V. Veda

112 15 0
                                    

Ertesi sabah Prens Daemon habersizce odasına geldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ertesi sabah Prens Daemon habersizce odasına geldi. Baştan aşağı simsiyah deriden oluşan binici kıyafetlerini giymişti; Alyssa yeniden ani ve mecburi bir yolculuğa çıkma ihtimaliyle ürperdi.

Neyse ki, babası Vadi'ye tek başına uçacağını ve yokluğunda Kral'ın Şehri'nde kendisini veya ondan gelecek bir haberi bekleyeceğini küçük kıza haber vermek için gelmişti sadece. Alyssa başını sallayarak durumu anladığını belirtti ve iyi bi evlat gibi babasına iyi yolculuklar ve başarılar diledi.

Kendisi de onunla Vadi'ye gitse Leydi Jeyne'i annesinden kalan mirası kendisine vermesi konusunda ikna etmeye bir faydası olup olmayacağını merak ediyordu. Ancak babasıyla beraber gitmek istese gerçek niyetini ona açık etmeden akla yatar bir sebep sunamazdı. Kuzen Gerold'un konuşmalarının ardından hemen yollayacağını söylediği mektubunun işe yaradığını umuyordu sadece.

***

Alyssa, babasının yokluğuyla üzerindeki azıcık denetimin de ortadan kalkmasının sayesinde halde kendisini Kızıl Kale'nin keyfini çıkarmakla meşgul etti. Her ne kadar önemsiz ve gözden uzakta bir parçası olsa da Targaryen Hanedanı'nın bir üyesi olduğu için üzerine bir nebze dikkat çekmekten kaçamadığı için tamamıyla içinden geçen gibi davranması mümkün değildi. Bunun yanısıra yapabileceklerine bir çocuk olmasıyla beraber gelen kısıtlamalar da ekleniyordu. Ama çok gerekli olmadıkça yetişkinlerin dünyasına girmeye can atmayan Alyssa için bunlar büyük dertler değildi. O sadece istediğini yiyip içmek ve kalenin uçsuz bucaksız kütüphanesini gönlünce talan etmek istiyordu.

Yazıtaşı'ndaki özgürlüğünü özlese de artık bunun geçmişte kaldığını kabullenmeye başlamıştı. Buradaki leydiler ne ata biniyorlar, ne ava çıkıp yakaladıkları hayvanların derilerini yüzüyorlardı. Bütün bunları bir zamanlar annesiyle yaptığını her hatırladığında küçük kızın gözleri engel olamadığı bir biçimde yaşarıyordu.

Toplum içindeki tüm etkileşimlerin yazısız kuralları vardı; zaman zaman takip etmekte zorlandığı bu kurallar ise Alyssa'ya sahte ve boğucu geliyordu. At binmenin ona hissettirdiği özgürlük hissinin bir kırıntısını bile tekrar yaşayabilmek isterdi...

Aylaklık etmeye karar verdiği için öğlen olmasına rağmen çıkmadığı yatağında, yattığı yerden sıkıntıyla iç geçirdi. Bir ejderhası olsaydı... İşte o zaman gerçekten özgür olabilirdi. Aegon ve Helaena'nın ejderhaları vardı. Gerçi Sunfyre Aegon'u üzerinde taşıyabilecek kadar büyük değildi henüz ve Kraliçe, Helaena'nın Dreamfyre'a özgürce binmesine nadiren izin veriyordu. Ama varlıkları bile iki kardeşe özgürlük hissiyatı sağlamaya ve bir güvence vermeye yetiyordu.

Yeterince tembellik ettiğine karar veren Alyssa üzerindeki örtüleri iterek yataktan çıktı. Hizmetçisi Olivia'yı kahvaltısını getirmek üzere çağırdı. Onu beklerken elini yüzünü yıkadı ve gün içinde yapacaklarını kafasında planladı.

Safir PrensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin