Gözlerimle her hareketini izlerken,o ise benim uyuduğumu sanıp takılıyordu.Elinde ki telefonda bir şeyler yapıyordu.Ama onu yapmaktan nefret ediyor gibi bir hali vardı.parmakları hızlıca hareket ettiğinde bir şeyler yazdığını anladım.Elleri durduğunda karşı taraftan gelen bir şeyi okudu.Okuması ile ağzından birkaç küçük küfür duyuldu.
"Sikeyim,yapamayacağım."
Kafamı yastıktan iyice kaldırıp uykulu sesimle konuştum.
" Neyi yapamayacaksın Matthew?"
Söylediklerime karşın dikkatini benim üzerinde topladı.Bir kaç dakika düşündükten sonra konuştu.
" Ah,Nas-sh'ten mesaj gelmişti de o."
" Emin misin? "
Dediğimde hızla kafa salladı,ve yanıma geldi.Saçlarımdan öptüğünde konuştum.
" Müzik dinleyelim?"
" Pekala,prenses.Ne dinlemek istersin? "
" Mümkünse Ed Sheeran'nın bir şarkısı olsun"
" Give me love mu? Don't mu?"
" Give me love"
.Taptığım ses kulaklarıma dolunca gülümsedim.Şu hayatım da bu andan başka huzurlu an yoktu.
Give me love like her,
'Cause lately I've been waking up alone,
Paint splattered teardrops on my shirt,
Told you I'd let them go,
Şarkı çalmaya devam ederken kafamı Matthew'in göğsüne yasladım.Gerçekten şu bir kaç ay çok kötü geçmişti.Söylenen yalanlar,oynan oyunlar,hepsi beni yıkmış ve arkasına bakmadan gitmişti.Kollarımı Matthew'in fark etmeyeceği şekilde kaldırıp izlere ve sargıya baktım.Ben bir zavallıydım.Yardıma muhtaç,sevgiye muhtaç.Dolan gözlerimi gizlemek amacı ile daha da çok sarıldım Matthew'e.Taki gözümden düşen yaşlar tişörtünü ıslatan kadar. Matthew ağladığımı anlamıştı ama izin verdi,bu sefer ağlamama izin verdi.Bir eli saçımda dolaşırken,diğer elini sırtıma koydu ve orada parmaklarını hareket ettirdi.Ve o an,anladım.Güvendeydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WhatsApp//Espinosa
Non-Fiction" Her son yeni bir başlangıçtır Matthew ." - #HopeSerisi 1.kitabıdır. © Tüm hakları sınırlıdır