Henüz fazla okuyan yok,ama yinede sürekli yazmam konusunda ısrar edenler ve beni teşvik edenler için yazmaya devam ediyorum. İnşAllah ilerleyen bölümlerde her şey daha güzel olur ve severek bekleyenleri mahcup etmem..İyi okumalar canımlar :) -uykuuuusuz
Bir anda Demir'in kükreyişiyle yerinden sıçrayan iki kızın aklından da farklı şeyler geçiyordu,çok farklı şeyler..
Alev,Demir'in sert tavırlarına alışkındı ama bu tavrını anlayamamıştı.Önemsemeden geçeceğini düşünürken,aksi bir durumla karşılaşmıştı.
Beren,yaşadığı bu saçma olayın daha doğrusu olayların nasıl sonuçlanacağını bilmiyordu.Tek bildiği sadece karşısında gözlerinden alevler çıkan adam değil ,kendisi de sinirlenmişti.Lüzumsuz bir bakış ya da yakınlaşma yapmamıştı oysaki.Kendi arkadaşları da dahil olmak üzere etraftaki kızlar Demir'i beğendiklerini bariz belli ederken o karakterine aykırı bir şekilde soğuk davranmıştı bu zamana kadar.Öz abisi olmasa da abi diyordu,ama abisiymiş gibi ona karşı rahatta davranamıyordu.
Hızla ,Beren'in yanından ilerleyen Demir karşısındaki iflah olmaz kızın -daha doğrusu ibne babasının parasının verdiği şımarıklıkla kendini gecelere atmış ve yıllardır kendisine takık bir kadının-yanına ilerledi.Sert tutuşundan kıvranan kolun sahibi acıyla yüzünü buruşturarak baktı gözlerine.
''Ne diye arıyorsun Alev ?Ne sanıyorsun,kendini he ne sanıyorsun?''
''Be-ben seni kıskandım Demir.O seni aramıştı,bende telefonunu açtım. Onların evinde kalıyorsun diye zaten hep aklım sende bir de seni arayınca dayanamadım.''
''Ne kıskanmasından bahsediyorsun lan,her arayana sen böyle mi karşılık vereceksin he!''
''Gerekirse evet,sen benimsin.Bu kızda hem bunu hemde yerini bilsin diye söyledim.''
''Kendine gel Alev,bana aradığını bile söylemedin ,şimdi geçmiş karşımda saçmalıyorsun.Ben sana ne demiştim.'Benim yanımda olmak istiyorsan,ol ama benden fazla bir şey bekleme' dedim değil mi? Sen ne yaptın peki,gelmiş burada bana' benimsin' diyorsun.Ben kimsenin değilim bunu önce o aklına sok .Ha, yok diyorsan Türkiye'ye gelmeden önceki yalvarmalarını,bir şans istemelerini aklına getir ve yanıma asla gelme!'' diye her zamanki sert ve soğuk bakışlarıyla bağırmıştı genç adam.
Bunalmıştı.
Babamın gücünün elinden alınması için uğraşanlardan birinin ,Fevzi itinin kızı olmasa asla yüzüne bakmazdım ya neyse.Az kaldı,herkes hesabını verecek diye düşündü,ama Fevzi'nin hesabında kızının sızdırdığı bilgilere ihtiyaç vardı yoksa bu muamele bile azdı ona. Beren'e ettiği hakaretleri elbet bir gün yedirirdi ona ..
''Özür dilerim ,birtanem.Ben seni yıllardır istiyorum.Şimdi ne dersen onu yapmaya razıyım,yeter ki beni bırakma dayanamam.''diyerek, sağ kolundaki çürümüşcesine sızlatan ağrıyı yok sayıp,karşısındaki yakışıklı adama sarıldı.Onun için her şeyi yapardı,herkesi karşısına alırdı.Şimdi uysal olmanın faydası vardı, yoksa o küçük kızı ezmesini iyi bilirdi.Onun adı Alev'di,bir şeyi istiyorsa kendisi de dahil herkesi yakmaya hazırdı.
''Tamam,yürü çantanı al ve haber ver içeridekilere gidelim artık.''
Ne kadar bu ikiliyi yalnız bırakmak istemese de hızla başını sallayıp,uzun koridordan geçip içeri girdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
Ficțiune adolescențiBir yanda duygusal olsa da her zaman mavi gözlerindeki neşesinden taviz vermeyen ,eski sevgilisi yüzünden güveni kırılmış bir kız. *Beren... Diğer yanda babasının karanlığını küçük yaşta gözleriyle görmüş bir çocuk. *Demir... Evet babasının bir maf...