Sakince arabadan indiler.Hepsi yoğun bir gün geçirmişti. Çantalarından fenerleri çıkardılar. Diğer KKB Ajanları onların izlerini silmek için geri döndüler. Sadece sabahtan beri operasyonu yöneten ajan onlarla kalmıştı.
KKB Ajanı: Duvarlara vardık efendim.
KKB Operatörü: Normalde nasıl giriyorsanız, öyle devam edin
Bunun üzerinde KKB Ajanı etrafına baktı. Sonra onlara dönerek:
KKB Ajanı: Beni takip edin.
Biraz yürüdüler. İleride yalnızlıktan rengi solmuş ahşap bir kulübe yer alıyordu. Oraya doğru yürümeye başladılar. Doruk lafa girdi:
Doruk: Bakalım bizi daha neler bekliyor?
Kimse cevap vermedi. Başak mutlu gözüküyordu. Biraz daha yürüdüler.Ardından ahşap kapıdan anahtarlar aldılar.
Başak: Bu neyin anahtarı?
KKB Ajanı: Ya geleceğin ya da sonun...
KKB Ajanı'nın yüz ifadesi pek iyi değildi. Onlara dönerek:
KKB Ajanı: Biz bu manzaraya alıştık ama birazdan görecekleriniz hayatınızı tamamiyle değiştirebilir. Sizi uyarmak zorundayım. Bu köprüden önceki son çıkış.
Hepsi birbirine baktı. Kararsızlardı. Yapacaklarını biliyorlardı ama nedense bunu geciktirmek istiyorlardı.
Başak: O kadar ajanı boşuna öldürmedik.
Doruk: Eğer bugün burada gerçekleri öğrenmesek bile hayatımız zaten tamamen değişti. Bari ne uğruna savaştığımızı öğrenelim.
KKB Ajanı gülümsedi. Gözünden bir damla yaş aktı. Sonra yürümeye başladılar. İlerde konutlar başlıyordu. Beyaz Ütopya sokakları karanlık ile iki zıt kutubu aydınlatır gibiydi. Ardından anahtar ile bir konuta girdiler.
Doruk: Anahtarı neden yanında taşımıyorsun? Ütopya ajanları onu böylece rahatlıkla bulabilir.
KKB Ajanı: Bu anahtar, onların son şansı... Eğer beni bu anahtarla birlikte bulurlar ise olacakları düşünemiyorum... Bunu ne onlara ne kendime yapamam.
Alp: Peki neden yeni nesil tarama sistemleri kullanmıyorsunuz?
Başak: Ah Alp... Ütopya'nın tüm yazılımı oyuncağına çevirmesi ne kadar vakit alacaktır biliyor musun?
KKB Ajanı kafasını salladı ardından etrafa baktı.İkinci kata çıktılar. Ajan anahtarlardan biri ile kapıyı açtı. İçerisi koskocaman bir cephanelik idi.
KKB Ajanı: Buradan birer silah alın.
İlk önce Başak davrandı. En iyi iki tabancayı eline aldı. Sonradan KKB Ajanı'na göz kırptı. Ardından hepsi de birer silah aldılar.
KKB Ajanı bir şey söylemeden aşağı indi. Sonra onlar da onu takip ettiler. Bir kilitli kapıyı daha açtılar. Burası içerisinde ne olduğu bilinmeyen kasalar ile doluydu. Üstlerinde sadece rakamlar vardı. KKB Ajanı onlara dönerek:
KKB Ajanı: Bu kasalardan alabileceğinizi alın.
Yaklaşık ikişer kasa aldılar. Bazıları çok hafif iken bazıları acayip derecede ağırdı.
Alp: Bu kasaların içinde neler var?
KKB Ajanı: Vardığımızda öğrenirsin. Beni takip edin.
KKB Ajanı tekrar yukarı kata çıktı. Ardından banyonun kapısını açtı. Birkaç eşyanın yerini değiştirdi. Ardından alta büyük bir kapı ortaya çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Börteçine
Science FictionYıllardır birileri tarafından yönetiliyoruz. Peki yönetenler hiçbirimizin razı olmayacağı bir projeyi uygulasa ve bunu halk bilerek ve isteyerek kabul etse inanır mıydınız? Onlar buna Ütopya diyor biz ise kukla olmak.Peki ya hangisi gerçek? Manipüla...