Alara ne zaman gitti bilmiyorum ama uzun süredir ellerim bağlı ağlıyordum.
İşe de gidememiştim, patronumun beni kovmasından korkuyordum.
Hava karardığında odanın içi de kararmıştı, elimi kurtaramıyordum ipten.
Ağlamaktan gözlerim ağrıyordu, okulda tek başına kalmıştım üstelik karanlık bir odadaydım. ellerim de bağlı.
Boğazım çığlıklarım yüzünden ağrıyordu, susamıştım.
Telefonum çantamda kalmıştı ama bir türlü çıkartamamıştım.
kimi arayacaktım ki zaten, kimi arayabilirdim.
Alarayı mı?
Beni buraya o kitlemişti, ondan nasıl yardım istiyecektim.
Ellerimi açmaya çalışmaktan bağırmaktan, ağlamaktan yorgun düşmüştüm.
Sırtımı bir dolaba yaslayıp gözlerimi kapattım.
Gözlerimi her açıp baktığımda nesneleri garip şeylere dönüşüyordu ve bu beni çok korkutuyordu.
Zaten karanlıktan nefret ediyordum birde gece tek başıma bir okulda yanlız kalmak en korkuncuydu.
Dışardan bir ses duyduğumda gözlerimi açtım, korkudan nefesim hızlanmıştı.
Ruhani varlıklara inanırdım, nedense ilk aklıma bu gelmişti.
Önce kilit sesini duydum aonra da kapının yavaşça açıldığı.
Yüzüme ışık vurunca gözlerimi kırpıştırıp sıkıca kapattım.
"Sevde" alaranın sesini duymamla gözlerimi açtım, hızla yanıma geldiğinde ayağa kalktım.
Ellerimi çözdüğünde bileklerimi ovuşturdum.
Ona bakmayıp çantamı almaya gittim, çantamı omuzuma takar takmaz odadan hızıca çıktım.
"Sevde bekle, sevde dur lütfen" o oeşimden gelirkenher yerin karanlık olduğunu gördüm.
Yürümeyi bırakıp telefonumu çıkardım, o sırada alara yanıma gelmişti.
"özür dilerim"
kafamı kaldırıp gözlerine baktım, ne için özür diliyordu ki.
Fakat bu göz temasını kesip cep telefonumdan feneri açtım.
Okuldan hızlıca çıkarken alara da peşimden koşuyordu.
Kapılar kapalıydı, alaranın nerden gelmişti ki.
"Sevde, bekle" zaten bir yere gidemezdim ki. "Çıkart beni burdan" dedim yüzüne bakmayıp.
Artık nefes alamıyordum, bu okul ben de çok yara bırakmıştı. Asla iyleşmeyecek yaralar.
"Ama konuşacağız tamam mı?" Dedi elimi tutarak. Sertçe elimi elinden çektim.
"Neyi konuşacağız ki, kölen değil miyim ben senin. Yaptığın hiçbir şeye karışamam"
Sesim titriyordu, karşısında biraz daha durursam ağlayacaktım.
"Lütfen böyle konuşma, kendimi çok kötü hissediyorum" Gözlerimden bir yaş düşerken ona arkamı döndüm.
Diğer arkadaşları yapsa daha az canım yanardı.
Alarayla arkadaş değiliz doğru ama bana iyi davranmıştı yanlız olduğumuzda.
Onun yanındayken karnımda kelebekler uçuşturmuştu, konuşması bile o kadar iyi geliyordu ki bana.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudun Yolcusu gxg (+18)
RomansaBu hikayede akran zorbalığı ve yetişkin içerik bulunacaktır.