O kadar yorgun hissediyordum ki gözaltlarımın morardığını bilmem için görmeme gerek yoktu. Ailem beni Bolu'dan İstanbul'a araba ile bırakmıştı. Sabahtan beri yollardaydım. Ne kadar yorgun olsamda ve ailemden uzaklaştığım için üzgün olsam bile Kenan'ı göreceğim için çok mutluydum.
Şeritin üstünde olan bavullardan kendi bavulu arıyordum. Hızlı bir şekilde bavulumu alıp Kenan'ı görmek istiyordum. İki hafta uzun bir süre değildi ama benim için bir asır gibi geçmişti. Kenan beni ailesinden biri olarak görüyor mu bilmiyorum ama ben onu görüyordum.
Şeritte mor bir bavulun üstünde pembe bir kurdele görünce kalbim hızla atmaya başladı. Bavulumu yere koymam ile adeta koşmaya başlamıştım.
Girişte yanlış anlaşılmamak için polislerin olduğu kısımda biraz yavaşlasam da heyecanım geçmemişti.
Ve işte orada tüm tatlılığı ile dikiliyordu. Ona yaklaştığımda bavulumu kenara ittim. Kollarımı iki yana açıp üstüne atladım. Belimde hissettiğim kolları beni sıkıca tutmuştu."Merhaba Miray." derken yüzünde güzel bir gülümseme vardı. Yanağında oluşan gamzelerlerle birlikte yüzünün ahenki beni eritmişti. Daha fazla dayanamamıştım. Dudaklarımızı birleştirdim.
Daha fazla dudaklarının üstünde olmak istesemde insanların içinde böyle hareketlerde bulunmaktandan rahatsız olduğumdan devam etmedim.
Bacaklarımı belinden çekerek yeryüzüne basmaya geri döndüm. Ufak bir dokunuştan hassaslaştığımdan ayakta durduğum ilk iki saniye bacaklarımın titrediğini fark ettim.
Ben buydum işte, erkek arkadaşının dokunuşuna bu kadar muhtaç olan bir kız. Düşmemek için kafamı Kenan'ın göğsüne yasladım.
"Beni özlediğini biliyordum ama bacaklarının titreyecek kadar beni özlediğini bilmiyordum."
Yüzümü göğsünden göz teması kaldırabilmek için kaldırdım. Elimi saçının arasında ufak bir gezintiye yolladım.
"Yorgunluktan titredim seninle alakası yok."
Yalandı.
Yüzünü buruşturarak bana dil çıkardı. Verdiği tepki ile hafifçe omzuna vurdum.
"Dilini ısırırım çocuk senin."
"Saçlarımı koklamak dışında yeni bir fetiş mi oluşturdun Miray?"
🪼Yanı başımızda olan lamba odaya romantik bir hava katıyordu. Yavaşça odanın etrafına göz gezdirdim. Lambanın yumuşak ışığı, odaya huzur verici bir sıcaklık katıyordu. Kenan'la burada olmak, tüm yorgunluğumu ve stresimi bir anda silip atmıştı. Başımı tekrar göğsüne yasladım.
"Beni özlemediğini söylüyorsun ama gözlerin başka şey söylüyor," dedi Kenan, sesi her zamanki gibi yumuşak ve şakacı.
"Yine çok konuşuyorsun," dedim hafifçe gülümseyerek. Ama gerçekte haklıydı. Onu her an daha fazla özlüyordum, yanımda olması bile yetmiyordu.
Kollarını belime sıkıca doladı ve beni kendine doğru çekti. "Hadi, biraz dinlenelim. Uzun bir yolculuktan geldin."
"Dinlenmek mi?" dedim kaşlarımı kaldırarak. "Seninle burada böyleyken dinlenmek çok zor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Söğüt Ağacı|Kenan Yıldız
FanfictionUyarı: Bu hikaye küfür, +18 içerik ve yetişkin temalar içermektedir. Cinsellik ve alkol kullanımı gibi unsurlar yer almaktadır. 18 yaşından küçük okurlar için uygun değildir. Miray'ın sıradan bir gecesi, barda tanıştığı Kenan'la bir anda heyecan dol...