Luna Piena

13

İyi okumalar!~

***

+Bugün olmaz Kris, gelemem. Ödevlerimi yetiştirmek zorundayım.

-Dün içinde aynı şeyi söylemiştin. Ve bir önceki gün de...

Hattın diğer ucundan Luhan'ın duyabileceği kadar yüksek bir sesle iç çekme sesi geldi ve ardından Kris devam etti.

-Her neyse, yarın seni görebilecek miyim peki?

Luhan sıkıntıyla karşısında durduğu aynaya sırtını döndü. Kendisini görmeye bir an tahammül edememişti. Kaç gündür Kris'i oyalayıp duruyordu. Kris ile geçireceği zamanı Sehun'la geçirmeyi tercih ediyordu.

+Tamam. Yarın sana geleceğim.

-Seni seviyorum. Ödevlerini yetiştireceksin diye kendini yorma olur mu?

+Merak etme, yarın görüşürüz.

Luhan telefonu kapatıp hazırlanmaya devam etti. Kris'e ödevleri olduğunu söylemişti ama Sehun'la dışarıya çıkacaklardı. İyice uzamış sarı saçlarının bir kısmını yukarıda topladı. En son Sehun'un doğum gününde rengini değiştirmeye karar vermişti ama hala değiştirmediğini hatırladı. Bir ara mutlaka değiştirmeliydi. Kendisiyle konuşarak gevezelik ettiğini ve geç kaldığını fark ederek aceleyle kendisini dışarıya attı.

Sehun'la buluşacağı yere geldiğinde Sehun'un çoktan gelmiş, onu beklediğini gördü. Sehun, Luhan'ı fark ederek oturduğu banktan kalktığında Luhan da kollarını açıp Sehun'a doğru koşmuştu. Kafasını omzuna gömüp kollarını boynuna doladı. Sehun da kollarını onun ince beline dolamıştı.

"Seni bir saat görmediğimde bile özlüyorum Sehun." Luhan olduğu yerden kıpırdamadan konuştu. "Ben de bebeğim, ben de öyle."

Sehun boynundaki kolları çözerek yüzünü göre bileceği bir şekilde Luhan'ı kendisinden uzaklaştırdı. Yüzünü ellerinin arasına alıp burnuna küçük bir öpücük kondurdu.

"Saçlarının bu halini çok sevdim."

Luhan omuz silkerek söyledi. "Ama sanırım ben bu renkten sıkıldım."

Sehun, Luhan'ın elini tutup yürümeye başladığında bir yandan da bir şeyler düşünüyordu. Luhan sessizlikten sıkılıp sordu.

"Ne düşünüyorsun?"

"Saçlarının rengini bugün değiştirsek nasıl olur, diye düşünüyorum. Ne dersin?"

"Bugün mü?"

"Evet, bugün. Beraber değiştirebileceğimizi düşünüyordum."

"Sen de mi değiştireceksin?"

"Seninle aynı saç rengini kullanmak güzel olabilir."

Sehun yanında mutlulukla gülümseyen Luhan'a baktı. Onu mutlu etmek çok kolaydı.

"Çok güzel olur Sehun ama senin pembe saç rengini kullanmak isteyeceğini pek sanmıyorum."

"Pembe mi? Saçını pembeye mi boyatmak istiyorsun?"

Luhan kafasını sallayıp alt dudağını ısırdı. Sehun kesinlikle vazgeçecekti. Sehun biraz şaşırmıştı ama kabul edecekti.

"Tamam, o zaman. Saçımızı pembeye boyuyoruz." Sehun yürümeye devam ederken Luhan aniden durdu. "Sen ciddisin?"

"Evet, bebeğim. Elbette ciddiyim, haydi gidelim."