1.5

357 34 0
                                    

Herkes ona dönerken yerdeki genç hala kıvranıyordu. Hye Su yaptığından pişman değildi. Tamam, belki birazcık. Ama ne yapacağı belli olmayan bu adamların ona zarar vermesine izin veremezdi.

''Kaybol şuradan, bücür.'' Dedi adam ona doğru. Olduğu yerde sallanıp duruyordu.

Acınası, diye düşündü Hye Su.

Ayrıca o bücür falan değildi. Oldukça uzun boyu vardı.

"Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz?" Dedi hiç çekinmeden. Onlardan korkmuyordu, zaten ölmek üzere olduğunu biliyordu. Her ne kadar iyileşme belirtisi göstersede daha önce kurtulan olmamıştı bu lanet hastalıktan.

Yani tam olarak, umudunu kesmişti.

"Baksana bana," dedi hiç susmayan adam. İçlerinden birisi onu çekiştirerek, "Birileri geliyor, gidelim." Dedi.

İçinden sevinmek üzereydi ki öndeki adam kıza doğru yaklaştı ve sertçe itti. Sırtını ve başını duvara vurduğunda, dudağını ısırdı ve yaşadığı sert acıyı içine doğru bıraktı. Bir yerlerini kırmış olabileceğini düşündü. Bu acıtmıştı.

Arkadaki adamlar oradan giderken onların olduğu araya bir kaç kişinin yaklaştığını gördü Hye Su. Onu iten adam yerde yatan çocuğa yaklaştı ve sağ ayak bileğine, ayağıyla bastı. Öyle bir bastı ki çocuğun tanıdık sesi arada yankılanmıştı. Ardından bağırışı hıçkırığına karıştı, sanki acıdan değilde üzüntüden ağlıyormuş gibiydi.

Elinden hiçbir şey gelmiyordu Hye Su'nun. Canı yanıyordu. Ve onun o durumda olması kıza hiç yardımcı olmuyordu.

Sokağın diğer ucundaki çocuklar koşarak geldiler. İkisi adamın peşinden giderken, diğer ikisi yerdeki çocuğa yaklaştı. Bilincinin kapandığını hissedebiliyordu Hye Su. Bunu ilk yaşayışı değildi. Az sonra uykuya dalacaktı. Ve o, uykuyu hiç sevmezdi, hiç uyanamayacağından korkardı hep.

Gözleri siyahı kaplarken sesleri duyabiliyordu.

Kulağına dolan ses tanıdıktı, hemde çok.

"Lay hyung!" Dedi kalın ses. "Lay hyung kendinde misin?"

Lay... Hye Su duyduğu isme tepki verebilecek güçte değildi. Boynuna soğru akan sıcak sıvıda hiç iyi hissettirmiyordu.

Birisi onu sarsarken gözlerini açmayı denedi ama yapamadı.

Daha çok denedi. Duyduğu ismin sahibini görmek istiyordu. Korkarak gözlerini yavaşça açtı ve yerdeki gence doğru baktı. Yüzündeki maske artık orada değildi.

Hye Su'nun yaşadığı acı milyonlara katlanırken onun akan gözyaşlarını gördü. Ve ardından gözleri ona dönerken kız duyduğu sese odaklandı.

"Aman Tanrım! Hye Su!"

Tanımadığı ses ona seslenirken Hye Su başını yavaşça döndürdü ve kendini güvende hissederek gülümsedi.

"Böyle karşılaşmayı beklemiyordum, Kim Jin Woo."

lunatic // lay // ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin