Herkese merhaba tekrardan bir süre yoktum çünkü abim dediğim insanı kaybettim aslında kendisi kuzenimdi ancak öz abimden farksızdı gerçekten yüreğim yanıyor her zaman sevdiğim insanlardan biri ölse nasıl olur diye düşünür ve korkardım şu an yaşıyorum ve bu acının gerçekten tarifi yokmuş aramızdan çok mutlu bir şekilde ayrıldı henüz 24 yaşındaydı ancak yaşına göre çok olgun bir kişiliğe sahipti biz düğün planı yaparken hayat bize cenaze yaptırdı benim için çok ayrı bir yere sahipti bütün hayatımda o vardı kitap yazdığımı biliyordu ve "hayatımda hiç kitap okumadım ama bunu bastırıyorsun ilk okuyacağım kitap seninki olacak" demişti gitmeden dediği son sözleri hayatın boş olduğuydu bir kez daha ana odaklanıp tadını çıkarmamız gerektiğini ve gelecek için o kadar planın da boş olduğunu hatırlatmış oldu sizlerden ricam aranızda motor kullanan ya da o şekilde tanıdığı olan varsa satması motor için şeytanın icadı derlerdi de inanmazdım ama gerçekten öyleymiş başka hiçbir şeye benzemeyen tarifi olmayan bir acıymış bu dediğim gibi ne olur küs olduğunuz insanlar varsa onlarla da barışın hayat o kadar kısa ve boş ki emin olun bir birimizi kırdığımıza değmiyor...
Avm'ye geldiğimizde gözlerim şaşkınlıktan kocaman açılmıştı. Burası İzmir'in en büyük yeriydi ve yataklı sineması vardı. Yine yetimhanedeki hocalar konuşurken duymuştum. Yoksa hiç gitmemiştim. İlklerimi böylesine sıcakkanlı abilerle yaşamak hem gurur vericiydi hem de çok mutlu ediyordu.
Sinemanın olduğu kata çıktığımızda yoğun bir kalabalıkla karşılaştık. Neyse ki biletlerimizi internetten aldığımız için sıra beklemek zorunda kalmadık. Normalde korku filmlerinden nefret ederdim ancak diğer abilerimin hevesini kırmamak için izlemeyi kabul etmiştim. Aslında benim için animasyon filmi bile izlerlerdi fakat yeterince sorun çıkardığımı düşündüğümden dolayı sesimi çıkarmamıştım.
Atıştırmalıklarımızı da aldıktan sonra salona girdik. Sırasıyla D1,D2,D3,D4 ve D5'e oturduk. beni ortalarına aldılar. Alaz ve Asaf abi soluma otururken Koray ve Enis abi de sağıma oturmuştu. İçim kıpır kıpırdı. Heyecanla korku karışımı duygular içindeydim Bu ise vücuduma yansımıştı. İstemsizce sağ bacağım çok hızlı ve sürekli olarak titriyordu. Koray abi hemen dibimde oturduğu için bir sorun olduğunu anlamıştı. Nazik bir ses tonuyla diğerlerinin duymamasına özen göstererek kulağıma eğilip "Dışarda konuşmak ister misin?" diye sordu. Bense hiç düşünmeden çok iyi olur anlamında başımı hızlıca aşağı yukarı salladım.
_Biz beş dakikaya geliyoruz. Alaz göz kulak ol şu yaramazlara. Koray abinin şakası her ne kadar üçümüzün de hoşuna gitmiş olsa Enis ve Asaf abinin bozulduğu her hâllerinden belliydi.
Dışarı çıktığımızda giriş kapısının karşısındaki koltuklara oturduk. Daha doğrusu ben otururken Koray abi önümde diz çöküp benimle aynı boya gelmişti. Ela gözleri benim kahvelerimi bulduğunda göz bebekleri parlıyordu. Tek kelime etmeden sol gözünü kırpıp gülümseyerek "hayırdır" Der gibisine kafa salladı. Bu hâli onu çok tatlı yapmıştı.
_Şey. Bu kadar gürültülü ve büyük bir ortamda daha önce bulunmamıştım bu yüzden biraz gerildim. Bir de oldum olası korku filmleri hoşuma gitmiyor. Cümlem bitince hiçbir şey demeden kalkıp yanıma oturdu. Sonrasındaysa ellerini belime sarıp beni havaya kaldırarak yan bir şekilde dizine oturttu. Gözlerim en derinine bakarak konuştu.
_Abim. Prensesim. Madem öyle daha önce söylesene bize. Ona göre ayarlardık biletlerimizi. Büyük yerler seni korkutuyor. Anlayabiliyorum. Bunu zamanla beraber aşacağız fakat sana söz veriyorum biz yanındayken kimse senin saçının teline bile dokunamaz. Şimdi şöyle yapalım mı? İkimiz farklı bir filme girelim. İstersen animasyon bile olabilir. Böyle daha küçük bir salona geçelim. Ne dersin? Koray abinin davranışı her ne kadar şaşırtsa da şu an korkum gitmişti. Anlayışla parlayan gözleri güven veriyordu. Teklifi bile mutlu etmeye yetmişti. Ancak onu sevdiği şeylerden mahrum bırakmak istemiyordum. O yüzden teklifini kibarca reddedecektim ki sanki içimi okumuş gibi "Yalnız küçük hanım soru sorduğuma bakma itirazsız 'olur abicim' bekliyorum. " Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERİN: BİR YENİDEN DOĞUŞ HİKÂYESİ
Ficção GeralBir kız çocuğu hayal edin. 16 yaşında kadar kim olduğunu, nereden geldiğini, niye yaşadığını bilmemiş. Hayatı bir günde tepeden tırnağa değişiyor. O güne kadar tek bir ismi var. 17 numara...