Real Love This Time

11. Bölüm : Mutfak Fantezisi Huhhhuu

Chapter 11 : Mutfak Fantezisi Huhhhuu
-----------------

"Hepsi senin yüzünden! Bizi o agresif arkadaşının evine götürdün , hem rezil olduk hem de kovulduk!"

Tiffany aniden sitem etti. Yaklaşık bir buçuk - iki saat önce yaşananları hatırlamak sinirini bozuyordu.

"Benim hatam mı? Sadece yardım etmek istemiştim... Ve asıl senin agresif olan arkadaşın , benim arkadaşımın üzerine işedi! Sen olsan sen de kovardın..."

Taeyeon sinirle söyledi. İlk defa en yakın arkadaşı onu evinden kovmuştu... Üstelik buna sebep olan şahıs Jessica Jung uyuyordu!

"Üff neyse ne be! Gidiyorum ben!"

Tiffany huysuzca söyleyip odadan çıkarken Taeyeon ona 'defol!' demek istediyse de sonradan vazgeçti. Terbiyesini korumalıydı. Gerçi en yakın arkadaşı insanların üzerine işeyen bu kıza karşı ne kadar saygılı olunurdu , bilmiyordu. Televizyonu açıp Esra Erol izlemeye başladı.

****

Tiffany karnından gelen birtakım canavarımsı sesler ile mutfağa girmeye karar verdi. Taeyeon dünkü temizlik olayından sonra hizmetçilere izin vermeye karar verdiği için evde yemek yapacak biri yoktu. Üstelik Amerikan deliler gibi açtı! Hangimiz acıkmadık , deliler gibi... Bir de şey var... Açlığımı tesbih yapmışım sallıyormuşum. Deli diyorlarmış benim hâlime , Taeyeon'un gelmişine geçmişine sayıyormuşum...

Saçmaladığını fark edip kafasını iki yana salladı. Tekrar gerçek hayata dönebilmeyi başardığında , ekşi gerçekle karşılaştı... Ehem her gerçek acı olacak diye bir kaide olduğunu hatırlamıyorum?

Yine saçmalamak istemiyordu. Doğal olarak yemek yapacak birini düşünmeye başladı. Kendisi yemek yapma konusunda pek iyi değildi. Jessica uyuyordu... Eğer uyandırmaya kalksa üzerine işeyebilirdi... Geriye tek bir seçenek olarak eski-eşi-gıcık-cüce-Taeyeon-ssi kalıyordu...

Hoplaya zıplaya -sadece şakaydı , ağır adımlarla- salona yöneldi. İçeri girdiğinde Taeyeon hararetli bir şekilde Esra Erol izlemeye devam ediyordu.

Hatta o kadar hararetliydi ki ;

"Ulan adamın sadece evi var! Ne yakışıklı ne de arabası var! Çay içsinler denir mi?! İzlemeyeceğim programınızı da! Hah!"

Gibisinden cümleler kurup duruyordu. Tiffany bir süre uzaktan Taeyeon'u süzdü. Sanırım şimdi onunla konuşmanın sırası değildi. Tekrar mutfağa döndü ve telepati yoluyla midesini susturmaya çalıştı. Olmuyordu işte... Birkaç dakika bekledikten sonra tekrar Taeyeon'un yanına gitti. Kısa boylu kız bu kez de , spor haberlerini izliyordu.

"Lan! Nasıl olur?! Hani Van Persie , Fenerbahçe'ye geliyordu?!?! Bu Van Gaal ne saçmalıyor ya?! Ayrılacağını hissetmiyoruz nedir ya?! O Manchester'ın United'ını başınıza yıkarım!"

Hâlâ agresif görünüyor olması Tiffany'nin daha çok tırsmasına sebep olmuştu. Tamam , illa güzel bir yemek yemek zorunda değildi. Sonuçta ekmek arası domates de karın doyuruyordu. Bu yüzden herhangi bir ses çıkarmadan tekrar mutfağa yöneldi.

Taeyeon ise bir sonraki haberle sakinleşmişti. "Tamam , harika! Aziz başkan açıklama yapmış Van Persie geliyooor! Oleeey! Fernandao , Nani , Van Persie... Allaaaaahh! Altmış , yetmiiş~~"

Evet , Kim Taeyeon göbek atıyordu şu an.

*****

Domates... Kıpkırmızı seksi domates... En azından Tiffany öyle olduğunu düşünüyordu. Yine şakaydı. Amerikan domatesi nasıl keseceğini düşünüyordu. Kur yapan bir bakış atsa kesilir miydi ki?