Multimedyada Demir Karahanlı...
Enseme doğru esen rüzgar,şu an fena halde beni rahatlatıyordu. Ama yatağım gibi değildi sanki , yattığım yer. Daha yumuşaktı...
Bir kaç söylenti ve dürtüklemeye mahsur kalmıştım şu anda. Aslında ,sesleri duyamıyorum ama neyse.
Biraz daha gözlerimi açmamaya devam edersem,kollarım mosmor olacaktı.
Belimin altında sıkışmış bir şekilde duran ,ama önümde kim varsa onun cimciklemelerinden kendini kurtaran sağ kolumu çıkardım. Diğer kol ,pert tabi. Yavaş yavaş, gözlerimi ovalamaya başladım.Sonra tabiki ses ve cümleler netleşti.
Annem...
''Kızım ,sonunda uyandın.Kapının eşiğinde ,ne yapıyorsun acaba ?'' duş alıyorum ,tövbe yarabbim .Bir sen sağlamdın bu evde, sen de gitmişsin be anne.Yatağımı ,kapı eşiği olarak adlandırman garip yani.
Sen koca şirketi ,nasıl yönetiyorsun ?Valla pes.
''Anne ,ne diyorsun ? Anlamıyorum.Uykunu mu alamadın ?'' dedim.Bir yandan da saçlarımın kenarından sarkan lastik tokamı çekip çıkardım. Tekrar bağlamazsam ,kriz geçirdim bu sıcakta.Annem de camın kenarında duran ,siyah tekli koltuğun üzerindeki kıyafetlerimi toplamaya başladı.
''Berencim,yavrucuğum şu anda yattığın yeri soruyorum.Yatağın dururken,yerdeki pufta yatman abes değil mi sence?'' saçımı toplama işim bittikten sonra,ayağıma kenardaki terlikleri geçirdim. Sağıma,soluma bakınca hakikaten yerdeki,kırmızı armut şeklindeki pufta yattığımı anladım.
''Gece, uyku sersemi buraya geçmişimdir annecim.No panik!'' diyerek boynuna sarılıp ,yanağından öptüm.O ise gülerek kıyafetlerimi, çekmeceye koyuyordu.
''Tamam ,birtanem.Hadi kahvaltıya inelim artık.Bizi bekliyorlar.'' dediğinde şaşırdım doğrusu.
''Normalde beni beklemezdiniz,geç kalkıyorum diye. Bir şey mi oldu?'',
''Yok kızım.Akşama misafirimiz var biliyorsun.Sevilciğim gelecek hem de Arya için kreş bakmaya gideceğiz .O yüzden erken kaldırdım seni.''
''Tamam,elimi yüzümü yıkayıp gelirim. Sen in aşağıya tatlım.''diyerek göz kırptım.Anneme,tatlım diyince pek bir memnun oluyor.Genç bir kadın,sonuçta genç anne olmuş.Ama kızından veya çocuklarından böyle hitap edilmesi ,ayrı mutlu ediyor nedense.
Hızlı adımlarla,banyoya gidip elimi,yüzümü yıkadım.Aynaya baktığımda,yüzüm nedense çok komik geldi birden.Kenardan gri,kısa havluyu alıp yüzümü sildim.Ve koşar adımlarla banyo ve odamdan çıkıp merdivenlere yöneldim.En az Arya kadar heyecanlıyım şu an.Kreşe ,bu sefer alışacağından eminim sanki..Çünkü ne kadar pahalı,elit bir yer seçseniz de o bir çocuk ve yapmacık ilgiyi hemen fark edebiliyor.En önemlisi de ,arkadaşlar...Bu sefer arkadaşlarıyla iyi olacak bence.
Bahçeye kurulan masanın kalabalıklığı,hoşuma gidiyor fazlasıyla.Aile olduğumuzu,daha fazla hissediyorum bu zamanlarda.Herkes sofradaydı ve yine döktürmüştü Sedef sultan. Elinde çayla ,masaya doğru gelen sultanıma hayali bir öpücük yolladığım da o da bana hem ayıplar hem de mutlu olmuş bir ifadeyle karşılık verdi.Babamın yanındaki boş yere otururken herkesle ''günaydın''merasimi yaptıktan sonra yemeklerimizi bitirdik.
Sofrada konuşulan konular;Arya' nın kreşi,yeni ortaklar,abimin neden hala buradaki şirkete çalışmaya gelmediği ve Utku'nun harçlıklarının nerelere gittiğiydi.Çocuk su içer gibi,para harcayınca tabi bizimkiler de sordular doğal olarak.Utku'yla genelde fazla didişsek de fazla da eğleniriz. Ama bu aralar,maalesef bunu pek gerçekleştirmeye fırsatımız olmadı.Demir abinin ,pek sesi çıkmadı doğrusu. Annemler de sanırım, akşam annesinin geleceği için üzerine varmamayı tercih etmiştiler.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
Teen FictionBir yanda duygusal olsa da her zaman mavi gözlerindeki neşesinden taviz vermeyen ,eski sevgilisi yüzünden güveni kırılmış bir kız. *Beren... Diğer yanda babasının karanlığını küçük yaşta gözleriyle görmüş bir çocuk. *Demir... Evet babasının bir maf...