Kayboluş 2

309 25 4
                                    

Multimedya da Selen ve Emir'in yemek yediği mekan var.Ayrıca dans ettiği şarkı var.İyi okumalar :) ;)


Büyük bir gürültüyle gözlerimi açıp yerimden sıçradım.Etrafıma baktığımda cam kırıklarını toplayan bir adet Emir'i gördüm.''Ne kadar beceriksizim ben bir kahvaltı hazırlamayı bile beceremedim.''dedi.Gülümsemekle karşılık verdim.''Beceriksiz değilsin ufak bir kazaydı''dedim.''Peki bana yardım eder misin?''dedi.''Evet yardım edebilirim''dedim gülümseyerek.

Emir cam kırıklarını toplarken ben ise mutfağa gidip çaya bakmıştım.Mutfaktan çaydanlığı aldığımda adım adım salondaki yemek masasına gittim. Emir elini tutuyordu. Tahminimce cam kırıklarını toplarken elini kesmişti.Çaydanlığı bırakıp Emir'in yanına gittim.''Selen mendil getirebilir misin? Elimi saracağım''dedi.

Bir hışımla kalkıp çantamdan mendil alıp Emir'in yanına gittim.Eli kötü kesilmişti.''Emir elin kötü kesilmiş,dikiş attırmak gerekebilir''dedim.''Yok hayır dikişe gerek yok,canım acıyor Selen öpersen geçer belki''dedi.Gözlerimi devirip''Elin kesilmiş canın yanıyor ama düşündüğün şeye bak''dedim bağırarak.''Öpersen geçebilir''deyip göz kırptı.

''Emir sınırları zorluyorsun.Unutma ki sadece 1 gün sonra hayatımızdan çekip gideceksin''dedim.Emir'in yüzü düşmüştü.''Peki o zaman kahvaltı edebilir miyiz?''dediğinde.''Evet bak bu olabilir''diyerek karşılık verdim.

Kahvaltı masasına oturmak için sandalyeme geçeceğim sırada Emir benden önce davranıp sandalyemi çekmişti''Kitap kurtları önden'' dedi.Gülümsemekle yetinmiştim.Kahvaltı sofrasına baktığımda her şey çok güzel görünüyordu.Gerçekten de bir kuş sütü eksikti.Domatesleri sevdiğim gibi doğramıştı.Kabuksuz ve küçük doğranmış şekliyle çok güzel görünüyordu.Portakal suyu taze sıkılmıştı.

''Kahvaltı sofrası çok güzel görünüyor,Teşekkür ederim Emir''dedim gülümseyerek.''Bir şey değil Afiyet olsun''dedi.Karnım aç olduğundan midem çığlıklar atmaktaydı. Çığlıkları susturmak için yemek yemeğe çoktan koyulmuştum bile.Bir çırpıda tabağım da kileri bitirmiştim. Emir'e baktığımda mahmur gözlerle beni izliyordu.

''Ne oldu komik bir şey mi var? Neden bana bakıyorsun?dedim.''Yemek yerken ayrı bir güzelsin''dedi.''Emir sınırları zorlamayalım ha ne dersin?''dedim.''Ayrıca bugün seninle yapacağımız şeyleri düşünüyordum''dedi.''Sınırları zorlamak yok''diyerek çıkışmıştım.''Hayır sana söz veriyorum sınırları zorlamayacağım''dedi.Emir yerinden kalktı ne olduğunu anlayamamış vaziyetinde Emir'i izliyordum.

''Ben çıkıyorum Selen''dedi.Nereye dememe varmadan çoktan kapıdan çıkmıştı bile.Karnımı doyurmuş,midemin sesini susturmuş,masayı toplamaya başladım.Mutfak epey bir dağılmıştı,mutfaktakileri temizlemeye başladım.

Mutfağı bitirdiğimde derin bir nefes alıp salona geçtim.Mutfak beni epey bir yormuştu.Koltuğa uzandım.Emir'in eli kesilmişti.Belkide ilk defa kendi benliğini yansıtmıştı.Emir'in kendi duygusu ve benliğiydi.Emir nasıl biri merak ediyordum.Belli ki ev onlarındı.Hiç kendinden bahsetmiyor sadece ''Seni istiyorum''diyordu.Bana ulaşmak için Deniz'i kullanmıştı.Bu affedilir bir şey değildi.Emirle bir anlaşma yapmıştım sadece 1 gün onunla vakit geçirecektim.Günün sonunda hayatımızdan çekip gidecekti anlaşmaya uymak zorundaydı...

Uzandığım yerden kalktım,sıkıldığım için evin içinde dolaşmaya karar verdim.Salonu ve mutfağı zaten biliyordum.Yatak odasına doğru adım adım ilerledim.Yatak odasına geldiğimde her şey beyazdı sadeydi.Emirden de renkli bir yatak odası beklenemezdi zaten.Oda çok sade olduğu için insana huzursuzluk veriyordu.

Çalışma masasında bir çerçeve vardı.Uzakta olduğum için fotoğraftaki kişileri seçemiyordum.Çalışma masasının yanına giderek çerçeveyi aldım.Fotoğraftakiler Emir ve Orta yaşlı bir adamdı.Emir'i ilk defa mutlu görmüştüm.Halinden hoşnut görünüyordu.Fotoğrafa dikkatli baktığımda, yanındaki adam ünlü iş adamı olan Yusuf Araf'tan başkası olamazdı...

Kitapların Arasında #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin