Saat 5 de alarmın çalmasıyla yatağımdan zıpladım. Hadi ama daha Rihannayla düet yapıcaktık bi 5 dakka daha bekleyemezmiydin be.
Alarmı kapattıktan sonra yerimden zar zor kalktım. Daha valizimi bile hazırlayamadığım için direk gardrobuma atlayıp valizime giysi tıkmaya başladım. Lanet olsun. Lanet olsun. Niye valizimi akşam hazırlamamıştımki.
Cevabı sen çok iyi biliyorsun Deniz.
Dün akşam Ege ile güzel vakit geçirdikten sonra beni evime bırakmıştı.
Ha bide unutmadan numaramı almıştı.
Ege yi düşünmeyi bırakıp valizime oturarak kapatmaya çalıştım. Hadi Deniz Hadi Deniz hadiii kapatacaksın kapatacaksın vee caaart. Kapandı. Yüzümü zafer gülümsemesi alırken annemi uyandırmaya gittim.
"Anneeee" elimden geldiğince kısık bi sesle anneme sesleniyordum ki beni duymuyordu sesimi 1 tık daha yükselttim.
"Annnnneeeeeee"
Aov
Sanırım 1 tık ı biraz aşmışım
"Ne bağırıyorsun Deniz kulağımın dibinde."
"Annee hadi geç kalıcam bugün kamp vardı ya beni okula bırakman lazım."
"Tamam hadi hazırlan kalkıyorum."
Direk odama koşarak giyinmek için gardrobumdan kot şortumu ve beyaz bluzümü çıkarttım. Saçlarımıda olduğu gibi bıraktiktan sonra valizimi merdivenden zar zor indirmeye başladım. Beni bu valizle alırlarmı gerçekten merak ediyorum.
Valizi indirdikten sonra son hızla yukarı çıkıp Can uykudayken yanağına bir öpücük kondurdum. Telefonum ve cüzdanımı kontrol ettikten sonra aşağı inerek kapıya yöneldim. Annemde inince birlikte arabaya bindik.
"Bas gaza annee bas gaza kim tutar seni bas gazaaaa"
"Denizcim şu kampın süresini uzatamıyorlarmı."
"Ooo pki tm ok ayılar yesin benide vicdan azabı çek"
"Kızım o ayı seni alsa 1 dk durmadan geri getirir."
Yalandan ağlıyor numarası yapıp
"Kalbimi kırıyorsun ama" dememle annem direk yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Dört gözle seni bekliyor olucağım bebeğim"
"Merak etme anne çok değil zaten 4 gün.""İşte geldiik" annem demeden geldiğimizi fark etmemiştim bile. Birlikte valizi otobüsün yanına taşıdıktan sonra vedalaştık. Nerden çıktığını anlamadan Özge yanımda beliriverdi
"Nerden çıktın la sen?"
"Hadi Deniz herkes seni bekliyor"
"Adam olcanızz" 2 dakkalık bi havalara girdikten sonra bagaja valizi koyup otobüse bindim.
Ee ne demişler assolistler en son gelirmiş.
Özgenin yanına oturduktan sonra Edebiyat Hocamız Harun Bey yoklamayı alıp herkesin tam olduğunu fark edince söföre gidebiliriz talimatı verdi.
Cem'e baktığımda bi arka sıramızda bir kızla oturuyordu.
Cem koçum sende az yavşamıon hani yanii.
"Ceeeem kanka"
"He Deniz he"
"Sen böyle gelsene ya beni ön sıralar tutuyor" Bahanenin daniskası yani. Sırf Cem ve Özge birlikte otursun diye şeettim ama pek güzel bi mazaret olmadı sanırım.
"Bir arka sıraya gelince bişey değişicek mi ki akıllı kankacım."
"Değişir değişir gel sen böyle."
Özge kulaklığı takılı olduğu için bizi duymuyordu bile.
Zuhahahahhahahaha.
Cem en sonunda ikna olunca yerimden kalkıp bir arka sıraya geçtim.
Özge yanına Cem'in geldiğini görünce bir şenlendi bir şenlendi anlatamam. Vallahi kıskandım. Özge bana dönüp gülümseyince bende ona göz kırptım. Bu işi zamanla halletmeye çalışıcaktım.
Çantamdan kitabımı alıp okuyacakken arkadan biri bacaklarını koltuğa rahatça uzatmış olmalıki benim koltuk baya bir öne gitti.
"E yuh yani yuh"
Arkaya baktığımda sırıtan bir Ege ile karşılaşmayı beklemiyordum.
"Bacaklarını indirsen diyorum diğer koltuğa yapışıcam"
"Umrumda mı sence?" Allahım bu ne dengesiz bir çocuktu.
Daha dün çok güzelsin diyen yemeğe çıkaran, dansa kaldıran o değildi sanki.
"Çek şunu diyorum sana ya gıt mısın" iyice sinirlenmeye başlamıştım. Bu çocuk kendini ne sanıyordu ya bir gün öyle bir gün böyle.
Beni hiç takmadan Ela ile konuşmaya devam etti.
Son umut yanımdaki kıza döndüm.
"Yer değiştirebilir miyiz?"
"Olur"
Yerlerimizi değiştirdikten sonra beyfendi ayaklarını indirmişti.
Şerefsiz.Uzun bir yolculuktan sonra sonunda gelmiştik. Genç ve yakışıklı bir adam bizi karşıladıktan sonra çadır kurmayı gösterdi. Özge ile çadırımızı aldıktan sonra adamın gösterdiklerine göre kurmaya çalıştık. Peki kurabildikmi?
Tabiki hayır. Sonra kıvırcık yardıma gelip çadırımızı kurdu.
"Pişt Cem"
"He"
"Bunun bir yerinde açık felan yok demi şimdi akşam a..."
"1092838. kez söylüyorum burda ayı yok Deniz"
" Ha ha ayıdan korkanda kim zaten ben ondan söylememiştim yani şimdi üşürüz felan hava gelmesin ordan diye söyledim yani."
"Hava 40 dereceykenmi?"
"Ya senin işin gücün yokmu git başkalarına yardım et oyalan falan Allah Allah"
"Tamam apla büyüksün"
"Adam olcan"
Cem'i gönderdikten sonra yanımdan ses gelmesiyle irkildim.
"Noldu korktunmu üvey kardeşim"
"Nildi kirktinmi iviy kirdişim. Ormanın ta ortasındayız ne geliyon öyle birden insan bi ses çıkarır."
"Çadırımı kurmakla meşguldüm."
Hay
Aksi
"Ya o kadar yer varken cidden mi, benim çadırımın yanımı. Allahım bana sabır ver."
Sırıttı.
Bizi ilk karşılayan adam hepimizi çağırırcasına megafonla konuşmaya başladı.
"Gençler hepiniz burda toplanın, ilk olarak doğa yürüyüşü yapacağız"
Doğa yürüyüşü mü. Cidden mi.
Oflaya puflaya herkesin olduğu yere yürümeye başladım. Özgeyi gördükten sonra onun yanına geçerek yürüyüşün başlamasını bekledik.
"Of bu sıcakta yürüyüş mü olur"
"Ya ben çok seviyorum yeşillik,doğaa burası bana çok iyi gelicek." Hayatımda gördüğüm en cıvıl cıvıl, neşeli insandı.
"Başlıyoruz gençler"
Of.
Adamın talimatıyla bizde yürümeye başladık. Özgeyi dürtüp Cem'in yanını gösterdim. Oda ilk kararsız kalsada sonradan Cem'in yanına gitti. Bende öyle yürüyordumki
"Bööh"
Bismillahirahmanirahim.
Tövbe Estafurullah.
Arkaya döndüğümde Pezo Ege 32 diş sırıtıyordu.
"Ege bak canım şu meseleyi güzelikkle halledelim. Öyle sessiz sessiz gelme ağzının ortasına geçiririm."
Gülümsemesi dahada büyüdü
"Hadi geçirsene bir"
"Seninle uğraşamicam, neden peşimi bırakmıyorsun"
"Senin peşinde olduğum yok"
"Bana pek öyle gelmedi de"
Ege birşey diyemeden Ela Ege'nin yanına geldi.
"Aşkım napıyorsun bu kızın yanında?"
Aşkım mı
Bunlar sadece takılmıyormuydu
Kafamda deli sorular
"Hiç yürüyordum öyle"
direk söze atıldım
"Tatlım benim bir adım var"
"Aa doğru canım neydi? Dila mıydı yok yok Derin di heralde."
He Derin He
"Deniz, seninki neydi 1 dk hatırlicam.. Immm hah hatirladım Ego?"
"Çok komiksin sen"
Yapmacık bir şekilde gülerek yanlarından gidecektim ki bunlar birden öpüşmeye başladı. Hah bide bu eksikti. Yuh yani yuh hoca var burda hoca.
Gözlerimi devirip daha ileriye yürümeye başladım.
Ela o cırtlak sesiyle kankisi olduğunu bildiğim Ceren'e seslendikten sonra koşarak yanına gitti. Ege yine bana yetişince gözlerimi devirip dahada ilerlemeye başladım fakat ne yaparsam yapayım yetişyordu.
Biraz daha hızlancam diye taşa takıldım.
Tam düşüyordumki Ege o kaslı kollarıyla beni tuttu. Aramızda çok az bir mesafe vardı. Çoğu kisi ileride olduğu için geride kalmıştık.
Yavaş yavaş yaklaşmaya başladığında nefesimi tuttum ve gözlerimi kapayıp olucakları bekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY
Teen FictionYeni bir hayat Yeni bir şehir Yeni arkadaşlar Yeni düşmanlar ve Yeni aşklar Bu yeniliklerin içinde kaybolmaktan korkan bir kız. Başına geleceklerden habersiz bir masumiyet abidesi. Peki onu ne kurtaracak? Sevgi, saygı, sadakat... Aşk...