Selam gençler. 9. bölüm ile karşınızdayım. Beğenenlere şimdiden çok teşekkür ederim. Medyada Olcay ve Kadir Abimiz var :D Uzatmadan başlıyayım...
Gözlerimi açtığımda tekrar hastanedeydim. Bi yanımda Kübra vardı. Diğer taraftan Olcay dışarı çıktı.
"Aşkım, iyi misin ?"
Kübra' ya doğru gülümseyerek baktım. "İyiyim aşkım, saol."
Her tarafım ağrıyordu ya. O şerefsiz nasıl vurmuştu yüzüme. Yüzümdeki morarıklar hala geçmemişti. Ah ellerim bağlı olmıyacaktı ki...
Sanki ne olcaktı ki, o kadar adama karşı gelemezdim.
Ben düşüncelerimde dolaşırken Kübra yanağıma bir öpücük kondurdu. İyi hissetmem içindi heralde. Sadece gülümseyerek cevap verdim. Başım dönüyordu.
Kafamı yastığa koyup gözlerimi kapadığımda içeri Olcay' ın girdiğini gördüm. Gözlerimi açtığımda konuşmaya başladı.
"Uyandın demek, geçmiş olsun kardeşime."
"Saol be kardeşim, siz olmasaydınız belki de uyanamazdım."
"O nasıl söz be, ben senle ölene dek beraberim."
Bu çocuk hep gözlerimi dolduruyordu be. Çok iyi biliyordu kardeşliği. Böyle kardeşlik yapacak insanlar varken önünüze gelene kardeş deyip güvenmeyin. Benden demesi.
Biz sohbet ederken Can' ın içeri girdiğini gördüm. "Ooo, kardeşimiz uyanmış, geçmiş olsun kardeşime."
"Saol be kardeşim, neyse çok konuşturmayın beni, biraz uyumam lazım." deyip güldüm.
"Uyu uyu. Senin uyuyup dinlenmen lazım." dedi Kübra' m.
Gülümseyerek yatağıma uzandım. Başımın ağrısından dolayı biraz zorluk çektim fakat uyumayı başardım.
Kalktığımda vakit ikindiye yakındı. Birkaç dakika sonra buraya doğru birkaç adım sesi duydum. Gelen Kadir abiydi heralde. Gene şekil olsun diye birkaç tane adamla gelmişti.
Kapı açıldığında tahminimde yanılmadığımı anladım. Gelen Kadir abi. Yanındakilerde beni kurtarmak için gelen abilerden.
"Geçmiş olsun kuzen." diye başladı Kadir abi. "Teşekkür ederim Kadir abi. Sizin sayenizde ayaktayım."
"Öyle deme ya. Ben senin her zaman arkandayım. Sen bir telefon aç yeterli."
Gerçek dostlar belli oluyordu herhalde. Dost kara günde belli olur demişler. Gerçekleri bunlar işte.
"Neyse hasta ziyareti kısa olurmuş. Biz kalkalım. Bir isteğin varsa söyle. Hadi kendine iyi bak kuzen." dedi Kadir abi. Teşekkür ederek yatağıma uzanmaya devam ettim.
Güzel bir uyku uyuduktan sonra güneşli bir güne gözlerimi açtım. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde Kübra' yı farkettim. Beni beklerken uyuya kalmış aşkım. Ben böyle bir kız daha asla bulamam. Tatlı aşkım benim.
İçerde çok havasız kalmıştım. Biraz gezmenin iyi olacağını düşündüm. Tam sessizce dışarı çıkmaya ilerlerken aklıma Kübra' nın merak edeceği geldi. Bende kenarda bulunan küçük kağıda dışarda gezeceğimi yazarak masanın üzerine bıraktım.
Yavaş adımlarla koridora çıktım aşağı doğru ilerlerken merdivende Yaren ve Beyza ile karşılaştım.
"Hastamız yürümeye başlamış baksana.!" diyerek gülmeye başladılar. İstemeyerek de olsa bende güldüm.
"Dalga geçmeyin de Kübra' nın hastasını dışarı çıkarın." diyerek daha çok güldüm.
"Oo, bizim hastamız deilmiş, hadi bakalım gezelim." diyerek güldük. Çıkışa vardığımızda havanın çok güneşli olduğunu farkettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat Bu
Teen Fiction"Dost, kara günde belli olur." demişler. Arkadaş dediğiniz mutlu günlerinizde hep yanınızdadır. Peki ya kara gün dediğimiz günlerde yanı başınızda olan insanlar var mı ? Kardeşlik herşeyden önemlidir. Gerçekten bir kardeşiniz olduğunu düşünüyorsanız...