‧͙⁺˚*・༓☾ ☽༓・*˚⁺‧͙.𝙳𝚞̈𝚗𝚢𝚊 𝚐𝚞̈𝚣𝚎𝚕 𝚘l𝚜𝚊𝚢𝚍ı, 𝚍𝚘𝚐̆𝚊𝚛𝚔𝚎𝚗 𝚊𝚐̆𝚕𝚊𝚖𝚊𝚣𝚍ı𝚔. 𝚈𝚊𝚜̧𝚊𝚛𝚔𝚎𝚗 𝚝𝚎𝚖𝚒𝚣 𝚘𝚕𝚜𝚊𝚢𝚍ı𝚔 𝚘̈𝚕𝚞̈𝚗𝚌𝚎 𝚢ı𝚔𝚊𝚗𝚖𝚊𝚣𝚍ı𝚔.
𝐍𝐞𝐜𝐢𝐩 𝐅𝐚𝐳ı𝐥 𝐊ı𝐬𝐚𝐤𝐮̈𝐫𝐞𝐤
‧͙⁺˚*・༓☾ ☽༓・*˚⁺‧͙"Hangi okulu okuyorsun kızım?"
Zafer beyin bana bitmek bilmeyen sorularını sorarken-ki arabaya biner binmez başladı- bir yandanda içe bayan geniş ve lüks olan arabasını sürüyordu.
Ailem Zengin lan!
Ben, Boran ve adını Ege olduğunu öğrendiğim küçük veled din yanımda otururken, hayla telefon nu elimden düşürme Berkcan veledi ise karşımızdaki koltukta oturuyordu.
Bunun gözleri hayla nasıl sağlam?
Yada sağlam mı?
Onun bu haline göz devirip sağıma bakarken, hayla bana dik dik bakan Boran la tekrar göz devirip solumda ki küçük velede baktım.
Çıkartıçaklar bu maviş gözlerimi.
Ege akan yola bakarken, bende ona bakıyordum.
Bana herhangi bir yanlış yada kusur işlemedi, hatta benim arabaya binmemle Berkcan la olan kavgasına son verip bana bakıp diş etleri gözükeçek bir şekilde gülümsemişti kerata.
"Ankara fen lisesi." Zafer beyin sorduğu soruyu yanıtlarken Ege heyecanlı bir şekilde konuşmaya başladı.
"Yaa bizim kuzenlerden ikisi de orda okudu ama sonradan Yekta amaçam dizimin dibinde oturun dedi diye bizim okulda okuyorlar." Bana yavaştan duvarlarını kıran Ege'nin bu dedikleri bana sanki bir yerden tanıdık sanki.
Bu arada bunları kaç kuzeni var?
Zafer bey Ege'nin bu dediğine göz devirdi.
"Oğlum amcan olacak küre kere (eşek oğlu) kebap çıda çalışaçak garson yok diye getirdi onları."Zafer beyin bu dediği ile ben ve Ege'nin ağzından kıkırdama çıkarken Selvi hanım koçasının kolunu cimcik lemişti.
"Ağğ."
"Kızımın yanında düzgün konuş Zafer."
Zafer bey eşine göz devirirken telefonla artık ilişkiye girdiğini düşündüğüm Berkcan kafasını kaldırıp, sinirle arkasına dönüp annesine baktı.
"Ma keça te bi kurdî diaxive, tu dibêjî qey te ev pitika Enqereyê wek xwîşka xwe aniye? Ez naxwazim, xwişk an tiştek."
(Kızın Kürtçe biliyor mu sençe anne getirmişsiniz bu ankara bebesini ablam diye. istemiyoru abla falan)"Berkçan almıyım seni ayağımın altına."
Berkcan nın bu dediğiyle Zafer bey oğlunu uyarırken, Selvi hanım oğlunun bu haline iç
çekmişti. Ege abisinin bu haline üzülerek bakarken, Boran sa hayla bana bakıyordu.Kürtçe yi gayet iyi biliyordum. Besim ve Esat bana öğrenmişlerdir. Başka diler ve şiveliri öğrenmek hoşuma giden bir şeydi.
Boran hayla bana bakarken ben herhangi bir tepki vermedim. Aslında vermek istemedim. Berkcan benim kürçe bilmediğim için bunları söyliyordu ve demeki benim bilmemi istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşiret Ailem.
Novela Juvenil17 yılını yetimhane de geçiren Asel, yaşadığı zorluklar yüzünden; sevdiklerinden başka kimseye duygularını pek göstermeyen ciddi biri olmuştur. Peki 18 olmasına 5 ay kala ailesi onu bulursa ablasının gidişiyle buzlaşan kalbini çöze bilirler mi? ...