22. BÖLÜM

180 30 32
                                    

YAZARIN NOTU: BENİM GÜZEL Mİ GÜZEL TATLI MI TATLI OKURLARIM=) iŞTE SİZE ÇOK BEKLETMEDEN YENİ BÖLÜM:)

UMARIM BU BÖLÜM GEÇEN BÖLÜMÜN SONUNDA EMİR'İN KIZDIRDIĞI BENİM GÜZEL OKURLARIMA GÜZEL BİR ÖZÜR OLUR;)

YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ, LÜTFEN YORUMLARINIZI VE OYLARINIZI EKSİK ETMEYİN.

KOCAMAN ÖPTÜM :x


Asu'nun evinin önüne geldiğimde aracı durdurdum ve daha sakin bir kafayla düşünmeye başladım. Aklıma ne kadar kızgın olsam da Azra'dan başka bir şey gelmiyordu. Onun gözleri, onun bakışı hiç aklımdan çıkmıyordu ki. Kokusu bile gelmişti burnuma... O güzel çiçeksi kokusu... Benim bu kadına öfkeli olmam gerekmiyor muydu? Bana güvenmediği için ve bana iftira attığı için ona inat olsun diye evinin önüne kadar geldiğim kadınla birlikte olmam gerekmiyor muydu? Benim bildiğim aşkı yaşama tarzı bu değil miydi? Ama neden kalbimle düşüncelerim bir işlemiyordu? Neden aklımda hala Azra'nın güzel yüzü ve bana söylediği sevgi dolu sözler vardı?

Derin bir nefes aldım. Ne yapmak üzere olduğumu idrak etmeye başlamıştım. Ben Azra'yı seviyordum hem de deliler gibi. Nasıl olur da başkasıyla birlikte olmayı düşünürdüm? Ona ceza vermek için böyle basit bir şeyi yapmayı düşünmem bile çok çirkindi. Eski Emir olsaydım ve Azra da diğer kadınlar gibi değer vermediğim bir kadın olsaydı şuanda çoktan Asu'nun yatağında olurdum. Ama Azra benim için çok farklıydı. Aşkı keşfettiğim kadındı. Ona bunu yapamazdım. Bir de bana güvenmiyor diye tepki göstermiştim! Böyle bir şeyi yapmayı düşünen bir adam nasıl oluyor da karşısındaki kadından sonsuz güven bekliyordu! Ne kadar aptaldım! Geçmişim başlı başına Azra'nın güvenmesini engelleyecek tek şeydi zaten.

Böyle bir şeyi düşündüğüm için kendime bildiğim bütün küfürleri saydırdım içimden. Akıl tutulması yaşamış olmalıydım. Çok öfkelendiğim için aklım direkt eski ilişkilerimde yaptıklarıma gitmişti. Kendimi kontrol altına almayı öğrenmeliydim, özellikle de öfkeliyken. Arda meselesinde de ne geldiyse başıma bu öfke yüzünden gelmişti ve Azra'yı geri kazanmak için çok beklemiştim. Şimdi onu yine kaybetmeye dayanamazdım.

Onu kaybetmek aklıma gelince kalbim sıkıştı. Hastanede yatarken yaşadığım acıyı hatırladım. Onu kaybedebilme korkusuyla yüzleşmiştim ve bu korku bana onu ne kadar çok sevdiğimi göstermişti.

Telefonumun sesiyle irkildim. Arayan Asu'ydu.

-'Efendim?'

-'Emir neredesin, seni bekliyorum canım.'

-'Asu ben yapamam. Yapamayacağım. Seni aramam bile bir hataydı. Ben yokum artık bundan sonra. Eski Emir çoktan gitmiş, bu Emir sevdiği kadına bunu yapamaz.'

-'İnanmıyorum sana Emir, sen beni reddediyorsun hem de temenni, öyle mi?'

-'Evet, Asu aynen öyle. Hiç aramamam bile lazımdı. Seninle eski ilişkilerimden sıkıldığımda kaçıp gelmelerim dışında bir şey yaşamadık zaten. Bundan sonra da birbirimizin hayatından tamamen çıkacağız. Ali sana gerekli ödemeleri yapmaya devam edecek bir süre daha.'

-'Emir gazeteyi okuduğumda inanmamıştım, nasılsa bana gelir demiştim. Ve sen beni aradın ama ilk defa beni ret ettin. Yapamayacağım dedin. Emir, sen bu kadını gerçekten çok seviyorsun. Daha önce hiç kimsede seni böyle görmemiştim. Bu kadın çok farklı. Beni hayatından tamamen çıkardığına göre onunla hayatını bileştirmeyi düşünüyorsun herhalde?'

Bir süre sessiz kaldım. Asu ile dertleşmek farklı bir deneyimdi. Daha öce onunla hiç uzun uzun konuşmamıştık. Ama benim Azra'yı çok sevdiğimi anlamıştı.

''Nisan'ın mucizesi''Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin