BÖLÜM 8|İHANET

19 13 0
                                    


    "Geçecek,geçecek bunlarda geçecek"
    "Bu çocuk bu akşam birazcık içecek"

"Kısassa kısas yapacağız ikiz" keyifle gülen Güney'e gözlerimi devirdim. Ateş beni bulamazsa Güney beni öldürecekti bunun farkındaydım,henüz ölmek istemiyordum ama elimden bir şey gelmiyordu. Gözlerimi benim gibi sandalyeye bağlanmış Hakan abiye çevirdim,gözlerinde ki o çaresizlik duygusunu görebiliyor-
dum. Şuan vicdan azabı çektiğine yemin edebilirdim,bahçeyi kontrol eden kişi Hakan abiydi o sırada telefonla konuştuğu için beni görüp yardım edememişti,eğer bana birşey olursa bundan kendisini sorumlu tutacaktı.

Ama burda asıl çaresiz olan bendim Güney'in konuşmalarından duyduğum üzere bana acı çektirmek için Hakan abiyi öldüreceğini duymuştum. Güzeller güzeli eşi Seda abla ve dünyalar tatlısı çocuklarının babasının ölüm sebebi olacaktım ve bu,bu dünyada en son isteyeceğim şey bile değildi. Beni öldürmesi için elimden geldiğince onu her fırsatta kışkırtıyordum ama nafileydi.

"Ateş bizi kurtaracak ve seni de ben geberteceğim!" Bağırmamdan zevk alıyordu şerefsiz "Ateş biz iyiyiz! Yerimizi bilmiyorum ama bir depodayız etraftan kuş sesleri geliyor,ağaçlık bir yerdeyiz!" Güney hemen telefonu kapattığında gülümsedim yerimizi az da olsa belli etmiştim ve bu benim için bir zaferdi.

Güney elinde bıçakla bana yavaş adımlarla ilerlediğinde tepkisiz bir şekilde olacakları bekledim."Aptal Su,Ateş senin ajan olduğunu biliyor sence seni kurtarmaya gelecek mi?" Kahkaha atmaya başladığında ben şok ile ona bakıyordum "Aptal" "Yalan söyleme!"  Bilgisiyardan bir tuşa bastı ve sessizliği Ateş'in kalın sesi böldü.

"Tabii ki de onu öldüreceğim,planını en başından beri biliyorum,çok aptal gerçekten ona inandığımı zannediyor" kahkaha atmaya başladığında gözlerimi çaresizlikle ve başaramamanın üzüntüsü ile
Hakan abiye çevirdim o ise bana gülerek bakıyordu. Anlamaz bir şekilde kaşlarımı çattığımda gülümsemesi daha derinleşti.

İhanet.

Sadece bir kelime bile bir insanı o kadar kırıyorken yaşaması çok ayrıydı. Gözlerimde ki anlamazlık duygusu yerini kırgınlığa bıraktı "Abi herkesten beklerim ama sen...Sen yapmazsın,bana ikinci abim gibi davranıp hayal kırıklığına uğratmazsın beni" dövülürken ağlamamıştım ama bu fiziksel acıdan daha ağırdı. Beni iki gün boyunca dövseler ağlamazdım ve bir şekilde kaldırırdım,ama ihaneti kaldıramazdım.

Elleri aslında hiç bağlı olmayan Hakan abi ayağa kalktı ve tam karşımda dikildi "Ekiptekilerde seni kurtarmayacak burada gebereceksin" kahkaha atarken gözümden bir damla daha yaş süzüldü ve kanlanmış olan kıyafetime düştü. Kendimi hayatım boyunca sevilen,çok dostu olan biri gibi görmüştüm,yanılmışım. Kimse beni gerçekten sevmemiş ve hiç dostum yokmuş...

"Hiç kimse kurtarmasa bile Devrim beni bulup kurtarır. Devrim bırakmaz beni,çocukluk arkadaşını bırakmaz" kafamı omzuma doğru yatırdım ve Hakan abi ile kuramadığım göz temasını Güney ile kurmaya çalıştım."Yalan söylüyor ol Güney,kabus olsun ve evim de uyanayım,abimle birlikte kavga edelim annem bize kızsın babam ise bizi gülerek izlesin" kırgın bakışlarım tekrardan Hakan abiyi buldu "Seda abla çocukları uyutsun ve birlikte balkonda kahkahalar eşliğinde çay içelim. Çok mu şey istiyorum abi?" Hakan abinin gözlerinde de bir anlığına üzüntü duygusu geçti fakat o duygu geldiği saniye geri silindi.

"Devrim hiç bir zaman gerçek arkadaşın olmadı Su" bakışlarım daha da kırgın bir hal aldı ve gözlerimden bir damla daha yaş aktı "Hatırlıyor musun çocukken hiç arkadaşın yoktu Devrim ise yoksul bir ailenin çocuğuydu annenin onlara para vermesi sonucu seninle arkadaşlık kurdu. Bu hayatta seni kimse sevmedi Su" gözümden bir damla daha yaş aktı ve bu kurumuş dudaklarıma tuzlu bir tat bıraktı.

Ağlamam şiddetlenmişti "Sen şimdi çocukluğunuda hatırlamıyor-
sundur" Güney yine kahkaha atmaya başladığında daha çok sinir-
lendim kalkıp onu yumruklamak istiyordum fakat ellerim ve ayaklarım bağlıydı.

Kapı açıldı ve silah sesleri yükselmeye başladı. Ölmek istemeyen ben o an,ölümü arzuladım. Mermilerden birisinin kalbime saplanması için dualar ettim. Dualarım kabul olmadı,silah sesleri sustu ve birisi bana doğru ilerlemeye başladı.

"Su gözlerini açma gideceğiz buradan" "Sen de sahtesin Devrim" kollarımı ondan kurtardım ve gözlerimi açıp geriye doğru adımla-
dım. "Benim gerçek dostum yokmuş Devrim" "Su ben seni paran için sevmedim,ben seni gerçekten sevdim" kollarını vücuduma sar-
dığında karşı çıkmadım ve bende ona sarıldım. İki güzel söze kan-
dığımın farkındaydım ama kalbim Devrim'in beni gerçekten sevdiğini söylüyordu ve ben kalbime inanmak istiyordum.Orada,o şekilde ne kadar süre kaldık bilmiyorum ama silah sesleri tekrar yükselince birbirimizden ayrılmak zorunda kaldık.

Selaammm

Nasılsınızzz?? Umarım mükemmelsinizdirr

Bölüm nasıldıı

Güney??

Su??

Devrim??

Ateş Su'yu bulacak mıı??

Hakan'ın ihanetii??

Umarım beğenirsinizzzz

Öptümm

ATEŞ VE SUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin