5. Bölüm

261 13 2
                                    

Medya; Alparslan Özdemir Bölüm şarkısı; Kendimden Hallice- Beni                            Geri Ver                       Sertap Erener- İncelikler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya; Alparslan Özdemir

Bölüm şarkısı; Kendimden Hallice- Beni                            Geri Ver
                      Sertap Erener- İncelikler

Yazım yanlışlarım olursa düzeltmekten çekinmeyin lütfen. Ve bölüm hakkında yorum yapmaktan tabikii. Oy vermeyi söylemiyorum bile 😁

Yazar Bakış Açısı;

Hayatın insana verdiği bir çok sorumluluk oluyor. Doğuyorsun evlat sorumluluğu biniyor üstüne. Senden önce doğan varsa, evlat olmakla birlikte kardeş sorumluluğu ekleniyor.

Senden sonra doğan olunca abla, abi olmanın getirdiği sorumluluklar oluyor. Biraz büyüyorsun, okul çağına gelince öğrenci sorumluluğu ekleniyor.

Biraz daha büyüyorsun, birini seviyorsun sevgili olmanın sorumluluğunu üstleniyorsun. Sonra biraz daha büyüyorsun, okulun bitiyor bir işe girip çalışıyorsun. Çalışan olmanın sorumluluğu ekleniyor.

Biriyle evleniyorsun eş olma, çocuğun oluyor ebeveyn olma sorumluluğu derken sürekli bir şeyler ekleniyor.

Alparslan doğdu, ilk çocuk olmanın getirisi olarak sadece evlat oldu. Biraz büyüdü kardeşi doğdu, erkek abisi oldu. Biraz daha büyüdü bir kardeşi daha oldu, kız abisi oldu. Biraz daha büyüdü okula başladı öğrenci oldu. Sonra bir kardeşi daha oldu, tekrar erkek abisi oldu. Bütün bunların sorumluluğunu üstlendi.

Çok geçmeden annesi bir kardeşi daha olacağını söyledi. Eşitlik bozulmasın diye bir daha kız abisi olmak istedi. Çok geçmeden bunun müjdesini de aldı. Ama annesinin karnındaki kız kardeşinin abisi olamadı.

Annesi de gitti. Yarım evlat kaldı. Evlat sorumluluğunun yarısı kayboldu. İlk defa bir sorumluluğunun eksilmesine üzüldü Alparslan.

Sonra annesi bulundu. Geldi. Önceden göbeği şiş annesinin şimdi inikti. Yüzü parlayan annesinin gözlerinin altında morluklar doluydu. Mutsuzdu. Kimseyi hatırlamıyordu. Kimsenin yüzüne bile bakmıyordu.

Alparslan, sorumluluğunu yerine getiremediği için annesinin gittiğini, sonra geldiğinde bu yüzden yüzüne bile bakmadığını düşündü. İşin doğrusunu nerden bilebilirdi ki, henüz 10 yaşındaydı.

Bu acının altında ezildi Alparslan. Yaşı ilerledikçe işin doğrusunu öğrendi ama o acıyı atamadı içinden. Annesine soramıyorlardı bile kardeşini. Hiçbir şeyi hâlâ hatırlamıyordu çünkü.

Sonra bir kardeşi daha oldu. Sare'sine ihanet ediyormuş gibi hissettiği için çok yakın olamadı. Ama seviyordu yine de. Nasıl sevmesindi ki. Kardeşiydi sonuçta. Ama hislerine engel olamıyordu yine de.

SARE | Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin