"Öyle değil! Böyle yapacaksın!" diye elleriyle yazdı Kayra. Bir yandan gülüyordu."Ya niye unutuyorum sürekli, of! Çok beceriksizim." diye sızlandı Yağmur.
"Hayır gayet iyi gidiyorsun Yağmur." diye yazdı kağıda. Çünkü kız bunu anlamayabilirdi. Yağmur'un morali bozulmuştu. Her ne kadar belli etmese de, Kayra anlamıştı.
Kayra iki gündür Yağmur'a dilsiz alfabesi öğretmek için çabalıyordu ve Yağmur çok hırslıydı. Hırslı olmasından daha çok heyecanlı ve hevesliydi. Çocukla vakit geçirmek hoşuna gitmeye başlamıştı. Sanki bu iki günde nefes alıyor gibiydi.
"Evet bugün dersimiz bitsin." diye elleriyle yazmaya çalıştı Yağmur. "Başardım! Yazabildim!" diye sevinçle bağırdı. Kayra ise gülümsedi ve elleriyle "Tebrik ederim." dedi. Sonra birlikte yemekhaneye indiler. Akşam yemeğini kaçıramazlardı.
İndiklerinde yemekhane diğer günlere oranla daha kalabalıktı. Şaşırsalar da belli etmediler ve yemeklerini alıp aynı masaya oturdular. İki gündür böyle yapıyorlardı ve ikisi de hallerinden memnunlardı.
Yemek yerken masalarına ilk günki çocukların gelmesiyle Yağmur korktu. Çocuklardan bir tanesi önce Kayra'ya bakıp Yağmur'a döndü ve sırıttı.
"Vay vay vay! Renkli saç! Bu ezik, dilsizle arkadaş mı oldun sen?" diye alayla sorarken Yağmur hızla masadan kalktı.
"Onun hakkında doğru konuş." diye tısladı.
"Konuşmazsak?" diye sordu diğeri.
Yağmur tartışmaya girmişken bir sandalyenin hızla geri çekilmesiyle oraya döndüler.
Kayra gidiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geç Kalınmış Kelimeler
Teen Fictionkız ondan gitti çocuk ona sesini bahşetti bilseydi sesini duyacağını daha önce feda ederdi kendini "seni duyuyorum." diye fısıldadı kız çocuğun dudaklarına uzanmadan önce. "seni duyuyorum. ruhunun sessizliğini duyuyorum. benim için sessizce atan ka...