-9- "Zeybek.."

125 47 152
                                    

Yeni bölüm geldiii
Oylarınızı eksik etmeyin aşklarımm💝

Bölüme başlamadan önce,

Bugün 29 Ekim.
Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlu olsun!

🇹🇷

"Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslariyle, Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur."

"Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır."

-Mustafa Kemal Atatürk

-Mustafa Kemal Atatürk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌊

Iğdır'ın soğuk havası her ayazla beraber kendini belli ediyor, özellikle de dağ başındaki askeriyeyi de daha çok etkiliyordu. Elindeki bardağından kahvesini yudumlayan Pembe ise inadının pişmanlığını yaşıyordu. Babası Salih Bey'e kafa tutmuş , onunla beraber askeriyeye gelmekte ısrar etmişti. Aldığı cevap eninde sonunda olumlu olsa bile şuanda bulunduğu durumdan hiç memnun değildi. Her zerresi üşüyordu , üzerindeki kat kat giysiye rağmen.

Yemekhanedeki masalardan birinde oturmuş, tek başına etrafı izliyordu. Beyaz teninin üzerine burnunda beliren ve allık görevi gören kırmızılıklar ise burada donduğunun kanıtıydı. Kahvesinden bir yudum daha alırken sessizce bir mırıltı döküldü dudaklarımın arasından. "Gelmez olaydım! Bu ne soğuk be!"

Lakin kendince sessiz çıkan bu mırıltısı, çok başka birinin kulağına kadar gitmişti. Zaten onunla uğraşmak için yer arayan Barış'a büyük bir koz vermişti. Hızlıca Pembe'nin yanına kuruldu Barış. Şuh bir kahkaha döküldü dudaklarından. "Pempe kız üşümüş."

Soğuk yüzünden zaten öfkeyle soluyordu. Şimdi öfkesi daha da katmerleniyordu. "Defol git Barış!"

"Tamam ya , kızma hemen." Sırıttı. "Hem bak, ben sana ne getirdim.." Elinde tuttuğu siyah hırkayı Pembe'nin omuzlarına bıraktı.

Karşındaki kadın ise şoka uğramıştı. Demek ki bir açıklamaya ihtiyacı vardı. "Yanlış anlaşılmasın, baban yolladı beni."

"Şu üzerime giydiğim beşinci kat oldu, tişört, gömlek , hırka, yine hırka.. ve şimdi yine hırka. Patatese benziyorum." Göz devirdi Pembe.

"Patates değil, domates." Diye düzeltti Barış. Pembe'nin kızarmış burnunu gözleriyle işaret ederek.

"Neyse ne," Diyerek geçiştirdi Pembe. "Avluda ne buldum bak!" Üzerindeki ikinci hırkanın cebinden bir papatya çıkardı. Biraz yıpranmıştı ama yine de iyi bir haldeydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 2 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DEVRİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin