Hırs ve para uğruna 2 ailenin hayatı değişti. Bundan zarar gören çok insan oldu. Gizlenen gerçekler bir bebeği ailesinden uzaklaştırdı. Peki gerçekler ortaya çıkınca en çok kim zarar görecek?
O bebek mi?
Gerçek ailesi mi?
Onu büyüten ailesi mi?
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Medya; Aral Özdemir
Bölüm şarkısı; Nova Norda- Beni Biraz
Yazım yanlışlarım olursa düzeltmekten çekinmeyin lütfen. Ve bölüm hakkında yorum yapmaktan tabikii. Oy vermeyi söylemiyorum bile 😁
Yazar Bakış Açısı;
Bir çocuk düşünün. Yerinde durmayan, sürekli sakarlık yapıp başını belaya sokan, eğlenmekten asla vazgeçmeyen, sürekli gülen ve hiç susmayan bir çocuk. Olması gerektiği gibi bir çocuk.
Zaman geçtikçe yaşadıkları yüzünden tamamen değişen bir çocuk. Çekinen, korkan, sessiz sakin bir çocuk.
Aral'ın tüm geçmişi bundan ibaretti. Annesi ortalıktan kaybolduktan sonra tüm hayatı bir anda tepetaklak olmuş tamamen değişmişti Aral.
Annesi bulunduktan sonra hep çekindi ondan, yanına yaklaşamadı çığlıkları yüzünden. Korktu o yüksek seslerinden. Gülüşleri soldu gitti. Hiç susmayan çocuğun sesini aldı götürdü yanında.
Küçücük bir çocuğun üstüne dağlar kadar yük binmişti ama kimse umursamamıştı onu. Görmemişlerdi. İçinden yükselen yardım çığlıklarına kulak tıkamışlardı.
Büyüdü. Büyüdükçe sırtındaki yükler çoğaldıkça çoğaldı. Her geçen an iki katı kadar ağırlık çöküyordu resmen üzerine. Nefes aldırmadı. Yaşatmadı.
Kardeşinin kayıp olması yıktı resmen Aral'ı. Hayatını bitirdi. Onu bulmak ve her şeyden uzak tutmak istedi. Her şeyden ve herkesten korumak istedi. Koruyamadığı her an daha da nefesi kesildi. Boğazındaki yumrudan geçmedi o nefes. O yumru büyüdükçe büyüdü. Onu bulabilmek için polis oldu. Ama bulamadı.
Nefes alabildiği ilk an ise kardeşinin bulunduğunu öğrendiği ilk andı. Babası gelip kardeşinin bulunduğunu söylediği an sırtındaki yüklerin bir çoğu kalktı, boğazındaki o yumru küçüldü bi anda.
Polis olduğu için, gerçekleri öğrendikten hemen sonraki gün hakkında bir sürü şeyi öğrendi. Babasının bilmediği, bilse de söylemediği bir çok şeyi. Öğrendiği bir çok şeyden gurur duydu. Ama en çok bir abisi olduğunu ve nişanlı olduğunu öğrendiğinde kıskandı.
O koruyacaktı kardeşini. Ne nişanlısına gerek vardı ne de abi sandığı birine. Onun gerçek abisi vardı. Ne hakla onlar koruyordu ki minik kardeşini? Ne alakaydı yani?
Ama bulmuştu ya o bile yeterdi. Geriye sadece karşısına çıkıp kendisini sevdirmek kalıyordu. Bunu da yapması oldukça kolay gibi geliyordu ama bir o kadar da zor geliyordu. En zor şeyi başardıktan sonra kalan her şeyi halledebilirdi. Sonuçta bulunmuştu iki gözünün çiçeği.
