Tenime değen rüzgar ile uyandım. Gözlerimi yavaşça araladım. Günün güzel güneşi pencereden geliyordu.
Elime telefonumu alıp saate baktığımda, saatin 5.30 olduğunu fark ettim. Hemen kalkıp elimi, yüzümü yıkayıp bakımımı yaptım.
Giyinme odasına gelip bir siyah eşofman ve siyah bir crop giydim. Saçlarımı açık bıraktım.
Boy aynama baktım. Gayet normal, rahat görünüyordum.
Bu arada kendimi tanıtayım; Ben dünyanın en ünlü kız grubu Blackpink'in rapçisi Kim Jennie.
Blackpink üyeleri ile aynı evde yaşıyoruz. Normalde evlerimiz farklıydı ama birleştirmeye karar verdik. Hepimiz harika anlaşıyoruz.
Üstümü giyindikten sonra aşağı indim. Kızlar yemek masasında beni bekliyorlardı.
Gülümseyerek "Günaydın!" dedim. Hepsi bana döndü "Günaydın Ninnie!" dedi Lisa gülümseyerek. Evet, Ninnie benim lakabımdı. "Günaydın" dedi Rose ve Jisoo mutlulukla.
Onların yanına oturdum. Lisa bana dönerek "Jennie, bu aralar diyetteyiz o yüzden sana kendi ellerimle salatalık ve yoğurdu falan karıştırdım. Harika oldu denemek ister misin?" Lisa mutlulukla gülümserken karşımızda oturan Rose ve Jisoo bizi izliyordu.
Lisa'nın elindeki tabağı aldım yemeğe başladım. Oldukça güzeldi. Lisa'ya dönerek "Harika olmuş Lisa'm" dedim. Lisa mutluydu.
Hepsini yedikten sonra arabaya binip şirkete gittik. Biraz dans çalıştık ve dinlenmek için kahve terasa çıktık.
Sandalyelere oturduk. Rose ayağa kalktı ve bize konuşmasını sunmaya başladı. "Kızlar şimdi biliyorsunuz ki akşam neredeyse tüm sektörün katılacağı bir ödül töreni var. Ve bilin bakalım kimler bizimle oturuyor" dedi.
Jisoo merakla "Kimler?" diye sordu. Rose boğazını temizleyerek "Önümüzde Bts, sağımızda İtzy, solumuzda Twice ve arkamızda (G)ı-dle." diyip yerine oturdu.
Lisa gülümseyerek "Kesin listenin yarısında Bts yazıyor değil mi?" diyip bir kahkaha attı. Bizde ona katıldık. Jisoo "Shipçiler başlar yine" dedi haklı bir sesle.
Merak ile sordum "Yakın arkadaş olduğunuz K-pop idolleri kimler ama favorileriniz?" dedim.
Lisa hemen "Twice, İtzy, Bangchan, Miyeon, Bts" dedi.
Rose de "Bts, Shuha, Lia" dedi.
Jisoo ise "Bts, İtzy, (G)ı-dle" dedi. Lisa bana dönerek "Jennie senin?" dedi.
Ben ise "Taehyung, Jimin, Twice, İtzy, Hwasa, (G)ı-dle, Lee Sserafi-" lafımı Lisa böldü "Tüm sektörü saysaydın. Alt tarafı 'favori' dedik." diyerek herkesi kahkahaya boğdu. Rose "Lisa haklı Jennie. Anladık hepsi senin kankan." dedi yine gülüştük.
Sohpetimizi kadın çalışan böldü "Rahatsız ediyorum ama çalışmanız gerekiyor, patronunuz söyledi." diyip gitti. Bizde kalkıp çalışmaya gittik.
Gece oldu. Ödül törenine gittik. Yerlerimize oturduk. Lisa yanımda, Rose diğer tarafıma, Jisoo ise Rose'nin yanına oturdu. Evet, neredeyse her zaman öyle otururuz. Çünkü; Lisa ve ben, Jisoo ve Rose daha iyi anlaşıyor.
Lisa bana dönerek "Kızlar! Taehyung bizi çağırdı. Ödül töreni bitince Bts'in evine gideceğiz." dedi heyecanla. Rose ise "Olur, gidelim." dedi. Jisoo "Çok güzel olur zaten biraz sıkılmıştım." dedi. Bende başımla onayladım.
Sonunda sunucu gelmişti. Bir kaç saat geçincede ödül töreni bitti. Hemen arabaya bindik.
Jisoo hemen "Şimdi oraya mı gideceğiz?" diyince Lisa da "Evet. Şoför bey, şu adrese gidelim." diyip telefondan konumu gösterdi.
Aradan yarım saat geçti ve evlerine geldik. Gayet hoş bir evdi. Bizimki gibi villaydı.
Kapının ziline Rose bastı. Beş ya da on saniye sonra kapıyı J-Hope açtı.
J-Hope "Hoş geldiniz. Bizde sizi bekliyorduk. Geçin içeriye." diyip bizi içeriye davet etti. Jisoo "Hoş bulduk." dedi.
Oturma odasına geldik. Evet, burası bizim evden biraz daha büyüktü. Jimin ayağa kalkarak "Hoş geldiniz, oturun ben birşeyler hazırlayacağım." dedi misafirperver bir sesle.
Rm oturdukları koltuğun karşısındaki büyük koltuğa eli ile işaret ederek "Otursanıza kızlar." dedi gülümseyerek.
Bizde dediğini yapıp oturduk. Jimin içeri geldi "Jin sen hazırla ya... beceremedim." dedi. Jin de gülerek "Tamam" diyip mutfağa gitti. Jimin ise koltuğa oturdu.
Taehyung "Aa, ben tanıştırmadım. Gerçi her yerde isimlerimizi görüyorsunuz ama yine de tanıştırayım. Özellikle Jennie ile." dedi. Lisa merakla "Özellikle Jennie derken?"
diyince Taehyung "Jennie pek üyeler ile konuşmadığı için. Her neyse benim en sevdiğim Jungkook, aç Jin o mutfakta, lider Rm, komik J-Hope, diss kralı Suga, Jimin'i de tanıyorsunuz. Öyleyiz işte." dedi gülerek.Jungkook lafa dalarak "Gömmeseydin keşke" dedi. Bu arada Jungkook çok farklıydı: Bir kolu ful dövmeliyken diğer elinde "Army" yazıyordu bu Army galiba fanlarının ismiydi. Kasları belliydi ve giyimini de bayağı beğendim.
Jin içeri geldi. Elinde duran tepsideki soğuk kahveleri bizlere ikram etti. Jisoo nezaketle "Teşekkürler" dedi. Biz de öyle dedik.
Herkes soğuk kahvesini alınca Jimin hemencecik "Blackpink utanmanıza gerek yok bence Blackpink ve Bts olarak fazlasıyla iyi kanka olacağız o yüzden bugün tüm sırlarımızı dökelim." diyince Rm, Jimin'e dönerek "Allah cezanı vermesin bende önemli birşey diyeceksin sandım" dedi. Evet bence bayağı komiklerdi, onları sevdim.
Rm konuya atladı "Benim sevdiğim birisi var." dedi. Rose lafa atladı "Vay... ideal tipi bile boş verip aşık mı oldun? Kim çabucak söyle!" dedi merakla. Rm ise "Hwasa..." dedi, gözleri aşka büründü sanki.
Ben ise konuya girdim "Ben aslında Hwasa ile bayağı yakın arkadaşım" dedim. Evet, bu doğruydu. Rm gözlerini bana dikti ve "Bana ayarla. Eğer bana aşık edersen istedigin her şeyi yaparım" dedi. Şoka büründüm ve "Sakin ol, bir şey istemiyorum. Bu konuyu onunla konuşacağım yani ağzını falan arayacağım." diyince Rm "Teşekkürler Jennie" dedi.
Lisa da "Ee, başka kimsenin yok mu? O zaman Jennie eski sevgilini anlat. Nolur!" dedi yalvarırcasına. Ben Lisa'ya gözlerimi diktim ve "Burada olmaz, saçmalama Lisa!" dedim. Evet biraz sinirlenmiştim. J-Hope ise "Jennie lütfen anlat!" dedi. Lisa bana sarılarak "Lütfen..." dedi. Bende mecburen "Tamam, kimseye böyle şeyler anlatmayı sevmem ama... her neyse"
Derin bir nefes aldım "Yıl 2020 idi. Ben Kai'ye aşık olmuştum ve o da bana. Sonra fanlar öğrendi ve şirketimiz de onay verdi. Fanlar bayağı linçledi. Ben aşkım için her şeye dayanırdım. Bana, beni sevdiğini her zaman söylerdi, aşkı büyük olduğunu... sonra linçlere dayanamadı ve ayrılmak istediğini söyledi. Evet, bayağı üzülmüştüm. Ama ayakta durmayı başardım. Ama o süreçte hastalığım olan anksiyete daha da arttı. Yıllar geçti o hâlâ bana aşık olduğunu söyleyip benimle tekrar olmak istiyor. Ben ondan nefret bile etmiyorum, içimde ona karşı en ufak duygu bile yok." dedim.
Taehyung "Lan, sen niye bana hiç anlatmadın!?" dedi. Jungkook ise "Sanane Taehyung. " dedi. Rm ise "Aşka küs müsün?" dedi merakla. Bende "Evet, artık annem gibi güçlü bir kadın olacağım." dedim kendimden emince.
Kapı zili çaldı. Suga "Birisini çağırdınız mı?" dedi. Rose hemen "Hayır." dedi. Ardından Suga kalkıp kapıyı açmaya gitti.
Aradan bir kaç dakika geçti. Suga ile birisi içeri geçti. Ardından tanıdık bir ses "Selam!" dedi. Kapıya taraf dönünce de... evet, bu Kai'ydi. Ardından Kai bana baktı ikimiz de şokduk. Galiba diğerleri de öyleydi.
BÖLÜM SONU
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE İDOL [JenKook]
FanfictionDünyaca ünlü Blackpink üyesi Jennie ve Bts üyesi Jungkook... Bu zorlu şöhret dünyasında âşk yaşayınca ne yapacaklar?