ÇAPKINKOLİK - TEXTİNG

✐34✐

Jeykey 💋:
Sarı

Sarı 🔥:
Efendim?

Jeykey 💋:
Neredesin? Okul çıkışında görmedim seni

Sarı 🔥:
Gelmicem

Jeykey 💋:
Ne demek gelmicem? Dışarıda mı takılıyorsun?

Sarı 🔥:
Yok, başka yerde kalıcam
Teşekkür ederim

Jeykey 💋:
Niye?
Ben ne yaptım amına koyayım?!

Sarı 🔥:
Hayır, bir şey yapmadın
Sana emir vaki yaptığımı biliyorum
O yüzden başka yerde kalıcam

Jeykey 💋:
Keyfim istemese almazdım
Zorunlu değildi

Sarı 🔥:
Gene de sağ ol
Bu iyiliğini unutmıcam

Jeykey 💋:
Kimde kalacaksın?

Sarı 🔥:
Şu tartıştığın çocuğun evinde

Jeykey 💋:
Kendi öz halini ona gösterecek misin?

Sarı 🔥:
Hayır

Jeykey 💋:
En azından o halini gördüm
Boşu boşuna kendini yoracaksın
Ne çok boş yapıyorsun!
Kal işte 2-3 gün daha bende
Yani Tae'de
Her neyse

Sarı 🔥:
Seninle yatacağım dediğim için mi
Yazıyor...

Jeykey 💋:
Kaldığın süreç boyunca sana dokundum mu? Görüldü
Hayır
O yüzden boş yapma ve eve gel
Bekliyorum
Görüldü

Sarı 🔥:
Yazıyor...
Görüldü
Yazıyor...
Tamam

Jungkook kapının tıklatılmasıyla o olduğunu düşünerek kapıya yöneldi. Kapıyı açtığında 'okuldaki sarışını' görmüştü. Okuldan geldiğinde makyajlı, seksi Jimin her zamanki gibiydi. Jungkook anlık birkaç uzvunun ateşlenmesini bir an önce engelleyerek kapıyı açık bırakıp, mutfağa yönelmişti.Giderken söylendi;

"Marketten hazır pizza aldım. Tanrı aşkına baksana şuna! Alt tarafı fırına atmayacak mıydık?"

Jimin çekinerek duraksasa da sanki hiçbir şeyi iplemeyen Jungkook'un bu tavırlarını seviyordu. İçeri girerek çantasını bir kenara attı ve mutfağa ilerledi. Halen durgundu. Okulda ne kadar gülümsemeye çalışsa da evde normal haline dönüyordu.

"Baksana bir olmuş mu?"

Jungkook elleri belinde, kaş göz işareti yaparak fırını gösterdi. Jimin sessizce ilerleyerek eğildi ve fırının içine baktı.

"Bilmiyorum ki ben de."

Diyebildi tek.

"Nasıl? Önceden yapmadım mı?"

"Yaptım da... Sadece fırına koyup süre tutmuştum ben."

Jungkook birkaç saniye güzel surata baktı.

"Ben süre kurmadım..."

"Bir şey olmaz. Ne zaman attın?"

"5 dakika vardır herhalde."

"Tamam, 5 dakikadan az süre kurarım."

Telefonunu çıkartarak salona yöneldi. Çekiniyordu. Ama ona sorular sormaması, darlamaması hoşuna gidiyordu ki, rahat hissettiriyordu. Salona girip aynanın karşısına oturdu ve çantasındaki küçük çantayı aldı. Dün çok ağladığından gözleri şişti ve maskara gözünü acıtıyordu. Mendili alıp gözünü avuşturdu.