4 KIZ

4K-6

Mirayın Ağzından

Kumsalla sokaktan çıktıktan sonra kızlara eve gitmelerini söyleyip bizde evlerimize dağıldık. Kızlarla tanışalı 2 gün oldu ve bu 2 günün her saniyesi heyecan ve adrenalinle sonlandı. Başımıza birşey gelmese bari. Kumsal çocuğa engel olmasaydı şuan hastaneliktim sanırım. Ama hâlâ anlamadım. Kumsal niye yanında çakı taşıyor ki? Eve geldiğimde şort askılı pijama takımımı giyinip kendimi yatağa attım.

Arya

Annemin zorla yataktan kaldırmasıyla homurdanarak banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp odama geri geçip dolabımın kapaklarını açtım. Mavi şortumun üzerine beyaz askılı giyip aynanın karşısına geçtim. Kalın eyeliner ve parfümümü sıkıp odadan çıktım. Kahvaltı masasına oturup hızla birşeyler yedim. Nedendir bilmem yemeği asla yavaş yemem.
Annemle beraber sofrayı toplayıp salonda ki çift kişilik koltuğa oturdum. 10-15 dakika sonra telefonum çalınca arayanın Güneş olduğunu görüp hemen açtım.
-Efendim.
-Sahilde buluşuyoruz, hadi hemen çık.
-Tamam.
Beyaz vanslarımı giyip anneme seslendim.
-Ben dışardayım!
Binadan çıkıp hızlı adımlarla sahil yoluna yürümeye başladım. Dün ne olduğunu hala öğrenememiştik. Büyük ihtimal buluşmayı da Güneş ayarlamış olmalı. Sahile geldiğim de kızları yine bankta otururken buldum. Direk yanlarına gidip konuşmaya başladım.

-Dün ne oldu? Bizi eve yolladınız ama aklımız hep sizdeydi?

-Sakin ol Arya, gördüğün gibi tek parçayız. Bir kaç birşey oldu ama sıkıntı değil.

Kumsalın cümlelerine tatmin olmayan Güneş gözlerini kısarak Miraya ve Kumsala bakmaya başladı.

-Dün neler oldu bütün ayrıntıları istiyorum, hemen!

Güneşin sözleriyle Kumsal ve Miray kısa bir bakışma yaşadı. Kumsal 'sen anlat' diyerek söz hakkını Miraya verdi. Miray derin bir nefes alıp bütün olan bitenı anlatmaya başladığında yüzümüz şekilden şekle girmeye başladı. Miray sözünü bitirip derin bir nefes alıp arkasına yaslandığında iri gözlerimle onlara bakıyordum

-Ya birşey olsaydı size, o zaman napıcaktık biz? Vallahi korkulur sizden. 

-Ya polisi falan çağırsalardı ne olucaktı? Hiç düşünmediniz mi bunu?

Güneşin sorusuyla Kumsal omuz silkti.

-Polisi çağırıp ne diyeceklerdi? Ben bu kızlara sarktım mı diyecekti? Bir bok olmaz rahat ol. Böylelerine karşılık vereceksin ki geri bassın. Yoksa olan size olur.

-Neyse ya boşverin bu konuları bugün ne yapıyoruz?

-Bizde bir araya gelince yapacak birşey bulamıyoruz arkadaş.

Güneşin sözleriyle hepimiz hafif güldük.

MİRAYDAN

Bu yeni tanıştığım insanlara o kadar çok alıştım ki diğer arkadaşlarımla görüşmeyi unutur oldum. Ama bir gerçek var ki oda bu kızlar benim arkadaşlarımdan daha eğlenceliydi.

-Alışverişe gidelim o zaman!

Güneşin bağırarak konuşmasından dolayı bir kaç kişinin bakışları bize döndü. Güneş etrafa mahcup bir gülümseme yollayıp bize döndü. 

-Benim için uygundur.

-Bana da uyar.

-E banada uysun bari.

Kumsalın son cümlesinden sonra kıkırdayarak ayağa kalktık. Bir taksi durdurup gideceğimiz yerin adresini söyleyip arkama yaslandım. Aryayla Güneş neler alıcaklarından konuşurken Kumsal başını omzuma koymuş gözlerini kapatmış uyukluyordu. Bu kızların arasından en çok Kumsalı sevdiğim de bir gerçekti. Özellikle dün yaptığından sonra ona olan sevgim daha da katlandı. Karakterlerimiz o kadar çok benziyor ki. Bende onun gibi arkadaşlarımı korumayı seven bir insanım. Aramız da ki tek fark o benden biraz daha rahattı.  Bunu da dün gece tekrar ve tekrar kanıtlamıştı. Bende başımı cama yaslayıp gözlerimi kapattım.

Taksiye ücreti ödeyip AVM'ye girdik. 

5 SAAT SONRA

-Sana uyupta buraya gelen aklımı öpeyim ben. Saatlerdir yürüyoruz hadi çıkalım şurdan lan!

Kumsalın isyanına bende onay verdim.

-Güneş eğer burdan hemen çıkmazsak seni öldürürüm duyuyor musun beni? Seni de Arya. Lan girmediğimiz mağaza kalmadı. 

-Of ama birşey almadınız ki siz!

-Almayacağız kızım biz! İstesek alırdık zaten dimi? Hadi hemen gidiyoruz buradan.

Kızları zor bela dışarı çıkarıp yürümeye başladık. Kumsalla benim ellerim boşken Arya ve Güneş elleri poşetlerle doluydu. Ve taşımakta da hiç zorlanmıyor gibilerdi. Biraz daha yürüdüğümüzde karşımıza çıkanlarla ağzımın 'o' şeklini almasına engel olamadım. 

-Kumsal, lan karşımızda bize doğru gelenler dün ki çocuklar değil mi?

Kumsal hemen karşıya bakıp kim olduklarına baktı. Ağzından bir küfür çıktığında düşüncemin doğru olduğunu anladım. Arya ve Güneş biraz paniklese de Kumsal konuşamaya başladı.

-Sakin olun, birşey olucağu yok. Onları görmemiş gibi yapıp yanlarından geçin tamam mı?

Kumsalı onaylayıp yürümeye devam ettik. Çocuklarda bizi tanımış olacak ki gözlerini bizden ayırmıyorlardı. Onlara bakmasam da bakışların üzerimizde olduğundan adım gibi emindim. Tam yanlarından  geçiceğimiz sırada bir tanesi Kumsalın kolunu tutmasıyla hepimiz onlara döndük. 

-Kolumu bırak.

Kumsal, Kumsallığından beklenmeyecek bir sakinlikle konuştuğunda kaşlarım havalandı. Kumsalın yanına gidip çocuğun elini sert bir şekilde ittim.

-Siz şu dün ki kızlar değil misiniz lan?

-Evet canım ta kendileriyiz.

Kumsalın sırıtarak kurduğu cümleyle bir tanesi Kumsala doğru yaklaştı. Kumsal ellerini cebine koymuş sırıtarak karşısında duran çocuğa bakmaya başladı. Ben ise çocuğun elinde birşey var mı diye çocuğu inceliyordum.

-Elimi sen bu hale getirdin o zaman.

-Ay evet, ben yaptım beğendin mi? Burnun da çok güzel olmuş he. 

Kumsal hafif kıkırdadığında bende ister istemez güldüm. Arya ve Güneş ise bir bize birde karşımızdakilere bakıyordu.

-Kızlar gerçekten kusura bakmayın. Yani ben normalde bir kıza küfür edecek insan bile değilim. Dün kafam iyiydi, ne yaptığımı farkında değildim.

Çocuğun ses tonundan ve bakışarından söylediklerinde samimi olduğu belliydi. Kumsal çocuğun arkasındakilere kısa bir bakış atıp bize döndü.

-Hadi gidelim. 

Kumsal önden önden gitmeye başladığında çocuklara son bir bakış atıp Kumsalın peşinden hızla yürümeye başladım. Ta ki birinin 'Kumsal!' diye bağırmasına kadar.