2. BÖLÜM

9.6K 236 17
                                    

Ahugül kendi çapında büyümüş bir kız. Ondaki aslında birazda cahil merakı. Okudukça anlayacaksınız.

Keyifli okumalar canlarım.

Sofraya konağın sakinleri yerleşirken Nurten abla, Zühre ve ben servis için hemen az ilerilerinde dikiliyorduk.

"Abi akşam Polatların daveti var, geliyor musun? İkinci evlilik yıldönümlerini kutluyorlar."

Polatlar.. Cavidan Polat ve eşi Necip Polat.. Demek yıldönümü partisi veriyorlardı. Adamcağız ihanete uğradığından habersizdi muhakkak. Yaman Bey'in bir anlığına duraksadığını fark ettim. Aradan günler geçmişti ama onları birinin görmüş olmasının hala onu huzursuz ettiğinin farkındaydım.

"Haberim var, Necip bizzat telefon açtı dün. Ama katılmayı düşünmüyorum."

Ya aşıksa o kadına? Onu kocasıyla paylaşmayı hazmedemiyorsa.. Cavidan Hanım ona aşkım dememiş miydi zaten o gün..

"Bence ayıp yaparsın, ayol benim en yakın dostum. Mutlu günlerinde biz de yanlarında olalım. Hem Cavidan eskiden beri seni çok sever, bilirsin."

Yaman Bey'in hiçbir hareketini kaçırmak istemiyor gibi izliyordum onu. Cavidan'la olan ilişkisi miydi onu şimdi bu kadar huzursuz eden, yoksa sadece yakalanma fikri mi? Arkadaşına ihanet etmekten hiç mi utanmıyordu acaba.. O günden beri Cavidan Hanım konağa adım atmamıştı. Sonlandırmışlar mıydı bu çirkin ilişkiyi..

"Bakarız Sevil, şu kadar ısrarcı olmandan hiç hoşlanmıyorum! Bilmiyormuş gibi yapışma her an!"

Yaman Bey'in sert ve yüksek sesli sözleri henüz bitmişken içeri Nükhet Hanım ile Yahya Bey girdi.

"Aa.. Noluyoruz, ne bu gürültü?"

Nükhet hanım belli ki Yaman Bey'in biricik kızlarına neden sesini yükselttiğini merak ediyordu.

"Hiç.. Her zamanki Yaman Bey öfkesi. Hizmetçilerin yanında azarlıyor beni nasıl!"

Yahya Bey, Sevil'in kaba sözlerine karşı hafifçe boğazını temizlemişse de kızının umurunda olmamıştı. Biz de alışmıştık artık onun ukala hareketlerine.

"Kardeşinin gönlünü kırma lütfen Yaman."

Nükhet Hanım ve prenses kızı Sevil..

"Peki, gideriz birlikte. Ben çok oyalanmayacağımı şimdiden söyleyeyim."

Kahvaltıları boyunca fazla servise gerek kalmamış, durduğum yerde hep onu izlemiştim. Onu öyle çıplak gördüğümden beri resmen tüm ilgim onun üzerindeydi. Tek erkekler arzulamazmış, şimdi daha iyi anlıyordum. Konakta her gördüğümde karnımı bir düğüm sarıyor ki.. Müthiş bir heyecan duyuyorum sesini duyduğumda. Geceleri de beni rahat bırakmıyordu, uykularımda onunlaydım bazen, bazen Cavidan Hanım'la görüyordum onu ki.. Boğmak istiyordum o kadını.. Ama en çokta Yaman Bey'i! Evli bir kadınla olup da nasıl ziyan edebiliyordu kendini. Sanki bunca zaman gözümden kaçmış değerli bir şeyi keşfediyor gibiydim. Sofrayı toparlarken Nükhet Hanım geldi.

"Diğerleri halletsin sen koş akşam için gerekli kıyafetleri çıkart ütülerini yap."

Elim terziliğe yatkın olduğundan bu işleri bana verirlerdi. Bir gün Zühre Sevil Hanım'ın Paris'ten gelen elbisesini ütüye yapıştırmıştı da kıyamet kopmuştu. İlk önce, söylenmeleri başlamadan Sevil'in odasına çıktım.

"Kıyafetiniz hazırlanacakmış Sevil Hanım."

Düşünceli bir halde tıka basa dolu olan dolabına bakıyordu.

"Gel Ahu, yardımcı ol bana."

Birkaç adımda yanına geçtim. Hepsi öyle güzeldi ki..

"Bak bunu geçen hafta diktirdim, bu gece için uygun diye düşünüyorum. Ne dersin?"

AHUGÜL / TEHLİKELİ CAZİBEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin