Üstümdeki şortu ellerimle düzeltip heyecandan mıdır nedir bilmem titreyen ellerimi sıktım.Ellerimi açtığımda terli avcumuda şortuma silip derin bir nefes alıp verdim.
Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Hevesimin kursağımda kalmaması için içimden dualar ederek kapı zilini çaldım, birkaç adım geriye çıktım.
"Bismillahirrahmanirrahim.." stresle kapının önünde beklerken Kerem'i görecek olmak içimi garip yapıyordu..
Sesler gelirken kapı bir anda açıldı. Gözlerimi kapıdan çekip görünen kişiye baktım.
Karşımda gördüğüm siyah saçlı hemen hemen benim boylarımda üstünde minicik dar elbisesi olan kadına şok gözlerle bakıyordum.
"Buyrun?" Sorar gözlerle bana bakarken ben şaşkın bakışlarla üstünü süzüyordum.
Geri yüzüne döndüğümde dudakları dikkatimi çekmişti bu sefer. 100 tane dolgu olduğuna emin olduğum dudaklarını kıpkırmızı rujla boyamıştı.
Badana makyajı yapmıştı bu kız.
"Ben.." tam konuşurken arkadan gelen sesle o tarafa çevirdim bakışlarımı.
"Kimmiş?" Göz hizama giren Kerem'le şuanın gerçek olup olmadığını sorgulamaya başlamıştım.
"Bilmem." Kız ağzını yararak konuşurken üstüne atlamamak için kendimi zor tutuyordum resmen.
Kimdi bu kız? Kerem'in evinde bu halde ne işi vardı?
Düşündüğüm şey olmaması için umutlu gözlerle Kerem'e bakıyordum.
"Ha şey benim bir tanıdığım. Sen içeri geç ben geliyorum iki dakikaya.."
"Benim bir tanıdığım." Sözleri beynimde dönerken öfkemi belli etmemeye çalışıyordum.
Kız kafasını sallayarak içeri geçerken kollarımı göğsümde birleştirdim.
Kerem birkaç saniye kızın arkasından baktıktan sonra bana doğru dönüp yüzüme baktı.
"Evet?" Gözlerimi kısıp dudaklarımı ıslattım.
"Ne evet asıl sana evet. Bu kız kim?"
"Ne yapacaksın kim olduğunu? " Önüme gelen perçemimi kulağımın arkasına atıp dudaklarımı araladım.
"Soruma soruyla karşılık verme Kerem." Tok sesimle gülmeye başladığında kaşlarımı çattım.
"Ne dememi istiyorsun Elisa?" Kafamı salladım.
"Hiç bir şey." Yüzüne bakmadan geriye doğru adımlamaya başladım.
Bu kadarı da fazlaydı ama.
Adımlarım neredeyse koşma eylemine geçerken asansörün önünde durup bütün tuşlara basmaya başladım.
"Elisa." Kerem'in sesini duymamla tuşlara ard arda basmaya başladım..
Sonunda asansör kapıları açılırken kendimi hızla içeri atıp kapının kapanması için çıldırıyordum resmen.
"Hadi! Hadi! Hadi.." önümde gördüğüm Kerem'le gözlerimi kapattım öfkeyle..
"Elisa nereye?" O da kendini içeri atarken asansör kapısı kapanmıştı.
"Sanane!" Sinirden ağlayabilirdim..
Ama ağlamamam lazımdı. Her zaman ki gibi..
Tuşlara uzandığımda kolumdan tutmuştu.
"Ya bir durur musun artık?" Ellerinden kurtulmaya çalışırken bedenimi taşıyamıyor gibi hissediyordum.
