8-"Babacığının kucağına gel bakalım güzel bebeğim."

1.1K 79 12
                                    

8-"Babacığının kucağına gel bakalım güzel bebeğim."

Annem gerçekten her güzel anımı bitirmeye özel bir çaba sarf eden biriydi.

Taehyung yalnız yiyemediğini bahane ederek beni akşam yemeğine çıkarmayı teklif etmişti. Ben de kabul etmiştim elbette. Heyecanlanmıştım bu teklif karşısında. İki aşık gibi bir akşam yemeği yiyeceğimizi düşünmüştüm. En iyi tabirle elim ayağıma dolanmıştı

Fakat tam hazırlanmaya başladığım anda annem beni aramış ve akşam bir aile yemeğine çıkmak istediğini söylemişti. Benden sonra Taehyung'u arayacağını ve üçümüzün yemek yiyeceğini söylemişti.

Taehyung'un bu teklifi kabul etmeyeceğini ummuştum. Ancak birkaç dakika sonra telefonuma gelen özür mesajı kabul ettiğini göstermişti bana.

Sinirlendiğim ve kabullenmek istemesem de kırgın hissettiğim için anneme gelmeyeceğimi söylemiştim. Bunu söylediğim an yalvarmaya başlamıştı. Sonunda ise kabul etmek zorunda kalmıştım.

Taehyung ile yemek yiyeceğimi düşündüğüm için hevesle çıkardığım siyah etek ve bordo bluz yerine geri gitmişti. Eteğin yerini siyah kot şort ve mavi bir gömlek almıştı. Çıkardığım yeni kıyafetleri hızla giyinip kapıya gelen Taehyung'un arabasında arka koltuğa binmiştim. Sonra da işte, fazla gösterişli bir restorana gelmiştik.

Yalnızca ikimizin olacağı bir yemek hayal ederken bir aile yemeği ile karşılaştığım için sinirliydim. Bu yüzden yemek boyunca genelde ikisiyle de konuşmamış, sadece kafa hareketleri ile söylediklerini onaylamıştım.

Onların arasındaki sohbet de kesilince annemin yerinde rahatsızca kıpırdandığını ve bir şey söylemek ister gibi hareket edip durduğunu fark etmiştim. Tek kaşımı kaldırıp "Bir sorun mu var?" diye sordum. Çok kısa bir an yüzüne çıkan gözlerim yeniden önümdeki dondurma kasesine döndü.

"Biliyorsun Jeongguk," diyerek konuşmaya girdi annem. "Taehyung ile nikahımıza çok az kaldı. Sonra biz bir aile olacağız."

Önümdeki dondurma ile oynayıp erimesini izlerken annemi onaylar bir mırıltı çıkardım. Şu an onun konuştuğu konu pek odağım değildi. Taehyung'a kızgındım. Kafam onunla doluydu.

"Aynı evde yaşayan insanlar olacağız. Fakat sen ve Taehyung arasındaki soğukluk beni rahatsız ediyor. Sizin yakınlaşmanızı istiyorum."

Konu ilgimi çekecek hale geldiğinde kafamı kaldırıp anneme diktim gözlerimi. Yanındaki adama bakmamak için büyük bir çaba harcasam da çıplak bacağımda hissettiğim baskıyla gözlerim büyüdü, daha fazla kendimi tutamadım. Kısa bir an gözlerim annemin yanında oturan, beni izleyen adama kaydı ama hemen anneme döndüm yeniden.

"Bu yüzden ailecek yapacağımız etkinlikler düzenleyelim diyorum. Siz ne dersiniz?" diyerek umut dolu gözlerini bana dikti. İkimize karşı konuşsa da onayını istediği tek kişi bendim.

"Çok güzel olur tatlım," baldırımdaki baskı yukarı doğru ilerlemeye başladı. "Jeongguk da izin verirse çok sevimli bir aile olabiliriz, değil mi Jeon?" Ayakkabısının ucu artık uyluğumun içine ulaşmıştı. Elimi masanın altına sokup daha fazla ilerlememesi için ayak bileğini tuttum sıkıca.

"Olur anne," diyerek derin bir soluk verdim. "Neden olmasın, artık bir aileyiz biz."

Sandalyemi geri ittim hafifçe. Onun ayağını ise kendimden uzaklaştırıp bıraktım. Ayağı bir anda yere çarpınca ayakkabısının kalın tabanı yüzünden tok bir ses yayıldı. Annemin bile dikkatini çekmişti ses. Kaşları çatılır gibi olurken Taehyung'a döndü.

"Jeongguk, neden dondurman ile oynuyorsun? Yesene oğlum."

Taehyung'un dikkat dağıtmak için söylediği şeyler yüzünden annemin tüm odağı yeniden ben oldum. O ise yüzüne beni sinirden delirtecek bir gülümseme yerleştirirken arkasına yaslandı.

Revenge and Sinful DesiresHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin