İlk hesaplaşma

104 28 2
                                    

Biraz uzun ve olaylara giriş olacak bir bölüm oldu.Yazdıklarım kaydedilmedi,yarısını baştan yazdım. Umarım beğenirsiniz vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Öpüldünüüüz💕😘

➡➡➡

Üstündeki lacivert ceketin içerisinde yine spor halinden ödün vermeyen mavi kareli gömleğiyle şirkete giriş yaptı Demir Karahanlı.Ama ne girişti sormayın!Sekreterlerden tut,şirkette üst mevkide çalışan kadınlara kadar ağızlarının suları akmış bir şekilde ona bakıyordu.

Ama ne girişti sormayın!Sekreterlerden tut,şirkette üst mevkide çalışan kadınlara kadar ağızlarının suları akmış bir şekilde ona bakıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kimisi elindeki dosyayı sıkı sıkı düşürmemek için tutarken,kimisi de boydan boya inceliyordu adamı.Genç adam tabi ki hayran bakışların farkındaydı,ama sert mizacından asla ödün vermiyordu.Babasının kirli dünyasını bilenler bu adamın da babasını aratmayacağını biliyorlardı.

'Günaydın Demir bey'diyen her çalışana istinaden bir baş selamı verip,asansöre bindi.Aklını yiyip bitiren şeyler vardı.Düşündükçe işin içinden çıkamadığı..Asansörün 16.kata geldiğine dair çıkardığı sesle düşüncelerinden arınıp odasına ilerledi.Kapının hemen yanında bulunan genç ve güzel asistanı Ayşe hanım ayağa kalkıp konuşmasına başladı.

''Günaydın Demir bey,saat 9:00'da şirket için 2 gün önce planladığınız genel toplantı var.Gelir-gider grafikleri,kalkınma planları ,sözleşme yapmak isteyen şirketlerle ilgili ön görüşmeler -''

''1 saattir sadede gelmeni bekliyorum.''

''Pardon efendim,çalışanların hazırladığı dosyaları birazdan toparlayıp getireceğim.Başka bir isteğiniz?''

''Dosyalar 10 dk içinde masamda olsun.Bir de sade türk kahvesi .''

''Kahve de 10 dk içinde mi hazır olsun yoksa önce dosyalarımı getireyim efe-'' suratına kapanan kapıyla şaşkınlıkla bakan genç kız,her zamanki salaklığına yakınarak hızlıca işlerine yöneldi.

Koltuğunu camlara doğru çevirip,Boğaz manzarasını seyretmeye başladığında telefonu çaldı genç adamın.Arayan can dostuydu.

''Efendim Kıvanç.''

''Benim şirkette birkaç işim var,sonrasında saat 15:00 gibi yanına geleceğim uygun musun?''

''Önce asistanımdan randevu alman lazım tövbe tövbe.Olur,haber vermene ne gerek var lan.Çık gel istediğin zaman.''

''Olur daha oğlum,bir işin olur manita filan ahahhaha.''erkeksi kahkahasıyla arkadaşını sinir etmenin keyfini çıkarıyordu Kıvanç.

''Kapat lan telefonu yavşak.''

Bu kadar aylaklık yeter diyerek,masasına döndüğünde kapı çalınıp 'gir 'komutuyla birlikte Ayşe hanım,elinde kahve tepsisiyle içeri girdi.Kahveyi masaya bırakır bırakmaz,hızlı bir şekilde dosyaları da masaya koyup 'izninizle'diyerek odadan çıktı.

Yudumladığı kahveyle birlikte,dosyaları incelemeye başlayıp oluru olmayan yerlerin üzerine kalemiyle çizik attı.Tabi toplantı sırasında bu hataları onlara söylemeyecek ,onları sorularına karşılık hazır cevaplılık testiyle tabi (sorumlu) tutacaktı.

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin