°•İlahi bakış açısı•°
Buttercup altı aydır görmediği kardeşlerini, görme şokunu henüz atlatamamıştı. Arkasında ki Butch'da ne olup, bittiğine anlam veremiyordu. Buttercup neden bu kadar şaşırmıştı? Bu genç kadınlar kimdi? diye sormadan edemiyordu Butch.
Buttercup şokun etkisinden çıkıp sonunda toparlanabilmişti."Ne işiniz var burada?" diye sordu kendinden çıktığına inanamaz sert bir sesle. Öyle ki diğerleri de oldukça şaşırmıştı Buttercup'ın bu çıkışına.
"Seninle konuşmak için geldik, ama sanırım pek müsait değilsiniz." dedi Buttercup'ın arkasında ki hâlâ yarı çıplak adama bakarak kızıl saçlı kadın.
"Evet değiliz. Mümkünse bir daha gelmeyin." dedi Buttercup yine aynı sert sesiyle.
"Böldüğümüz için kusura bakmayın, ama artık konuşmanın zamanı geldi kardeşim." dedi sarışın kadın.
Butch sanki şaşkın değilmiş gibi daha da şaşırmıştı. Bu kadınlar Buttercup'ın kardeşlerimiydi? Peki neden gelmişlerdi? Üstelik bizi malum işi yaparken böldük lerini düşünüyorlar, diye aklından geçirdi Butch.
Buttercup kapının önünde geçip yol açtığında içeri girdiler. Buttercup da biliyordu, konuşma zamanın geldiğini.
Hepsi içeri geçip, salona gittiler. Salona girip, koltuklara oturdular. Hiçbirinden ses çıkmıyordu. Buttercup, Butch'a döndü ve konuşmaya başladı.
"Butch, sen evi çok merak ediyordun. İstersen üst katları dolaş biraz." kısacası git demek istiyordu Buttercup.
Butch ayağa kalkıp, merdivenlere ilerledi. Bu sırada derin bir nefes alındığını işitti.
"Bak Buttercup, biz gerçekten çok üzgün ve pişmanız, " Blossom konuşurken, onu sert bir ses böldü. Bu sert ses Buttercup'a aitti.
"Altı ay sonra mı?"
"Bak ne desen haklısın, ama bizi de anla. Kardeşimizin bir katil olduğunu öğrenmek, bizim için zor birşeydi." diyerek uzlaşmaya çalıştı Bubbles.
Buttercup, kardeşlerini elbette affedecekti. Zira onlarsız yaşayamazdı. Kardeşleri, Buttercup'a anne ve babasından kalan en değerli şeydi.
Sadece birazcık naz yapmak istiyordu. Ne kadar üzgün ve kırgın olduğunu görsünler istiyordu. Kardeşlerini affeder affetmez üzerlerine atlamak istiyordu."Sizi anlıyorum Bubbles, ama bir süikastçi olduğumu öğrendiğinizde bana demediğinizi bırakmadınız." dedi kırgın bir sesle Buttercup. Artık kızgın değildi, kırgındı. Hiç kızmamıştı ki zaten kardeşlerine, onlara nasıl kızabilirdi. Kırgındı, çok kırgındı Buttercup. Hemde çok.
"Üzgünüz, ama seni korumak içind-" Blossom yeniden konuşmaya başlamıştı ki Buttercup yine onun sözünü kesti. En çok da Blossom'a kırgındı Buttercup. Bubbles'ın pek bir suçu yoktu aslında. O ablası için çok korkmuştu yalnızca.
"Üzgün olabilirsin. Hem de, beni korumak için bana 'sen canavarsın' 'senin kalbin yoktu ki zaten' gibi şeyler söyleyerek koruyamazsın Blossom. Sen ilk önce beni bir neşterden daha keskin olan sözlerinden koru." dedi Buttercup. Blossom'a gerçekten çok kırılmıştı.
Ama Blossom sadece kardeşlerini çok önemsiyordu. Kardeşlerini korumak zorundaydı. Çünkü bunu anne ve babası ölmeden önce Blossom'a söylemişlerdi. Fakat Blossom, Buttercup'ın bir seri katil olduğunu öğrendiğinde kahr olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN SÜİKASTÇİ-PPG×RRB
De TodoButtercup'ın mesleği yüzünden kardeşleri Blossom ve Bubbles ile kavga ederler bunun üzerine Buttercup evi terk eder ve yalnız yaşamaya başlar. Blossom ile Bubbles ise önceden 3 kardeş beraber kaldıkları koca evde 2 kardeş yaşamaya başlarlar. Koca ev...