İki dünya arasında

5.bölüm

"Bazen en büyük sır insanın kalbinde gizlidir; ancak doğru an geldiğinde açılabilir."

Lara, sabah olduğunda içinde garip bir heyecan hissediyordu. Gece boyunca geçmişini düşündükçe kalbi daha da dolmuş, bir yandan Barış ile olan ilişkisi, diğer yandan ailesinin sırları onu rahatsız etmişti. Ama bugün farklıydı. Bugün tekrar Barış'la karşılaşacaktı.

Onu derste göreceğini düşündükçe kalp atışları hızlandı. Ders vakti geldiğinde, üniversitenin önünde Barış'ı beklerken, yeniden birbirlerine yaklaşacaklarını hissetti. Barış uzaktan gelip ona baktığında, ikisinin arasında sanki görünmez bir bağ vardı.
Barış, Lara'nın gözlerinin içine bakarken içindeki duyguları saklamakta zorlanıyordu. Son günlerde yaşananlar, onun için yeni bir dünyanın kapılarını aralamıştı. Ancak o dünyaya girmek, beraberinde büyük sorumluluklar ve tehlikeler de getiriyordu.

Lara ise Barış'ın yanında dururken, onun gözlerinde farklı bir şeyler sezdi. Sanki söylemek isteyip de söyleyemediği bir sır vardı. Barış'ın yüzünde her zamanki sakin duruşu olsa da içindeki fırtınayı Lara hissetmişti.

"Hazır mısın?" diye sordu Lara, sınıfa girmeden önce. Barış hafif bir tebessümle başını salladı. Ama bu tebessümün ardında derin bir düşünce gizliydi.

Ders başladığında ikisi de birbirlerinden kopuk görünseler de, düşünceleri hep aynı yöne doğru akıyordu. Her ikisi de kendi içlerinde büyük bir karmaşa yaşıyordu. Lara, ailesinin geçmişiyle ilgili daha fazla şey öğrenme arzusu içindeydi, Barış ise kendi gücünü nasıl kontrol edeceğini ve bu gücün Lara'ya zarar verip vermeyeceğini sorguluyordu.

Ders süresince ikisi de ara ara birbirlerine baktı, ama kimse bir şey söylemedi. Sanki konuşacakları çok şey vardı, ama doğru zaman gelmemişti.

Barış ve Lara sınıfa girerken aralarındaki sessizlik dikkat çekiciydi. İkisi de birbirine söyleyecek çok şey biriktirmişti, ama kelimeler nedense hep boğazlarında düğümleniyordu. Lara, göz ucuyla Barış'a baktı. Onunla geçirdiği son anları, Barış'ın tuhaf güçleri olduğunu fark ettiği o anı düşündü. Kendi içindeki karışıklık, Barış'ın yanında huzura kavuşsa da, bir yanıyla korkuyordu.

Barış ise Lara'nın varlığında huzur bulsa da, içinde taşıdığı sırrı paylaşmaktan korkuyordu. Güçlerinin kontrolden çıkması düşüncesi, onun zihnini meşgul ediyordu. Dışarıdan sakin görünüyordu, ama içinde fırtınalar kopuyordu.

Ders başladı. Öğretmenin sesi sınıfın içinde yankılandı, ama ne Lara ne de Barış dersin içeriğine odaklanabiliyordu. Zihninde bambaşka bir savaş veriliyordu. O sırada, Barış aniden Lara'ya bir not uzattı:

"Sen de bir şeyler hissediyor musun?"
Lara, Barış'ın uzattığı notu aldı ve kalbi hızla atmaya başladı. Notu açtıktan sonra Barış'a kısa bir bakış attı, ama gözlerini ondan kaçırdı. Barış'ın ne demek istediğini biliyordu, ama bunu kabul etmek, aralarındaki ilişkiyi tamamen değiştirebilirdi. O an, içinde bir korku belirdi. Kendisine sordu: "Ben de mi farklıyım?"

Dersin ortasında zihni tamamen başka bir yerdeydi. Barış'ın güçlerini keşfettiği o an gözlerinin önüne geldi. Onun sırları varsa, belki Lara'nın da bilmediği bir şeyler vardı. Bu düşünceler onu içten içe rahatsız ediyordu. Bir yandan Barış'a yakın olmayı, onunla aynı dünyada olmayı arzularken, diğer yandan bu güçlerin onları nasıl bir sona götüreceğinden endişeleniyordu.

Ders bittiğinde Lara, Barış'ın yanına gitti. Birkaç saniye sessizlik içinde durdular. Sonunda Lara derin bir nefes aldı ve fısıltıyla konuştu:

"Eğer bir şeyler değişecekse, bunu beraber aşalım. Ama şu an cevabını bilmediğim çok soru var. Senin güçlerin var, peki ya benim? Bu dünyada nerede duruyorum?"