''Nisan'ın mucizesi''

15. BÖLÜM

*MEDYADAKİ RESİM AZRA'NIN İLK GÜN İŞE GİDERKEN GİYDİĞİ ELBİSENİN GÖRSELİDİR.

KEYİFLİ OKUMALAR=)

AZRA'DAN

Sabah odama vuran ışıkla gözlerimi araladım. Yeni bir gün beni bekliyordu. Yeni bir konumda yeni şirketimizde ve yeni patronumuzla çalışacağım yeni bir gün... Emir'le dün geceki konuşmamızdan sonra kendimi daha güçlü hissediyordum. Çünkü ona karşı olan zaafıma yenilmemiştim bu sefer. Araya mesafe koymayı başarabilmiştim. Bunu işyerinde de yapabilirdim. Dün Emir'e de söylediğim gibi zamana ihtiyacım vardı. Son zamanda hayatımda olan bu değişiklikleri sindirebilmek ve mantıklı kararlar vermek için zaman iyi bir çözümdü.

Aslı dün gece de evde yoktu. Ona en çok ihtiyacım olan zamanlarda düğün telaşıyla uğraşıyordu. Çoğu zaman Oktay'la kalmaya başlamıştı zaten. Bu yaşadıklarımı ona anlatmak istediğim tek şeydi. Hemen telefonla Aslı'yı aradım.

-'Canım günaydın, uyandın mı?'

-'Evet, Azra uyandım da erkenden aradın beni, bir sorun yok di mi?'

Yan taraftan Oktay'ın sesini duyduğumda acaba rahatsız mı ettim diye düşündüm. Aslı artık sadece benim arkadaşım değildi. Oktay'ın da müstakbel eşiydi.

-'Yok, tatlım bir sorun yok. Sadece seni özledim. Bu öğlen buluşalım mı?'

-'Akşama eve geleceğim zaten Azracığım ama eğer acil bir şeyse buluşuruz tabi. Ben bugün çok yoğun değilim. Öğlen sizin ofisin oraya gelirim.'

-'Şey bizim ofis bugün taşınacak canım. Bizim yeni yerimiz şeyde...'

Aslı'nın hiçbir şeyden haberi olmadığı için çok şaşıracaktı.

-'Azracığım nerede?'

-'Emir'in şirketinde.'

-'Nee! Nasıl yani?'

-'Aslı Emir bizim dergiyi satın aldı ve ofisimizi de kendi binasına taşıdı. Bugün orada görevlerimize devam edeceğiz. Artı başka bir şey daha var... Ya aslında çok şey var Aslıcığım. Bir başlarsam kapatamayacağız. Sen öğlen Emir'in şirketinin oraya gel, beraber bir şeyler yerken anlatırım hepsini.'

-'Tamam, canım anlaştık. Ben gelince ararım seni. Kendine dikkat et Azra.'

Aslı'nın bunu söylerken neye dikkat etmem gerektiğini çok iyi anlamıştım. Emir'e dikkat etmem gerektiğini belirtiyordu. Bence de dikkat etmeliydim fakat aynı binanın içinde bu ne kadar mümkün olabilirdi?

Yatağımdan kalkarak hızlıca hazırlandım. Bugün güzel gözükmeliydim, yeni bir güne yeni bir başlangıç yapmalıydım. Dolabımdan küf yeşili elbisemi seçtim, bu senenin moda rengi olan bu renk gözlerimi de tamamen ortaya çıkarıyordu. Altıma dolgu topuk krem ayakkabılarımı giydim, elime krem çantamı aldım ve tam bir yaz kombiniyle hazırdım. Hafif makyaj ve dağınık topladığım saçlarımla doğal bir hava yakalamıştım. Aynada son kez görüntüme baktım ve halimden memnun bir şekilde dışarı çıktım.

Bu saatte boş taksi bulmak ölüm gibiydi. Tam da bu sırada Berk'in arabasını fark ettim. Kaldırımın öbür ucunda park etmiş ve beni izliyordu. Tedirgin olsam da çok belli etmeden taksi beklemeye devam ettim. Telefonumdaki uygulamadan çağırdığım taksi neredeyse gelmek üzereydi. Berk'in ısrarla beni izlemesi pek hoşuma gitmemişti. Söz konusu işi ve mevkisi olunca ne kadar çirkinleştiğini kokteylde görmüştüm. Ve şuanda onun pozisyonunda olan kişi bendim, işini elinden alan kişiydim bir nevi.