Dave arabayı kenara çekmiş sakin bir şekilde oturuyordu. Telefonu hiç susmadığı için kapatıp araba da görmediği bir yere atmıştı. Göz yaşları yıkamıştı tüm suratını. Öfkesi içinde yüksek yüksek kaynarken, buharlar saçarken elini yavaşça radyoya götürdü. Belki de iyi bir şarkı onu daha sakin yapacaktı, bunu umuyordu. Radyoyu açıp içkisinden bir yudum aldığında bu şişeyi de bitirdiğini fark etmişti. Şişeyi hafif salladığında duyduklarıyla radyoda bir haber frekansı olduğunu anlayarak elini direksiyonun arkasında ki kumandaya götürdü fakat tam o anda ''Dave Crossland'ın tüm kendi adına ve gizli evlerine bu gece eş zamanlı baskın düzenlendi!'' dedi birisi. Kafası hoş olduğundan sesin radyodan geldiğini anlaması biraz sürmüştü. Kumandayı alıp, kanalı değiştirmeden sesi açarak koltukta rahatlarken yavaşça uykuya doğru gidiyordu. ''Şu ana kadar 70'den fazla cinayet, haneye tecavüz, adam yaralama, kamu malına zarar, tehdit ve 5 farklı suçtan dolayı aranan Dave Crossland için kırmızı alarm verildi. Ailesinden tek sağ kalan kişi amcasından son bir haftadır hiç bir haber alınamamakta. Aynı şekilde D. C. de hiç bir yerde bulunamadı. En son kaza yaptığı ağaçın önünde görüldü ve çevredekiler ağır yaralı olduğunu söylerken, olay yerinde ki 12 polisi öldürerek onu kurtaran kişi de ayrı bir muamma yarattı.
Olay hakkında konuşan emniyet müdürü Bay Jesse Sandwork halkın sakin olmasını istedi. ''
Dave sırıtarak ''D. C. güzelmiş, '' dedi bir fısıltıyla. O sırada radyo Jesse'nin konuşmasını dinletiyordu onlara.
''Öncelikle ona yakın olduğumuzu söyleyebilirim. En fazla iki gün içinde onu hücresine geri götüreceğiz. Onun için özel tasarlanan bir hücremiz var ve emin olun ki çektirdiği acıyı çok güzel bir şekilde geri alacak. Şuan idam kararı daha önde duruyor gibi ama jürinin bileceği işe karışamam. Halk sakin olup D. C. 'yi ya da şüphelendiği birisini görürse hemen polisi arasın. Artık daha fazla ölüm olmayacak. ''
Dave içinde ki alkolle bir kahkaha patlatarak ''Beni yakalayacaksınız? Heh. '' diyordu. Saçma bir şekilde gülerken bir anda radyosu bozulmuştu. Frekansı kaybettiği için değişik sesler çıkartıyordu. Kumandayı elinden düşürüp, eliyle radyoyu yumruklarken bir anda boşvermişti ve geriye doğru atmıştı kendisini. Çok aptalca hareketleri vardı ve bunu fark edemeyecek kadar da sarhoştu. Hayatında, içki içmekten hep uzak durmuştu ama nedense bu gece, kendini hak etmiş gibi görüyordu. Göz kapakları ağırlaşırken aklından babası geçiyordu. Sahte ölümü, geri gelişi, nasıl kurtulduğu... Damarlarında dolaşan, bu güzel ama her bedene düşman alkol, onun zihnini tamamen ele geçirememişti henüz. ''DC!'' diye mırıldandı yavaşça ve gülerek ''Jesse Sandwork... Jesse Sandwork... '' dedi. Dave yavaş yavaş uykuya dalmaya başladığında şehirde ki hava da değişiyordu. Serin bir rüzgar, sertçe esmeye devam ettiğinde güneş de doğudan yavaş yavaş yükselmeye başlamıştı. Şehri kasvetli bir sis sarıp, korkutucu hale getirirken çoğu insan şuan uykularının en tatlı yerindeydi. Jason bir hafta yok olmasının bahanesini düşünerek duş alırken Barry ise eskimiş kayıtları bulmuştu... 50 kişilik timin 41'i ise şuan Roberts ile görüşüyordu. Dave şuan bilmediği çok büyük bir entrika içindeydi ve çözmesi de çok sürmeyecekti. Paslanmış zekasını birazcık çalıştırmak ona yetecekti. Tabii ki ilk olarak Jason ile bir görüşme yapması lazımdı.
#5 Eylül 1998 Saat 00:55
Bryan küçük çocuğu bayıltıp arkadaşlarının yanına katılırken Roberts'in gözünden bir damla yaş gelmişti. Sırtını döndüğü evin içinde yıllarca dostum dediği, arkasından iş çevirmesi sonucu oğlu harici tüm ailesini öldüren adam yatıyordu. Gözünde ki yaşı silerken ıssız sokağa bir göz attı. Kafasını kaldırmanın gözyaşını daha fazla arttıracağını fark ettiğinde, direk cebinde ki paketten bir sigara koymuştu ağzına. Çakmağıyla yakarken Jeremy ''Şimdi ne olacak?'' diye sormuştu. Sigaranın dumanını en derine çekip gecenin havasına üfleyerek ''Bilemem. Yeni bir teşkilat olacak. '' dedi. Bryan ise sinirli bir şekilde sağa sola yürüyordu. ''O çocuğu niye öldürmedik ki ? Babasını gözlerin önünde öldürdük, Roberts. Dave'e bizi öldürmesi için çok büyük bir koz verdik!''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Temizleyici
Action''Öksüz, yetim, sessiz, kimsesiz, psikopat, katil. Bunlar benim isimlerinden bir kaçı, yalnızlığımın sıfatları. Ama beni tanımıyorlar. Ben bir katil değilim... Temizleyiciyim. Kendini intikamına adamış bir temizleyici. Benim adım, Dave Crossland!..'...
