KADIN SÜİKASTÇİ-PPG×RRB

7.Bölüm

°•Buttercup•°

Poşetleri ada tezgaha bırakıp, Butch'a döndüm. O da elinde ki poşeti, bırakıp bana döndü.

"Ne yemek istersiniz hanımefendi?" dedi çapkınca sırıtarak.

"Bir tane Bounty, bir tane Sneakers"

Yaptığım taklitle gür bir kahkaha attı. Güldüğünde yanağındaki çukurlar, ortaya çıkıyorlardı. Gamzesi olduğunu yeni fark etmiştim.

"O zaman ilk önce aldıklarımızı yerleştirelim. Ne dersin?" dedi.

"İyi." dedim her zaman ki gibi.

"İyi."

"Peki." dedim.

"Güzel."

"Peki."

Butch dayanamayıp, bu saçma sohbetimize güldüğünde, bende gülümsedim.

"Pekâlâ. O halde başlayalım."

(♾ zaman sonra)

Poşetleri nihayet yerleştirebilmiştik.

"Doyur karnımı, köle."

"Eğer kendi karnımı doyurabilirsem, olur."

"O ne demek?" diye sordu. Yüzüme hâlâ anlamsız bakışlar atıyordu.

"Şu demek, ben yemek yapamıyorum. Yani seni de kendimi de doyuramam." dedim.

"Anladım. Hadi o zaman sana yemek yapmayı öğreticem."

"Gerek yok. Bir şeyler hazırla sen işte, ben de masayı hazırlarım." dedim. Yemek yapıcam diye yine bir yerleri yakmak istemiyordum. Çünkü bir keresinde yine böyle bir vukuatım olmuştu. Bubbles ile, Blossom olmadan yemek yapmaya çalışmıştık. Ama sonuç, mutfağı yakmıştık. Ama eğlenmiştik en azından.

"Aa olmaz öyle. Hep ben yapmak istemiyorum. Şimdi öğrenirsen, bir dahakine sen yaparsın yemek."

"İyi. Ama bir yerine bir şey olursa sorumlu ben değilim."

"İyi. Olma."

"Peki."

"Daha fazla saçmalamadan başlasak iyi olur." dedi.

"Ne yapıcaz?"

"Kolay dan başlayalım. Mesela, omlet yapabiliriz."

"İyi. Yapalım." dedim.

Dolaba yerleştirdiğimiz yumurtalardan dört tane çıkarıp tezgaha koydu.

"İlk olarak, yumurtaları çırpıcaz."

Yukarıdaki rafa uzanıp bir kase çıkardığında dar tişortü yukarı çıktı. Eşofmanı çok düşüktü. Aşağıya doğru inen 'v' şeklindeki çizgiyi bile göre biliyordum. Adam çok seksi yaw. Gözlerimi zorlukla ellerine çıkarttım. Yumurtaları kase ye kırıyordu. Son iki yumurta kaldığında bana döndü.

"Diğer ikisini de sen kır bakalım."

"Nasıl kırıcam ki?"

"Demin benim kırdığım gibi. Tabii sen elim dışında bir yere baktıysan eğer, görmemişsindir." dedi kaşlarını kaldırarak.

Hassiktir. Görmüşmüydü lan!? Çabucak toparlanıp, kaşlarımı onunkiler gibi kaldırdım.

"Nereye bakabilirim aptal? Eline baktım tabii ki de. Ama daha önce yumurta kırmayı denediğimde tüm kabuklar içine düşmüştü. Benim yerime de sen kır."

"Ama o zaman nasıl öğreneceksin?" dedi, önce ki söylediklerime değinmeyerek.

"İyi, deneyelim o halde." diyerek kase yi önüme çektim. Elindeki yumurtayı bana verdi. Yumurtayı tezgaha vuracağım sırada, elimi tuttu.