10.Bölüm 🐺

47 2 0
                                    

Hastanenin önünde ki banklara geçip oturdum.

"Amca aramışsın şimdi gördüm iyimisin, bir sorun yok değilmi?" Derin bir iç çekti bu beni fırçalıyacağını gösteriyordu.

"Güzelim sen nerdesun da, ha benum aklum çıktı aklum. Arayrum açmaysun, hastaneye gideyrum ordan ayrulmuşsun, ha evine gideyrum kapı duvar kızum senin benum canıma kastınmı vardur. Ne isteysun benden?"
Haklı bir isyandı bu buyuzden sesimi olabileceğince yumaşak tutmaya çalıştım. Ankara'dan ayrılalı üç ay olmuştu ve amcama Şırnağa geldiğimi söylememiştim zaten o Artvin'e döndüğü için arada bir arayıp iyi olduğumu söylüyordum elini üstümden hiç çekmemişti ama babamın annesi onun memlekete dönmesini istediği için beni bırakıp gitmesi gerekmişti ben babamın memleketine babam ve annem öldüğü zaman gitmiştim, ama gittiğim gün sanki babamı ben öldürmüşüm gibi karşılandığım için bir daha da gitmemiştim.Çünkü ben orada istemiyordum ve istenmediğim bir şehre adım atamazdı. Annem ve babam severek evlenmişti babam sözlüymüş ama hiç istemediği biryleymiş. Güldeste hanım, yani babamın annesi oğlunu köyde süt kardeşinin kızı ile beşik kertmesi yapmış ama kardeş gibi büyüdükleri, için babam onu hiç istememiş. Gel zaman git, zaman babam okumuş özel harekat polis olmuş sonra tayını, Mardin'e düşmüş ve orada annemi görmüş önce uzaktan sevmiş, sonra için de tutamamış açılmış annemin de ona gönlünün olduğunu duyunca bir kaç ay gizli saklı görüşmüşler. Annemin babası köyün zengin ağalarındanmış ve annemi başkasına vermeyi istemiş, annem bunu babama söyleyince babam önce davranıp annemi istemiş babasından. Babası karşı çıkmış dövüp eve kitlenmiş babam bunu duyuncada son çare annemi kaçırmış. Kimse onu alamasın diyede kaçtıkları günden üç gün sonra evlenmişler. Annemin babası bunu yedirememiş onlara kimin yardım ettiğini anlamış tüm öfkesini anneannem den çıkarmış o kadar dayak yemişki, son nefesinde annemi Yusuf dedeme emanet etmiş. Yusuf dedem anneannemin sevdiğiymiş. Ama gaddarlığı ile ünsalmış Reşit ağa ananemi on beş yaşında yüklü bir başlık parası ile kendine gelin almış. anneannem de kendim kavuşamadım sevdama bari kızım yanmasındiye kaçmasına yardım etmiş. Ama öyleya gerçek aşklar mahşere kalırmış onların kiside mahşere kalmış.

"Uyyy emicelerin şahı ben sağa diyemedum onu, emme benum tayunum çıktı doğuya panik yaparsun diyede diyemedum hasağa."

"Kızum ha Türkçe konuş essahtan şive yapaymış gibi azını geveleyip durma." Gür bir kahkaha attım, o kadar kötü konuşuyordum ki moralimden bile bozuk bir şive yapmıştım.

"Özür dilerim ha sende belletemedin gitti bana dilinizi suç bende değil, senin beceriksizliğin. Neyse amcacığım dediğim gibi zorunlu doğu görevim çıktı buyüzden de aklın bende kalmasın diye bahsetmedim sana hem sen Ankara'ya neden geldiğini söylemedin ki ? " dedim amcam hin bir gülüş attı.

" He diyeydumda oralarda ne poklar yeduğunu saklayaydın demi pok yiyenin kızu. Ha söyle bağa nere çıktı tayunun kız bağa bah sakın Mardin'e çıktı dema valla şurada düşüp ölürum ha. "dedi benim Mardin'e gitmemi hiç istemezdi ama ben on sekiz yaşıma girdikten sonra arada gizli gizli kaçıp Yusuf dedemin yanına gelirdim, o beni saklı, gizli alırdı severdim ondan anneannemi, annemi dinlemeyi sanardım ki, oraya her gittiğimde onlara kavuşuyormuş gibi olurdum.

"Yok amca Şırnak, Çizreye çıktı tayınım, üç ay oldu geldim yerleştim, işe başladım hatta Ayşe'de benimle geldi yalnız değilim ki."

"Ah fışkı yiyesicenun kızu üç ay olmuş şimdimi deysun bağa, o çirpi kıçlarını kırmamı senun ben. Ha o saçlarunu yolmammı senun adamlarımıda ayakta silmişsin hiç birinin haber yok senden diyorum nerde bu kızce diyi bağa hastanede pok hastanede, de bağa nerde kalaysun güvenli mudur ora.

Acem Kızı 🐺Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin