Hiç uçurumdan düştünüz mü?
Ayaklarınıza battı mı, hayal kırıklıklarınız?
Kanattı mı kalbinizi?
* * *
Güneş ışıkları odaya dolarken huzursuzca kıpırdandım.
İstemsizce yüzümü ovuştururken, gözlerim onu arıyordu.
Yoktu.
Olsa şaşırırdım, olmazdı.
Bedenime dolanmış çarşafı üzerimden çekip yavaşça ayağa kalktım.
Dudaklarım aralandığında kısık çıkan esneyişimin sesine engel olamadım.
"Günaydın, Arya belası."
Esnemem yerini ani bir hıçkırığa bırakırken, ona baktım.
Korkmak..
Korkmak sadece bu olsaydı keşke.
En büyük korkum bu olsaydı. Gülseydim, geçseydi.Ben ona kızgındım.
Ona kırgındım.
Ben ona çok...
Ben ona çok öyleydim.
Öyleydim işte."Günaydın." Kaşlarım istemsizce çatılırken yüzünde ki gülümseme oradaydı. Tam karşımda.
Bir manzara ancak bu kadar güzel olabilirdi.
Hatta bir manzara asla bu kadar güzel olamazdı.Fakat bir manzara, sızlatır mıydı insanın kalbini?
Sızlatıyordu."Kahvaltı hazır." Bu kez dudaklarım şaşkınlıkla aralanmıştı.
Dalga felan mı geçiyordu acaba?
Belkide biri kafasında odun kırmıştı?
Hiç sanmıyorum.
"N-nasıl?"
İlk kez dişlerini göstererek güldüğünde kalbimde ki cam kırıkları, birer vazo olmuş, o vazolarda rengarenk çiçekler bitivermişti.
"Bende kahvaltı yapıyorum, Arya belası. İnsanım ben."
Eğer içimde birazcık kroluk olmuş olsaydı (ki bunu düşündüğüme göre var.)
Şöyle söylerdim;"Sen insansan ben neyim bee."
Fakat aynen şöyle söyledim;
"İnsansan nerde sende vicdan?"
Gözlerini gözlerime odaklayıp dikkatle baktığında istemsizce kızarmıştım. Bunu fark etmek hiçte zor değildi.
"Şu an benim sayemde ayaktasın, Arya Zorluay."
U- ka-la
Ben-cilGözlerine baktım.
Gülümseyerek yutkundum."O an senin yüzünden dipteydim, Gece Madra."
Gözlerime baktı.
Gülümsedi.Taa ki gel emri verip yürümeye başlayana dek.
* * *
Gece'den..."Sen gir."
Kaşlarını çatmayı beceremiyor ama ısrarla devam ediyordu.
"Kalacaksın."
Tam 1 saattir okul kapısının parmaklıkları önünde bu kelimeyi söylüyordu.
Bu konu hakkında tartışıyor olmamız bile fazlasıyla trajikomikti.
"Okul benim, Arya belası. Anlamıyor musun? Okul be-nim."
Nefesimi bıkkınca dışarı verirken başını kaldırmış bana bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK KARANLIK
Roman pour Adolescents"Gözlerim kapanırken, sağır edici o sessizliği iliklerime kadar hissettim. Kırılan kemiklerimin acısı beynimi uyuşturuyor, bilincimi yıkıp geçiyordu. Ölmek için kıvranıyor ama başaramıyordum. Sessizlik yerini ambulansın siren sesine bıraktığında kul...