-ÖZEL BÖLÜM-

9.4K 367 47
                                    

Multimedyada özel birisi var ^-^

Yeşil Beyaz/Özel Bölüm

Giray'ın bakış açısı

Heyecanla kapıyı çaldığımda Neriman ablanın 'geldim geldimleri' kulağıma geldi. Kapı açıldığında kamuflajın montunu çıkarak portmantoya astım.

"Neriman abla nasılsın bakalım? "
"Ah oğlum çıldırmış gibi peşinden koştum gün boyu. Bugün ayrıca bir enerjik. On yıl yaşlandım. Nasıl olayım? "
İşte Neriman ablayla klasik her gün yaptığım konuşmayı yapmıştım. Salona geçtiğimde merdivenlerden çığlık atarak inen minik güzelliğe baktım.

"Babaaaaaaaa! Babacım hoşgeldin. Kötü adamlara hakladın öyle değil mi?" Diye bacağıma sarıldığında eğilerek onu kucakladım. Parlak sarı saçlarını okşadım ve öptüm.

"Benim Zümrüdü Anka'm nasılmış bugün? Nasılmış Mican'ım?"diye sordum. Yanağıma sulu bir öpücük kondurdu. Kucağıma alarak koltuğa oturdum.

"Ben gayet iyiyim baba." Bakışları pantolonuna indi ve heyecanla konuşmaya başladı.

"Bak Neriman ablam yaptı. Aynı senin pantolonuna benziyor, aynı asker gibi oldum baba. Acaba senin gibi mi olmalıyım?" Diye sordu. Burnuna hafifçe vurdum.

"Dur bakalım küçük hanım sen daha dört yaşındasın şimdiden benim gibi olmak istersen nasıl zabederim seni ben?" Diye sorduğumda gözleri kısıldı, dudağını büktü ve konuşmaya başladı.

"Beş yaşındayım baba tam beş." Diyerek parmaklarıyla beş yaptı. Şimdiye kadar sayabildiği sayı da beşe kadardı. Bugün minik Mican'ın 5. Doğum günüydü ve çok heyecanlıydı. Onu evlat edindiğimde daha iki aylıktı. Belki bir anne olamazdım ama Neriman ablanın söylediğine göre çok iyi bir baba olmuşum.

Ona Mican'ımın adını vermiştim. Adı onunla beraber yaşasın diye. Aslında saçları, gözleri bana her zaman onu hatırlatıyor. Mican'ın olmayışını minik Mican'la atlatmıştım. Vitrinde dizili Mican'ın resimlerine gözü her zaman takılırdı ve sanki bir film izler gibi izlerdi. Tombul yanaklarını camla birleştirip ellerini de yanaklarına koyarak 'baba annem çok güzelmiş, ben neden onu hiç görmedim? Annemi kıskanır mıydın? Ben de annem kadar güzel olacağım.' Diye onun gibi küçük bir kızdan beklenmeyecek konuşmalar yapadı.

"Öyle mi küçük hanım, beş yaşına mı girmiş bakıyım benim Mican'ım?" Diye sordum.

Kucağımda atlayarak ellerini beline koydu ve bana sinirle bakmaya başladı.

"Evet beş yaşındayım ve ben hala seçeceğim mesleği bulamadım. Neriman ablaya sorduğumda sen daha küçüksün dedi. Küçük müyüm baba?" Diye masumca sordu. Yanaklarına öpücük kondurdum ve onu Neriman ablaya güzelce giydirmesi için verip yanaklarını sıktım.

"Tabiki de küçük değilsin meleğim. Doğum gününe birsürü kişi gelecek. Arslan abin gelecek, Altan abin, Sümeyra ablan daha bir sürü kişi gelecek canım böyle büyük bir kızın partisine kim gelmez?" Dediğimde dayanamayıp yanaklarına birer öpücük daha kondurdum.

"Oh kızım benim. Birazdan üstümü giyip geldiğimde hiçbir yere kaçmak yok çünkü seni o güzellikle kaçırabilirler." Diye gülümseyerek fısıldadım ve ellerini öptüm.

Üstümdekileri çıkarıp daha güzel bir şeyler gitmek adına dolabın yanına gittiğimde içimdeki tişörtü çıkararak yatağın üzerine koyduğumda komodindeki künyemi gördüm. Hüzünle gülümsedim. Mican onu hiç çıkarmamıştı ta ki ayrılık zamanı gelinceye dek. Gözlerim dolunca elimin tersiyle sildim. Beyaz bir tişört ve mavi bir kot pantolon giydim. Mican'ım saçlarımı bozmayı sevdiği için hafifçe saçlarıma şekil verdim. Şekil verilmiş saçı bozmayı ayrıca severdi.

Yeşil BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin