Kendime geldiğimde yavaşça ayrıldım alaradan.
Bana bir sıcaklık basarken gözlerimi kaçırıp başımı eğdim.
Kulaklarıma kadar kızardığımı hissediyordum.
"Hadi gel seni evine bırakayım, hmm'" elini omuzuma koyduğunda bir adım geri gidip kafamı iki yana salladım.
"Saat çok geç tek başına gidemezsin"
Fakat ben onu dinlemedim ve yürümeye başladım.
"Sevde, özür dilerim. Lütfen yanlız bırakamam seni burda. İzin verde evine bırakayım"
Peşimeden koştuğunda hızlandım fakat hemen yanıma ulaşmıştı.
"G-gerek yok, kendim giderim" dedim onun duyabileceği şekilde.
Elini çeneme koyup kaldırdığında başımı yan çevirip temasını kestim.
Bu sefer bana temas etmedi ama önüme geçip gitmemi engelledi.
"Tek kelime bile etmeyeceğim, sadece seni evine kadar bırakıp gideceğim"
Kafamı yine iki yana salladım, onun yaşadığım yeri görmesini istemiyordum.
"Sevde kabul edene kadar gitmene izin vermeyeceğim. Lütfen"
Bu şekilde iyice geç kalacağımı anladığımda arkamı dönüp arabaya doğru gittim.
O pislik adam yüzünden kafeden aldığım yemekler orda kalmıştı.
Şu an bunu hatırlayınca kendimi çok kötü hissettim
kardeşlerim açken nasıl başka bir şey düşünebilirdim ki.
Arabaya bimdiğimde o da hemen şöför koltuğuna oturdu.
Benim olduğum tarafa uzanıp torpidodan bir şey çıkarttı.
Eline kremi alıp bana döndü "elini verebilir misin?"
Kafamı tekrar iki yana salladım, bilerek yakmıştı şimdi de melek olmaya mı çalışıyordu.
"Canın yanıyor sürmezsem uyuyamazsın ve çok kötü olacak. İz de kalır"
Bir şey demediğimde elimi tutup kremi sürdü.
Parmağıyla yavaşça dağıttığında dişlerimi sıktım, canımı yakmıştı.
İşini bitirdiğinde elimi bırakmadı ve dudağını yaklaştırıp üfledi.
O üflerken bunu fırsaf bilip yüzüne baktım
Uzun kirpikleri beyaz pürüssüz teni, küçücük burnu ve öne büzülmüş pempe dudaklarıyla çok güzel duruyordu.
Özellikle de dudakları gerçekten çok öpülesiydi.
Aklıma gelen görüntüyle yutkundum.
"Dudaklarıma bakmaya devam mı edeceksin"
Alaranın sesi beni kendine getirdiğinde büyümüş göz bebeklerine baktım.
Yanaklarım alev alev yanarken elimi elinden çekip kafamı başka tarafa çevirdim.
Kalbim durmak üzereydi resmen.
Kulaklarıma kadar kızarırken panikten nefesim düzensizleşi.
Galiba kalp krizi geçiriyordum.
"Su ister misin? Sevde iyi durmuyorsun"
bana doğru geldiğinde hemen kendimi cama yapıştırdım.
Törpidodan yarısı içilmiş suyu uzattığında elinden hemen aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudun Yolcusu gxg (+18)
Storie d'amoreBu hikayede akran zorbalığı ve yetişkin içerik bulunacaktır.