KİM TAEHYUNG & LEO YN - Tehlikeli Bakışlar -

KTH İLE HAYAL ET = TEHLİKELİ BAKIŞLAR 95.BÖLÜM =

Aradan 3 saat geçer..

Saat 18:30'tu..

Doktor çıkar..

Jiwoo ayaklanır hemen..

Jiwoo: doktor bey..jiyeon nasıl?.iyi mi nerde?.gelicek mi?

Doktor: zorlu bir ameliyat oldu..tam 2 kere kalbi durdu doğruyu söylemek gerekirse..vücudundaki morlukların yaraların sebebi nedir?.bileniniz var mı?..işkence edilmiş yada...

Doktor: yada istismara mı uğradı?

Jiwoo: i-istismar..

Doktor: polis çağırmam gerekiyor..

Tae: gerek yok..biz hallederiz..

Doktor: bunu yapmam gerek..suçlunun bulunması gerekiyor..

Yn: suçlu bulundu zaten karakolda şuan..

Doktor pek emin olamamıştı..ama onaylar kafasıyla..

Doktor: peki..geçmiş olsun normal odaya alınır birazdan ama yanına girdiğinizde onu bunaltıcı cümleler sorular sormayın ve yormayın..

Jiwoo: teşekkürler..

Tae doktor gittikten sonra jiwoo'ya yumruk atar..

Yn: Taehyung!.

Tae: seni gebertirim!.nasıl koruyamıyorsun evdeki kızı..?!

Jin: lütfen sonra..sonra yap kavganı!.sırası değil diye kaç kere uyarıcaz...

Hızlı geçiş..

Saat 02:30'du..

Yn: tae dur..

Tae: kızımı görücem yn..

Yn: ilk öncelikle girmesi gereken bizde olsak..ama en çok hak eden kişi burda jiwoo oluyor.. ilk o girsin onunla konuşsun bizden utanır şimdi..bizimle konuşamaz.. ben biliyorum o duyguyu..

Tae: ama..

Hyun: taehyung..izin ver girsin..bak jiwoo zaten kendini suçluyor sürekli..onu böyle görmeye dayanamıyorum o benim kardeşim gibi..ondan zarar gelmez..

Tae yn'ye bakar..

Yn: lütfen..

Tae: iyi girsin. Ha ama izin verdim diye de ilişkiye izin verdiğimizi düşünmesin..

Jiwoo duyuyordu.

Hyun: o sonra konuşulacak bir iş..ilk önce düşünmemiz gereken bir kız var içerde.. jiwoo gir hadi sen..Sen çıkınca onlar girer.

Jiwoo: teşekkür ederim efendim..

Yn: en çok sen hak ediyordun gir hadi..

Jiwoo içeriye girer..jiyeon uyanıktı..korkup kalkmaya çalışır...

Jiwoo: şşş benim..benim güzelim..korkma..

Jiyeon ağlamaya başlar..

Jiwoo hemen yanına gidip oturur..

Jiwoo: şşş ağlama..ağlama..kıyamam ben o gözlerine...

Jiyeon: koruyamadım kendimi..

Jiwoo: bunun suçlusu benim..babanın seni götürmek istediğinde izin vermem gerekiyordu..ama ben bilemezdim böyle olacağını yemin ederim..

Jiwoo da ağlıyordu..

Jiyeon: seni seviyorum..ağlama lütfen..senin suçun değil..

Jiwoo: sana ben do-dokunmaya kıyamazken..

Jiwoo: o şerefsiz sana dokundu..ben kendimi asla affetmeyeceğim.. Sen affetsen bile..

Jiyeon: beni seviyor musun hala?

Jiwoo başını kaldırıp jiyron'a sevdiği kadının yüzüne bakar güzelce.

Jiwoo: çok..çok seviyorum seni..kendimi feda edecek kadar çok seviyorum..

Jiyeon oturur yavaşça dikkat ederek..

Jiwoo: yavaş yavaş ol dikişlerin var..

Jiwoo yardım eder.

Jiyeon: babam biliyor mu?..neler olduğunu?

Jiwoo: b-biliyor.

Jiyeon: nasıl yüzüne bakacağım ben onların..?

Jiyeon: kendimden iğreniyorum..

Jiwoo: kaçalım...

Jiyeon jiwoo'ya bakar..

Jiyeon: ne diyorsun?

Jiwoo: biliyorum bunu konuşmanın sırası değil şuan ama..herkes bizi öğrendi..baban bu ilişkiye onay vermiyor..yaşımdan dolayı..

Jiyeon: ben seni bırakmak istemiyorum jiwoo..beni bırakacak mısın?

Jiwoo: ben seni seviyorum ve seni asla bırakmayacağım..gecem de sensin gündüzümde..herşeyim sensin seni nasıl bırakabilirim..karanlık gecemi aydınlattın hayatıma girerek..Bu denli sana nasıl bağlandım anlatamam sana..seni çok seviyorum..

Jiyeon: ...

Devamı yok çünkü salgına yani virüs gibi bişeye yakalandım çok kötüyüm bunu bile zor attım idare edin nolur kolumu kaldıracak gücüm yok..