum yatakta titreyen ellerimle çarşafıma sıkıca tutundum, sokak lambasının camdan vurduğu titrek ışığa gözlerimi yumduğumda alnımdan süzülen ter damlacıklarını dudağımın kenarında hissettim.
Sadece bir kabustu, kabus gördüm. Rüyama girmişti, ölmesi bir şeyi değiştirmiyordu. Beni rahatsız edecek alanı hep buluyordu. Doğrulduğum yatakta kendime gelmeye çalışırken içeriden duyduğum devrilme sesiyle çığlık attım. Bir elim dudaklarımı sıkı sıkıya kapattığında uzanıp komodindeki telefonumu avuçladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yara Alanlar Viyadüğü
Romance"Açelya sen benim kaderimin bahtsız cilvesi misin?" Ona yakışmadığını düşündüğüm o yıkılmış ifade ile bana bakmaya devam etti, enkazın içerisinden çıkmaya çalışırken bedeni değil ruhu parçalanmış gibi baktı bana. "Açelya sen benim talihsiz açan çi...