4★

60 3 0
                                    

Kapının çalmasıyla beklediği misafirinin geldiğini anlayan oğlan oturduğu koltuktan kalktı. Kapıyı açtı ve karşısında elindeki koliyle bekleyen Nako'ya gülümsedi. "Teşekkür ederim." dedi oğlan ve Nako'nun elindeki koliyi almak için hamle yaptı fakat Nako koliyi ona vermek yerine kucağında taşıdığı koli ile içeri girdi. "Bunları nereye bırakmamı istersin?" derken bir yandan etrafı inceliyordu.

Ryuuji Nako'nun eve girmesine şaşırmıştı. Sadece koliyi teslim eder ve gider sanıyordu fakat genç kız evine girince de git diyememişti.

"Yere bırakabilirsin." dedi Ryuuji. Nako aldığı onayla koliyi yere bıraktı. Nako'nun koliyi bırakmasıyla bu sefer Ryuuji aldı ve salonuna doğru ilerlemeye başladı. Nako da Ryuuji'nin arkasından salona girdi ve Ryuuji'nin kolinin bantlarını kesmesini izledi.

Genç oğlan koliyi açınca gözüne çarpan ilk şeyle anılara dalmıştı bile. İster istemez yüzünde bir tebessüm oluşmuştu.

Nako, Ryuuji'nin yanına gitti ve Ryuuji'nin yüzündeki tebessümü farketti. Ne kadar sindiremese bile Ryuuji'nin hâlâ Aeri'ye karşı boş olmadığının farkındaydı.

Genç kız duvara yaslandı ve konuşmaya başladı. "Hâlâ onu seviyorsun. Söylesene neden ayrıldınız?"

Ryuuji, Nako'nun sesini duymasıyla hayal evreninden çıktı. Yüzündeki tebessüm yok olurken. "Seviyorum." diyebildi sadece.

Nako gözlerini devirdi. "Sana sorduğum sorunun cevabı bu değildi." dedi ironik bir sitemle. Ryuuji hâlâ koliyi boşaltırken "Ne sormuştun ki?" dedi çok da merak etmese de.

Nako sorusunu tekrarladı; "Neden ayrıldınız?" dedi hâlâ karşısındaki oğlana bakarken. Ryuuji ise ona bakmamakta inatçıydı. "Öyle gerekti." dedi.

Tanrı aşkına, şu an herhangi bir kızla bu konu hakkında konuşmasını boşver direkt bir kızı evine alması bile saçmaydı. O hâlâ Aeri'yi seviyordu.

Nako hâlâ cevabı almakta ısrarcıydı. "Durduk yere böyle bir şey gerekmez."

Ryuuji bıkmış bir şekilde derin bir nefes aldı ve verdi. Sonunda bakışlarını Nako'ya çevirirken "Aeri sana söylemedi mi?" dedi. Nako olumsuz anlamda başını salladı. Ryuuji beklediği yanıtı almış olucak ki omuzlarını silkti ve önündeki koliye geri döndü. Hâlâ içindekilere bakarken "Aeri'ye sor." dedi.

Nako'nun ağzından şaşırmış bir nida çıktı. "Sen neden anlatmıyorsun?" dedi dudaklarını büzerek, tahminen şu an tatlı olduğunu düşünüyordu. Ryuuji pas vermeden "Onla daha yakınsın. Buna rağmen anlatmadıysa benim anlatmam doğru değil. Aeri anlatmamı istemiyor olabilir." diyerek yanıtladı.

Nako çoktan hayal alemine dalmış, Ryuuji'nin ne kadar centilmen olduğu hakkında hayaller kuruyordu.

"Hanımcısın yani?" dedi tek kaşını kaldırarak.

Duyduğu soruyla duraksadı genç oğlan. Hanımcı mıydı? Hayır. Eğer öyle olsaydı şu an böyle olmazlardı. Son zamanlarda ikisi de birbirlerini çok yormuşlardı.

Nako'ya hiç cevap vermeden işine devam etti.

Koliye bakarken gördüğü sweatle duraksadı. İlişkilerinin başlangıcı olan sweatti bu.

Sonbaharın ortalarıydı. Bir kış günü kadar soğuk olmasa da esen soğuk rüzgar titremesine sebep olmuştu genç kızın. Ellerini üstündeki sweatin kollarıyla bir şekilde ısıtabilse bile altındaki eteğiyle hazırlıksız yakalanmıştı. Yaklaşık 10 dakikadır fakülteden bir arkadaşını bekliyordu fakat kendisini ne görebilmişti ne de ondan bir haber gelmişti.

En son bıkmış bir şekilde akciğerlerindeki havayı boşalttı ve otobüs duraklarına doğru yürümeye başlamıştı. Bu soğukta daha fazla beklerse hasta olacaktı.

Durağa doğru yürürken bir arabanın kendisi takip ettiğini fark etti. İçine bir korku kapıldı genç kızın, her şey olabilirdi. Kendisini takip ettiğinin farkında değilmiş gibi davranıp yürürken hızını arttırmıştı bir yandan da.

Kendisini takip eden araba kornaya basınca korkup sıçradı. Arabanın yanında durmasıyla daha çok korkanken camlar inince arabanın içindeki tanıdık silüeti görüp derin bir nefes verdi bir yandan kalbini tutarken. "Korkuttun beni!" dedi genç oğlana sitemli bir şekilde.

Ryuuji kıkırdarken "Pardon." dedi elini kaldırıp. Arabadaki boş koltuğu gösterip "Gelsene" dedi genç kıza. Kız ilk başta tereddütlü olsa da hava çok soğuktu ve her an yağmur bastırabilirdi. Çok fazla ısrar etmeden "Teşekkür ederim." diyip bindi arabaya.

Genç oğlan arabayı tekrar çalıştırmadan önce genç kızın üstünde gezdirdi gözlerini. "Üşümüşsün..." dedi kendi sweatini çıkarırken. Genç kız "Biraz." dese bile gerçekten üşümüştü.

Ryuuji elindeki sweati kızın bacaklarının üstüne örterken "Böyle havalarda dikkatli olmalısın, hasta olabilirdin." dedi Aeri'ye. Aeri tekrar mahcup bir şekilde teşekkür etti yüzü kızarırken. Hoşlandığı çocuğun böyle bir şey demesi onu utandırmıştı.

Ortamda sessizlik oluşmuştu. İkisi de sadece yola bakıyordu. Aeri oluşan sessizliği bozmak için tam hamle yapacakken Ryuuji'nin "Nasılsın?" demesiyle rahatlamış hisseti. Gülümserken "İyiyim, sen nasılsın?" dedi Ryuuji'ye. "Ben de iyiyim." dedi kısaca.

Genç oğlan kıza bir şey demek istiyordu fakat reddetmesinden çok korkuyordu. Direksiyonun üstünde parmaklarıyla ritim tutarken genç kız oğlandaki garipliği fark etmişti.

"İyi olduğuna emin misin?" dedi endişeli bir şekilde. Ryuuji'yse sorusuna şaşırmış bir şekilde "Ne alaka?" demişti. Genç kız cama dönerken omuzlarını silkti. "Garip gibisin..." dedi ve ortama tekrar sessizlik hakim oldu.

Ryuuji direksiyonu sıktı kendine güç vermek istercesine. Kendi kendini motive etmeye çalıştı ve ani bir kararla sessizliği bozdu.

"Aeri, birlikte kahve içmek ister misin?"

Aeri beklemediği soruyla şaşırmış bir şekilde donakaldı. Ryuuji'ye bakıp gözlerini kırparken Ryuuji çoktan pişman olmuştu bile.

"Ya da boşversene-"

"İsterim."

Tam vazgeçmek üzereyken Aeri'nin cevap vermesiyle rahatlamış ve derin bir nefes vermişti. Aksi halde kafasında kötü senaryolar kurmaya başlamıştı bile. Belli etmemeye çalışsa bile yüzündeki mutluluk her hâlinden belli oluyordu.

Nako'nun gözlerinin önünde parmaklarını şıklatmasıyla anılarının saklı olduğu yerden çıkmıştı. Kendine gelmek istercesine başını salladı.

Nako endişeli bir şekilde "İyi misin? Daldın gittin." dedi. Ryuuji başını 'iyiyim' dercesine salladı.

İyi değildi. İyi olması için bütün anıları ve Aeri'yi unutması lazımdı fakat her boş bulunduğu zamanda aklında tekrarlanana bir senaryo vardı. Tüm anıları kırıldı, saklandı ve ağırlaştı. Şimdi sadece kavgaları vardı aklında. Hiç aklından çıkmıyordu ki zaten. Gece uyurken bile rüyalarına giriyor, uykusunu bölüyordu.

"Ben çıkıyorum." dedi Nako Ryuuji'nin dikkatini çekmek istercesine. Ryuuji sadece başını salladı ve "Görüşürüz..." dedi. Nako istediği ilgiyi alamadığı için yüzü düşerken "Görüşürüz." dedi çaktırmamaya çalışarak ve çıkış kapısına doğru ilerledi.

En azından kendisini yolcu edeceğini düşünmüştü fakat Ryuuji'nin kılının kıpırdamadığını görünce üzgün bir şekilde kapıyı açmıştı.

Aniden karşısında diğer Furuya kardeşleri görünce şaşırsa da aklına buranın onların evi olduğu gelince sadece baş selamı verip evden çıkmıştı. İki kardeşse şaşırmış bir şekilde yanlarından geçen kıza bakıyorlardı.

kontrol etmeden atiyorum umarim yazim yanlisi yoktur

Crazy Stupid Love, RyuuaeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin