Evlilik Oyunu

2.bölüm "ukala.."

Bakışlarımı direk yere çevirdim. Gömleği ıslaktı. Sanırım üstüne birşey dökülmüştü. Annem evin çalışanı sezen hanıma yeni bir gömlek getirmesini söyledi. Ben yönümü direk odama çevirirken anaannem "heh yüsrada geldi gelsene kızım" ah anaanne ahh yarı çıplak adamın yanında ne işim var benim.. "şeyy.. hoşgeldiniz" dedim yüzümü ona çevirmeyerek. Bahçede annemle hemen hemen aynı yaşta olan adam ve kadına. Kadın anneme "ay meliha aynı senin gençliğin" dedi. Neyse ki çocuk ben gelince kendine çeki düzen verip bi kaç düğmesini iliklemişti. Ben tebessümle karşılık verirken yanımıza elinde gömlekle sezen hanım geldi. Ne yani burda mı değiştircekti üstünü.o sırada annem "gel oğlum yukarıda banyoda değiştir" diyerek durumu kurtardı. Ama benim çöp çatan,damat delisi olun anaanem "sen gel meliha misafirlerimizle ilgilen yüsra gösterir" dedi. Yüsra mı dedi o yok canım sezen demiştir anaannem. Ben yanlış duydum. Tabi canım sezen de burda zaten kesin ona demiştir. "Sezen hanım anaannem size diyor." Dedim kendimden emin bir şekilde. Anaannem "sana dedim yüsra sezen çay getircek" "ama anaanne..."diye itiraz edecekken " biri yolu göstericek mi yoksa ben mi bulayım" diye araya girdi bir ses."ah yüsra küçükkende böyleydi tembelliği seviyor..." "tamam anaanne tamam, şöyle buyurun" diyerek kapıyı gösterdim. Ah bu kadın, ama ben göstericem sana. küçüklüğümün anlatılmasına nasıl izin verebilirdim. Yukarıya yöneldiğimizde ben anaanneme ölümcül bakış fırlatırken o bana zafer tebessümüyle karşılık verdi.Üst kattaki lovobonun önüne geldiğimizde yüzüne bakmadan "burası" dedim. "Teşekkürler. Bu arada buraya kadar yorulduğunuz için kusura bakmayın." Hayır bunu beklemiyordum. Bu tipten kibarlık mı? Gerçi suratına bile bakmamıştım ama."Yoo estağfirullah ben aşağıda o anlamda..." "yalnız fazla tembellik başa bela benden söylemesi" diyerek içeri girdi. Salak kafam resmen benimle dalga geçmişti. Bende kibarlık yapıyo sanayım. Aman neyse canım allahtan rahat bir insandım. Öyle çiceğe böceğe alınacak türden kızlardan değildim. Ben telefonumla uğraşırken o banyodan çıktı. Tekrar gözlerimi ellerimde sabitleyip "burdan" dedim. "Adın neydi." "Yüsra" "Benimde kuzey" "memnun oldum" "bence pek olmadın yani beni pek müsait görmedin ya" "alışkınım.! Ayy yani şeyy.." hafif bi kahkaha attı. "Anlıyorum" bu kez suratına bakıp "pardonda ne anladınız?" Surat ifadesi ciddileşmişti. "Siz ne söylemek istediniz?" karşımda muhtemelen 26 27 yaşlarında 1,87 1,88 boylarında kumral mavi gözlü uzun kirpikleri olan genç bi adam duruyordu. Onunla konuşmam doğru değildi ama kendimi ifade etmezsem yanlış anlaşılacaktım. "Üniversiteyi yurtdışında tamamladım bu yüzden adamakıllı giyinen kısım az olduğu için bu durum bana pek abest gelmedi." Şaşırmışa benziyordu. Tabiki herkes gibi o da türbanlı birinden bu dereceyi beklemiyordu. "Nerde okudun" fazla oluyodu ama . Ne yani oturup onunla muhabbet mi edicektim. Hemde bu kadar ukalayken. " galiba bu kadarı sizi ilgilendirmez" dedim. afallamıştı sanırım " he evet tabi" ne bekliyodu ki. Evet yakışıklı ve uzun kirpikleri olabilirdi. Ama beni etkilememişti. Erkeklerden hoşlanmıyordum hemde bu tiplerden. Ukalaa..

Ön bahçeye geldiğimizde bizimkiler yoktu. Off off. Ev turu mu yaptırcaksın bide anaanne..! "Bi saniye şimdi öğrenirim" dedim. Telefonumun ekran kilidini açıp annemin numarasını tuşlarken. "Efendim yüsra" "nerdesiniz anne" " sefer bey turgut amcana etrafı gezdiriyor. Bizde zümrüt hanımla evi geziyoruz ama bitti . Şimdi geliriz." "Acele ederseniz sevinirim annecim" " tamaaaamm" ayy daha geldiğim ilk günden bu kadar sıkıntı neydi ya rabbim "geliyorlar, evi geziyorlarmış" alaycı bi tavırla beni süzdü. Sanırım hoşuna gitmemiştim. Çokta umrumdaydı sanki. Tipik zübbe. Nasıl tiplerden hoşlanırdı bunlar,yılışık vıcık vıcık kızlar. Annemlerin geldiğini görünce içimi huzur kapladı. Bi kaç dakikada olsa bu adamla aynı ortamda yalnız olmaktan hiç hoşlanmamıştım. Derin bir iç çektim.sevindiğimi anlamış olcakki " merak etme kapalı bayanlar ilgi alanıma girmiyor " dedi alaylı bi gülümsemeyle. Şöyle bi kendimi yokladım kırılmış veya alınmışmıydım . Asla! Gülümsemesine tebessümle karşılık verip gözlerinin tam içine bakarak "Sencede amacımız bu değil mi? " diyerek göz kırpıp yanından uzaklaştım. Bunu beklemiyodu sanırım.