BEN NİLDA
Erkek Lisesinde Tek Kız
Elimden tutan Duha abime dur bile diyemiyordum. Desem bile, durduk diyelim. Ne diyecektim? Nereye gitmek isteyecektim. Yanında sadece bende yoktum. Azad da yanımdaydı. Elleri titriyordu ama belli etmemeye çalışıyordu. Korkuyordu.
Bende çok korkuyordum ama onun gibi belli edemezdim. Bütün yükü Duha abimin omuzlarına yükleyemezdim.
Aramızda bir gerçek vardı.
Azad onun öz kardeşi değildi. Ben ise kuzeni değildim. Bizim hiçbir bağımız yoktu. En önemlisi ise benim bir ikizim vardı. O kişi ise Azad’dan başkası değildi.
“Abi nereye gidiyoruz?” dediğimde sinirli olduğu apaçık belli olan yüzü bana döndü ama sinirinin bana veya Azad’da olmadığını biliyordum. Abim annesine kızgındı.
“Benim evime gidiyoruz.” Dediğinde yeniden önüne döndüğünde karşıdan gelen boş taksiyi çevirdi.
“Evin mi?” Azad şaşkınlıkla konuştuğunda taksi evin önünde durmuştu.
Duha abim sorularımıza sessiz kalmıştı. Bizi sırayla taksiye bindirdi. Azad ile arkaya oturduğumuzda Duha abim de öne şoförün yanında ki koltuğa oturmuştu.
“Bahar sokağa gideceğiz.” dediğinde hatırladığım sokak ile gözlerim abimin üzerinde oyalanmaya başladı. Benim Haktan’lar ile basketbol oynadığımız sokaktı. O gün beni hiç aramamıştı. Neredesin diye sormamıştı.
Çünkü biliyordu.
Abim en başından beri ne yaptığımı, kimlerle takıldığımı biliyordu. Beni daima izliyordu. Bana umurumda değilsin derken bile beni koruyordu.
Gözlerim dolduğunda uzanıp boynuna sarılmak istedim.
Taksi kısa bir süre sonra Bahar sokağın başında durdu. Duha abim taksicinin ücretini öderken Azad ile ben taksiden indim. Basketbol sahası ile bakışmaya başladık. Burayı özlemiştim. Mutlu olduğum günleri özlemiştim.
“Gelin bakalım.” diyerek Duha abim bizi yanına çağırdığında yan yana kaldırımda yürümeye başladık.
“Abi, bizi bu gerçeklere rağmen kabul ettiğin için teşekkür ederim.” Azad konuştuğunda içim burkuldu ama sadece yutkunmakla kaldım. Onların arasına girmesem iyi olacaktı.
Duha abim birden durduğunda kızaran gözleri ile bize döndü. Bir bana bir Azad’da baktı. Ellerini öne uzatıp Azad’ı omuzlarından tutup kendine yaklaştırdı. “Gözlerime bak Azad.” dediğinde Azad ağlamaklı olan gözleriyle abisine baktı. “Sen benim kardeşimsin. Sen benim tek erkek kardeşimsin. Benim varlığımsın oğlum sen. Neyine teşekkür ediyorsun. Bir daha duymayacağım.” sözlerini noktaladı ve bakışları bana döndü. Buruk bir tebessüm oluştu yüzünde. “Sende benim süt kardeşimsin Nilda. Hakiki olandan o yüzden artık yakandayım.”
“Beni artık istesen de bırakamazsın sanırım. Çünkü gidecek bir yerim yok.”
“Benim evim sizin eviniz. Burası artık bizim.” diyerek durduğumuz yerden eliyle bir apartmanı gösterdi.
“Bu evi ne zaman aldın peki?” meraklı soruma karşılık elini ensesine götürdü ve gözlerini kaçırdı.
“İçimden hiç iyi bir şeyler geçmiyor ama.” diyen Azad’a kesinlikle katılıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN NİLDA
Ficção AdolescenteBen Nilda, teyzesinin gazabına uğrayan ve erkek lisesinde okumak zorunda kalan o kız. Başlama tarihi : 02.02.2024