.
.
.
𝐌𝐮𝐠̆𝐥𝐚𝐤 :anlaşılması zor, anlaşılmaz, çapraşık, karışık (söz, iş, konu).︶꒦꒷♡꒷꒦︶
Alessi, giden müşterilerin masasını silerken aklında hâlâ atamadığı derin düşünceler vardı. Yenilmezlerden ayrıldığı zamandan bu yana epey kötü günler geçirmişti. Neden mi? Aslında buraya yeniden yerleşeli yaklaşık sekiz ay falan oluyordu ve çok istediği bölümü kazanmak içinde çabalamış gerçekten gecesini gündüzüne katmıştı.
Fakat yine de bu çalışmalar üstüne basa basa ona yetersizin tekisin, diye bağırıyordu sanki. Çünkü sıralaması istediği üniversiteyi kazanmayı bırak yaklaşamıyordu bile. Bazen neyi yanlış yaptığını sorguladığı da oluyordu ancak bir şey bulamıyordu. İşin her şeyi kafasında büyüttüğünden de şüpheleniyordu.
Masayı silme işini bitirdikten sonra kısa süreliğine ayrıldığı kasanın başına geri döndü. Sınavdan istediği sonucu
alamaması hayatının sonu anlamına gelmese bile onu bir sene daha çalışmaya mahkum ediyordu. Bu da üç senesini bir sınava harcamış olacağı anlamına geliyordu ve genç kız hem çalışıp kendi geçimini sağlamaya çalışırken kazandığı az buz parayla bir de öğretim masraflarını karşılamaya çalışacaktı.Stresle yüzünü ovdu. Şu an bir Stark kadar zengin olmayı çok isterdi. Çünkü asgari ücretle geçinmek cidden ölüm kalım savaşı gibi bir şeydi. Öğrenci olduğu için onu daha da ucuza çalıştırmak isteyen mekanlar da bilhassa zorlayıcı ve sinir bozucuydu.
İnci ile araları iyiydi hatta mükemmeldi fakat şu sıralar görüşmeye pek fırsat bulabildikleri de söylenemezdi doğrusu.
Aslında genç kız kendisini çok yalnız hissediyordu sıklıkla uzaklara dalıp,
ya gitmeseydim ne olurdu? Diye düşünmeden edemiyordu. Ara sıra da aklına gümüş saçlı çocuk geliyordu tabii. Onu New York'ta bıraktığını sanıyordu ama beraberinde getirdiğinden kendisinin de haberi yoktu.Çünkü ne zaman gökyüzüne baksa, mavi bir kalem görse-özellikle simli olanları-veyahut mavi herhangi bir eşya gözünü çarptığı zaman aklına uğrayan tek isim oluyordu. Alessi, bazen aptal gibi davrandığını biliyordu. Fakat özünde aptal değildi. İçten içe Pietro'dan hoşlandığını farkındaydı, platonik takılmaktan nefret etse de tek temennisi hoşlantısının aşka dönüşmemesiydi. Gerçi şu ana kadar hislerinin geçmemesini hâlâ hoşlantıya bağlayan kendisiydi.
Ama bundan sonra bir şansları olmasının da imkansızdı çünkü onun daha doğrusu onların gözlerinin içine baka baka ihanet etmiş, üstelik hemen ardından kaçmıştı. Sıkıntılı bir nefes verdiği sırada içeri yeni bir müşterinin geldiğini işitti. Yerinde dikleşerek yüzüne samimi bir gülümseme kondurdu ve bakışlarını müşteriye çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lethal Green | Pietro Maximoff
Fanfiction❝Her şey eski püskü perdeleri olan camlarının bir kısmı kırık yetimhaneye yerleşmesiyle başladı. Asıl memleketini bile bilmeyen yaşamın ona verdiği küçük ekmek kırıntılarını takip edip evini bulamayan küçük bir kızdan bir Yenilmeze dönüşmesi çok ani...