"Camı açmayacak mısın?"
Doğru ya cam.. açamıyordum elbette. Açabilsem anında kaçıp onun kollarının altına sıvışmıştım bile..
Kaşlarını çatmış derin gözleriyle sorgularcasına bana bakıyordu. Pencereyi açmamama şaşırmıştı tabii. Sanırım abimin verdiği cezayı duymamıştı hala. Camdan mimiklerimle anlatmayı düşündüm ama çok gülünç duracağımdan emindim.
Masama anlık göz attığımda gördüğüm kağıt ve keçeli kalemle gözlerim parladı. Biraz saçma da olsa başka seçeneğim yoktu. Onun kısık bakışları üstümde gezinirken kağıda görebileceği şekilde büyükçe yazdım.
'Abim camı ve balkonu kilitledi'
Kağıdı kaldırıp cama yapıştırdım. Siyah gözlerini kısarak okurken kaşının üstündeki damar belirginleşmişti. İçinden abime saydırdığı küfürleri duyar gibiydim.
Sakinleşmek için elleriyle boynuna masaj yapmaya başladı. Eğer abimin daha çok kızacağını bilmese camı kırıp içeri bile girebilirdi.. Ellerini ensesinden çekip işaretiyle durmamı söyledi. Zaten nereye gidebilirdim ki..
Bir süre bekledikten sonra elindeki kağıt ve kalemle tekrar camda görünmüştü. Ağzının kenarıyla kalemin kapağını açıp damarlı elleriyle bir şeyler karalıyordu. Tanrım..
'Abini siktir et sen iyi misin onu söyle'
Okuduğum cümleyle bu sefer kaşlarını çatan ben oldum. Yüzündeki morluklarla bile beni düşünmesi ağrıma gitmişti.
Başka bir kağıt alıp büyük harflerle yazdım.
'OMİ ASIL SEN İYİ MİSİN! YARALARINI NEDEN SARMADIN!!'
Kağıdı okuduktan sonra yüzündeki sert ifade birden yok olmuştu. Siyah gözlerini büyüterek hafif gülümsemesiyle bile ortaya çıkan gamzesini göstermişti bana.
'Senin sarmanı bekledim'
Yazdığı şeyle damarlarım içinde akan bütün kan durmuş olsa bile bunun beni yumuşatmasına izin vermedim. Bu adamın sert takılmaya çalışıp kendini yıpratması beni deli ediyordu çünkü.
'Saçmalama Omi! Git kageyamaya falan sardır hemen'
'OLMAZ. Sen sarmadıkça iyileşmez benim yaralarım'
Yüzüm kızarırken kalemi tutan ellerim titremeye başladı. Hızla gözlerimi yüzünden çekip başka yere odakladım. Bu adam resmen ayarlarımla oynuyordu ve bundan zevk alıyordu. Bana bakan derin gözlerine bakıp büyükçe gülümsedim.
'Çok güzel gülüyorsun kısılan gözlerinle'.
'Omiiii biri görecek yazma böyle şeyler'
'Görsünler. Herkes görsün bilsin seni sevdiğimi.'
Kimse cama kağıt yapıştırarak konuştuğumuzu görüyor mu diye etrafa göz gezdirdim. Ama inanılmaz ki bugün mahalle sakin günündeydi. İlk defa bizim tarafımızdaydı şans.
'Abim inatlaşırsa ne olacak?'
Yazdığımla bir saniye bile olsa yüzü düşmüştü. Ardından tekrar eski haline dönmüş kağıda hızlıca yazmaya başlamıştı.
'Sen merak etme her şeyi yoluna sokacağım.'
Abimden yediği yumruklara rağmen ki dik duruşu, korkuya dair tek bir iz bile olmayan bakışları kalbime ışık saçıyordu. Her ne olursa olsun onun yanımda olduğunu bilmek bile rahatlık veriyordu bana.
Hafif yaşaran gözlerimi belli etmeyerek son kez kağıdı elime aldım.
'Sana güveniyorum Omi'
Kağıdı okuduktan sonra bakışlarını yavaşça yüzümde gezdirmeye başladı. Aceleyle pencereden uzaklaşıp bu sefer farklı renk kalemlerle tekrar döndü. Bir süre önündeki kağıtla uğraştıktan sonra kalemlerini kapatıp kağıdı camına yapıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Balkona Çık | sakuatsu
FanficYıllarca doğru sandığım yanlış yüzüme kaynar su gibi çarpmıştı. Aynı anda şaşkınlık ve mutluluğu kalbim algılamıyor sadece ellerimdeki bilekliğe bakıyordum. Yaprakları ve sapı zümrüt , çiçeği çeşitli pembe elmaslarla süslenmiş lale motifli bilekliğe...