Selam, geçmişten hikayelerle geldim size. Pek aklımda yoktu ama Petuş'a yazarız demiştim artık.
10. sınıfın sonundan, yani Alaz'ın gönlünün Asi'ye düştüğü zamanlardan başlıyoruz. Takip etmek kolay olsun diye genelde bildiğimiz zamanları referans alarak yazdım. Belki sonraki beş aydan da hikayeler gelir.
Umarım seversiniz
Haziran- can sıkıcı farkındalıklar
"Hem sen de ailen yüzünden yapmıyorsun bunları. Rüya yüzünden yapıyorsun ya da Rüya için."
Canı sıkkındı Alaz'ın. Çok sıkkındı ama niye?
Asi haksız mıydı? Evet! Rüya için yapmıyordu.
Hayır, Rüya için yapıyordu. Hemen yan evindeki komşu kızıyla çocukluk aşkı olduğunu herkese anlattığı bir aşk yaşamayacak mıydı? Yaman bunu mahvetmişti işte, bu yüzden yapıyordu.
Evet haksızdı ya, Rüya için değildi. Yaman annesi ve babasının ayrılmasına sebep olduğu içindi. Dedesinden tokat yediği içindi. Canı eskisi kadar ileride herkese Rüya'yı çocukluktan beri sevdiğini, onun kendisini fark etmesini beklediğini anlatmak istemiyordu ki. Canı ne istiyordu bilmiyordu ve çok sıkkındı. Rüya'nın erkek seçimi baya kötüydü ve Alaz bununla bile ilgilenmiyordu artık ama Asi tam tersini sanıyordu.
Alaz'ın canı baya sıkkındı çünkü Asi'nin canını sıkmıştı.
Asi'nin gönlünü alamamıştı ve Asi onun fotoğrafını sergiye koydurtması hakkında tek bir yorum yapmamıştı. En azından analog makineyi ilk seferde gayet başarılı kullandığı için bir övgüyü hak ediyordu ama nerdeee. Asi kız imalı da olsa bir 'aferin' demeyi bile çok görmüştü. O yüzden Alaz'ın aralarından en güzelini seçmekte zorlandığı diğer fotoğraflarını görme hakkını kaybetmişti.
Alaz'ın canı çok sıkkındı çünkü Asi'den imalı da olsa aferin beklediğini fark etmişti.
Asi'nin gönlünü alamamıştı ve yaz boyunca da alamayacaktı. Çünkü Asi o yaz onlarla Bodrum'a gelmeyecekti. Ne yapacaktı ki bütün yaz burada? Neyse arada yazardı artık. Yazamazdı çünkü Asi ona mesaj atmalarını yanlış yorumlarsa daha dilinden kurtulamazdı. Bir şey olduğundan değil de ağabeyinin manevi kız kardeşini kendine aşık ederek aile içi toplanmalarını garip hale getirmek istemiyordu Alaz. Asi yazarsa cevap verirdi işte.
Alaz'ın canı çok sıkkındı çünkü biliyordu ki kendisi yazmadıkça Asi hayatta mesaj atmazdı.
Alaz'ın canı gittikçe sıkılıyordu çünkü Asi'nin ona yazmasını istiyordu.
Rulo yaptığı karneyi iki avucunun içinde döndürürken dirseklerini dizine yaslayarak öne doğru çıkardı bedenini. Çağla ne zaman embesil Cesur'la konuşmayı bitirecekti acaba. Belli ki Asi de onları bekliyordu. 'Neyse biraz daha konuşsunlar bakalım' diyerek Asi'nin kendisine olan tavrını ölçmeye çalışıyordu. Bir buçuk saat önce sınıftaki kavgalarında olduğu kadar ateş çıkmıyordu gözlerinden. Eh bu da bir şeydi. Bu sırada hemen sol tarafında sıcak havayı fırsat bilen birkaç kişinin birbine su şişelerinde su attığını gördü.
Alaz'ın şu an bu çocukça şeylerle uğraşacak hiç hali yoktu çünkü canı çok sıkkındı. Gelen damlalardan bankta sağa doğru kayarak kurtulmaya çalıştı ama bir su savaşı başlatmaya doğru giden güruh gittikçe büyüyordu.
Kendisine doğru elinde çeyreğinden azı dolu olan şişeyle gelen sınıf arkadaşını fark edince işaret parmağını kaldırıp durdurdu kızı. "Sakın! Sakın Ceren!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Çocuklar
FanfictionYaman, Asi ve Cesur Zafer'in elinden kurtulduktan birkaç ay sonra Yaman ailesini bulsaydı nasıl olurdu. Çok uzatmadan Aslaz ve biraz da Yamlaz based bir kurgu olacaktır.