Deli Dördüzler (Gerçek ailem)

☆8 Bölüm☆

Bu Çocuk Eymenin Kopyasıydı, gerçektende. Çocuk gözleri yarı açıktı, sanki kendisini zorluyordu uyumasın diye. Hemen hastaneye gitmek lazımdı yoksa çocuk ölürdü.

Aras ve Aral onun iki koluna girdiler. "Arabada konuşuruz" dedi Azad. Hemen evden çıkdık. Arabaya binip "Hemen Hastaneye sür" dedi Azad. Şoför kafasını salladı. Arabayı çalıştırıp hastaneye sürmeye başladı. "Sence bu Eymenin ölen ikizi ola bilirmi?" dedim.

"Olabilir ama bunu kesinlikle öğrenmemiz lazım" dedi Azad. "Nasıl öğreneceğiz?" dedi Aras. "Dna testi salak Dördüzüm" dedi Aral. "Salak sensin göt lalesi" Dedi Aras."Asıl sen kendini bak Köpek" Dedi Aral.

"Köpek sensin göt lalesi"

"Noldu ismini söylerken Bi bozuldun"

"bende senin ismini söylerken Bi bozulmuştun"

"Köpek"

"Göt lalesi"

"Köpek"

"Göt lalesi"

"pislik herif"

"Alçak herif"

"Sensin hıyar"

"asıl sensin patates surat"

"Bana bak-" Aralın sözünü yarıda bırakan şey çocuğun konuşmasıydı. "Su" sesi zor çıkıyordu. Azad tropilden su çıkartdı Bana uzatıp konuştu"Sen içir Asena bunlar çocuğu öldüre bilir"dedi Azad. "Aşk olsun Azad" Dedi Aras. Suyu alıp kapağını açdım. Çocuk zaten benim yanımdaydı Kafası Aralın omzundaydı. Aral kafasını Biraz kaldırdı.

Suyu kurumuş dudaklarına uzatdım. Suyu dudaklarına koyup biraz içirdim. Elini Su olduğu elimi koyup suyu yukarı kaldırdı. Şerefsizler Çocuğu kaç gün kaç hafta kaç ay susuz bırakmışlar, dövmüşler çocuğun her yeri yara bere içindeydi. Su bitmişti. "Veriyim mi?" dedim ona karşı. O'da gözleri kapalı yavaşça başını olumsuz anlamda salladı.

"Teşekkürler" sesi çok kısa geliyordu sesini duymak için susmak lazımdı. Şoför'e baktım "Ne kadar kaldı?" dedim. Şoför "2 saat sonra orda oluruz efendim." dedi. Aral'a baktım "Uyanınıkmı?" dedim. Arala kafasını salladı. Çocuğa baktım "Hey merhaba" dedim. Saçma oldu ama neyse. Çocuğu hastaneye kadar uyumaması lazım.

Çocuk kaşlarını çatdı "Kimsin?" yarı uyanık olduğu için sesinde endişe, korku vardı. "ben Sadece Bi arkadaş diyeyim" dedim. "Arkadaş mı?" dedi. "Evet Arkadaş ben Asena, sen?" dedim. "ben Enes" dedi. "Tanıştığıma memnun oldum Enes" dedim. "Bende Asena" dedi. "peki kaç yaşın-" sözümü bölen şey Silah sesiydi.

"HEMEN O ÇOCUĞU VERİN BİZE YOKSA SİZİ DE ONU DA ÖLDÜRÜRÜZ" birisi bağırmışdı. Arka tarafa baktım arkamızda sayamadığım kadar Araba vardı. Sıçtık. Azad pencereyi açıp bağırdı "GEL DE AL LAN, BEN AZAD MARCUS YILDIRIMSAM SANA BU ÇOCUĞU ASLA VERMEM" hay maşallah ne kadar güzel bağırdı kulak zarım patladı sandım.

Sonra pencereyi kapatdı. "Şoför hızlı sür" dedi Azad. Tropilden silah çıkardı. "Alın bunu Aral ve Aras Arabaların tekerleklerine vurun" dedi. "Olum bu gün ne aksiyon dolu oldu lan" dedi Aras. Sert bakışımı ona atdım. "Sus, koyun can derdinde kasap et derdinde hey allahım" dedim. Susup önüne döndü.

"ÇOCUĞU VERİN LAN" arkamızdaki salak bağırıyordu. Aral pencereyi açıp kafasını çıkardı "VERMİYORUZ LAN NE YAPARSIN SÖYLE Bİ" dedi. Aras da kafasını pencereden çıkardı "ÖLÜMÜMÜZÜ ÇİĞNEYİP ANCAK ÇOCUĞU ALA BİLİRSİN LAN KÖPEK" dedi. Aniden silah patlama sesi geldi "BUNU SİZ İSTEDİNİZ" ard arda silah sesi geldi.