Bölüm 2

388 26 26
                                    


    Zaman uçup gitmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zaman uçup gitmişti. Uzun zamandır geçirdiğim en keyifli akşamlardan biriydi diyebilirim. Bu hayatta güzel bir konumda olmasına rağmen egoist olmadığı görmüştüm. Mütevazi oluşu yüzüne yansımıştı. Anlattıklarımı gerçekten ilgiye dinlenmesi, küçüklüğünden anlattığı anıları...Her şey o kadar güzeldi ki.

Ya da sadece ben onun tatlı zehiri ile sarhoş olmuştum. Akşamın asla bitmesini istemiyordum. Akşamın sonsuz bir döngüye girip bitmemesini diliyordum fakat çok hevesli gözükmekte istemezdim. Külkedisi hikayem bu akşam burada sonlanmalıydı.

"Yavaştan kalksak sanki iyi olabilir. Yarın okulum var. Anlattığım kadarı ile senin  de antrenmanın var. Benim yüzümden sabah yorgun olmanı istemiyorum."Dedim.

"Böyle düşünmeni istemiyorum. Güzel bir akşamdı, bana eşlik ettiğin için teşekkür ederim Miray. Hesabı kapatayım kalkarız şimdi."

Hesabı kapatayım demesi ile dudağımın gerilmesi ve gözlerimin kısılması uzun sürmedi. Bu çocuğun gerçekten ilk buluşmada hesabı ona bırakacağımı düşünmesi beni şaşırtmıştı.

"Kenan, böyle bir şeye gerek yok. Birlikte bölüşebiliriz hesabı." Diyerek şiddetle itiraz ettim. İlk defa yemeğe çıktığım bir çocuğa hesabı ödetecek değildim ya?

Kenan'ın attığı bakışla daha fazla olayı uzatmamam gerektiğini anladım. Bu seferlik onun ödemesinin o kadar da kötü bir fikir olmadığına karar kıldım. Hesabı öderken bile etkileniyordum.

Ona olan karşı olan duygularım fazla hızlı büyümüştü. Belki duygu bile değildi. Sadece arzuydu. Günümüzde yaşayan insanların en çok yaşadığı sorunlardan biriydi. Arzu ve aşkı karıştırmak. İkisinin olduğu durumlarda vardı tabi ki ama ikisinin olmadığı durumları da unutmamak gerekliydi.

"Yakışıklılığım ve cazibemin seni etkilediğini biliyordum ama seni dünyadan kopartacak kadar etkilediğini bilmiyordum. Üç saniyedir sana sesleniyorum."

"O kadar tatlı bir egoistsin ki...Dediklerin beni gıcık etmedi bile."

Masadan kalkarken biraz aceleci davrandım ve önden yürümeye başladım. Emin adımlarla yürüyordum ama emin adımlarım Kenan'ın elini omuzuma koyması ile sonlandı. Nefes alışımın hızlandığı ve yanaklarımın kızardığını fark ettim. Belki bu yaşadıklarım arzu değildi.

"Bahçe gibi kokmak hobin mi yoksa senin kendi kokun çiçek gibi mi?" Diyerek sordu

Heyecandan bacaklarımda akan kanı hissetmemle yürüme kabiliyetimi anlık olarak kaybettim. Böyle klişe cümleler ne zamandan beri beni etkilemeye başlamıştı? Kenan Yıldız etkisi miydi bu? Derin bir nefes verdikten sonra tüm kalan son gücümü kullanıp bacaklarımı tekrar hareket ettirmeye başardım.

Söğüt Ağacı|Kenan YıldızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin