Bölüm 6

464 39 25
                                    

Boğazını sıkıyor elleri.Küçük kız güçsüzce onu boğan ellere tutunuyor.Biraz önce gözlerinde olan gözyaşları kirpiklerinden o güçlü ellere dökülüyor.Fazla çırpınmıyor.Kolayca ölüyor.Bir süre öylece bekliyor eller.Sonra cansız bedeni serbest bırakıyorlar.Kucağına düşüyor kızın vücudu.Saçları seriliyor kollarına.Uzun kırmızı saçlar şimdi anlamsızca ölüler.Kırmızı uzuyor.Kararıyor.Soğuyor.

"Kyungsoo."

Aklında çınlıyor yabancı bir ses.Duruyor katil olan.Bu sesi biliyor.

Kai?

"Uyan."

Kai'nin sesi eskisinden de yabancı geliyor artık.Ellerine bakıyor.Kırmızı saçların ipeksi telleri ışıltısını henüz kaybetmemiş.

"Beni öldürüyorsun."

Amansız bir korku beliriyor Kyungsoo'nun aklında.Kai mi? O kim?

Hızla gözlerini açınca önündeki manzarayı anlamaya çalışarak gözlerini kırpıştırmıştı.

Zifiri bir gece olmasına rağmen onun gözlerini rahatlıkla seçebiliyordu.
Boğazını sıktığı Kai'yi rahat bırakarak derin bir nefes aldı.Damarlarında alevlenmeye başlayan öfkeyle onu izleyen Kai'ye baktı.

"Ölesin mi var senin?"
"Beni boğan sensin."
"Kendini korumalıydın."
"Beni öldürmeyecektin."
"Böyle giderse yanıldığını anlaman çok sürmeyecek."

Birden içinde oluşan geri çekilme dürtüsüne karşı koyamadığını fark etti.Her zaman uyuduğu yıkık kulenin üzerindeydi.Sırtında sert duvarın soğukluğunu sonuna kadar hissedinceye kadar ondan uzaklaştı ki bu oldukça az bir mesafeydi.

"Kai..."

Kalbi korkuyla çarpmaya başlayınca fısıldadı.Diğeri ise ona daha da yaklaşmıştı şimdi.

"Kaçma."

Kai'nin koyu gözlerine endişeyle baktı.Daha önce hiç hissetmediği bir kana susamışlık hissediyordu. Canı pahasına onunla savaşmalıydı.Bir an önce onu öldürmeli ve...Yutkundu.Gözlerini yere çevirip dudağını dişledi.Boğazını yakan bir istek...Bu da neydi böyle?

"Beni şaşırtıyorsun."

Kai başını hafifçe sallayarak gülümsemişti.Şaşkın bakışlarını ona çevirdi.

"Şimdiye kadar bana saldırmalıydın."

Kaşlarını çattı Kyungsoo.Neden herşeyi biliyormuş gibi bakıyordu?

"Herşeyi değil."

Nefes almayı keserken gözleri ellerini tutmakta olan ellere kaydı.Kai'nin dokunduğu yerler usulca yanarken başını endişeyle ona çevirdi Kyungsoo.Anlamıyordu.Düşüncelerini okuması mümkün müydü?

"Onu öldürdün."
Kyungsoo'nun bileklerini sıkarken yavaşça mırıldanmıştı.Buz gibi bir his yanan bileklerinden vücuna hücum ederken kıpırdamamıştı.

"Kai, ben...Evet."

Fısıltıyla çıkan sesi geceye uyum sağlıyordu.Başını çevirip ellerine baktı.

"Çok küçüktü.Sesini bile çıkarmıyordu.Bu ellerle sıktım boğazını.Sessizce öldü.Sonra..." titreyen sesine aldırış etmedi. "Sonra-"

Kai tuttuğu bilekleri yavaşça kaldırıp dudaklarını onun acuç içine bastırdı.
"Teşekkür ederim."
Şaşkınlıkla gözlerini ona çevirdi.

"Onu öldürdüğün için, teşekkür ederim."

Avuçlarından ona uzanan yakıcı his nefes alış hızını değiştirmişti.Etrafında tanımadığı bir aura oluşurken dehşetle Kai'yi izliyordu.

HELL [Kaisoo] -ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin