6.Bölüm

36 4 3
                                    

°•Buttercup•°

Yüzüme vuran güneş ışınları ile gözlerimi açtım. Yatağımda uyanmayı beklerken, koltuğumda uyanınca şaşırmıştım. Kucağımda okuduğum kitabı yanıma bıraktım. Sırtımda ve başımda inanılmaz bir ağrı vardı. Sırtım tutulmuştu.

"Ahhh bi' bu eksikti. "

Ayağa kalkıp belimi gerdiğimde, sırtımdaki keskin acıyla yüzümü buruşturdum. Aniden ayağa kalktığım da gözümün önü karardığı için geri koltuğa düştüm. Birkaç saniye sonra kendime geldiğimde, koltuktan kalkıp kitabı rafa geri bıraktım. Giysi dolabıma gidip crop ve bol gri eşofman çıkarıp giyindim.

Terliklerimi giyip, aşağı indim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Terliklerimi giyip, aşağı indim. Mutfağa girdiğimde kapı çaldı. Kim gelirdi ki? Ne olur, ne olmaz diye çekmeceden bir bıçak alıp, dış kapıya ilerledim. Bıçağı arkama saklayıp yavaşça kapıyı açtım. Karşımda gördüğüm kişi şoka uğramama sebep oldu. Ben yeşil gözlerle bakışırken, beni omuzumdan ittirip içeri girdi. Şaşkınlıkla arkasından bakarken o, hiç birşey olmamış gibi ilerledi.

Bana döndüğünde beni baştan aşağı süzdü, bakışları elimde daha çok oyalanmıştı.

"Ne o, beni öldürecek misin yoksa?"

"Ne saçmalıyorsun sen?!"

"Elinde tuttuğun bıçağa bakılırsa, beni öldüreceksin." dedi bir yandan elimi gösterirken. Önce elime sonrada tekrar yeşil harelerine diktim sert bakışlarımı. Hızla mutfağa ilerlerken, oda peşimden geldi. Bıçağı çekmeceye geri bıraktım.
Arkamı dönüp yeşil meteora baktığımda sırıttığını gördüm.

"Ne diye geldin evime?!" ben sinirle solurken, o hâlâ mal mal sırıtıyordu. Bu kadar gülünecek ne varsa sanki. Sonunda onu incelemeye başladığımda, üzerine vücudunu saran koyu renk bir tişört, altına ise bol, gri bir eşofman giymişti. Çok uyumlu giyinmiştik.

Yalnız üzerindeki tişort tüm vücudunu sardığından kasları fazla belli oluyordu. Hele ki kolları benim üç kolum genişliğinde ydi. Geniş omuzları ve buradan bile ne kadar sert olduğu belli olan geniş göğüsleri, ağzımın suyunu akıtacak kadar seksi duruyordu.

"Beni göz tacizi etmen bitti mi?"

Gelen sesle irkildiğim de kulaklarımı erkeksi bir kahkaha doldurdu. Gözlerim tekrar yeşil hareler ile buluştu. Yanaklarımın domates gibi olduğuna yemin edebilirim. Ama ona bunu belli etmeyecektim tabii ki de.

"Niye geldin diye sorduğumu hatırlıyorum, ama hâlâ bir cevap alamadım. Ayrıca seni göz tacizi falan etmedim. Sen daha demin beni nasıl süzdüysen bende aynı şeyi yaptım. Buna hakkım var öyle değil mi?"

"Buraya gelmemin sebebi, seninle kahvaltı yapmak istemem. Biraz vakit ayırabilirsin bana umarım? Ayrıca bana istediğin gibi bakabilirsin merak etme. Buna hakkın elbette var. Ancak bana bakarken lütfen ağzına sahip çık, çünkü ağzından akan sular yüzünden boğulmak istemiyorum."

KADIN SÜİKASTÇİ-PPG×RRBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin